Yaz geldi.
Piknik zamanı.
Piknik alanlarında mangallar.
Izgara kokusu çevrede.
Geçenlerde bir ahbap aradı.
“Köftelik kıymayı
akşam buzdolabından dışarıya çıkardım.
İşe gittim ve akşamüstü eve geldim.
Kıymam kötü kokuyor,
Kıymayı yemek güvenli midir,
Kıymam bozulmuş mudur?” diye sordu.
Ve ekledi
“Şayet bozulduysa ve onu yersem,
bu bana zarar verir mi?”
Kıymanın Türk mutfak kültüründe
çok çeşitli köftelerde önemli yeri var.
Sığır etinin neredeyse yarısı
kıyma olarak tüketilir.
Ancak aynı zamanda
yapısı gereği önemli sağlık riskleri de yaratır.
Sığır etinin çekilmesi veya
kıyma haline getirilmesi işlemi
daha ette fazla yüzey alanı yaratır.
Daha fazla yüzey alanı
mikropların saklanabileceği
daha fazla yer anlamına gelir.
Sonuç olarak kıyma, biftek veya
diğer büyük et parçalarından
daha çabuk bozulabilir.
Kıymaya çok dikkat etmeli.
Çünkü onun bozulması
her zaman diğer ürünler kadar
belirgin değildir.
Üzerinde küf olan peyniri,salçayı veya
ekmeği bakıyorsanız muhtemelen
'Ah, onu yemeyeceğim' diye düşüneceksiniz.
Ancak kıyma biraz daha yanıltıcı olabilir.
Aslında bozulmaya başlayabilir ve
hiçbir şey fark etmeyebilirsiniz.
Kıyma bozulması mikrobik bir olaydır.
Mikroplar kıymaya yerleşir ve
çoğalmaya başlar.
Bozulma olayında mikroplar
etin kalitesinin düşmesine,
kötü koku ve tat oluşmasına neden olabilir.
Bir kısım hastalandırıcı bakteriler yerleşti ise
tehlikelidirler ve gıda zehirlenmesine
yol açabilirler .
Bu bakteriler çoğu kez;
E. coli , Salmonella veya
Campylobacter gibi hastalandırıcılardır.
Devam edecek