Anadolu bağ yurdudur.

Asmalar boy boy,

üzümler salkım salkım…

Sonbahar gelince

bağ bozumu şenlikleri başlar.

Gerçüş’ün zamanı.

Gerçüş’ün bağcılarının

ürünleri bereketli olsun!

Kasa kasa, sepet sepet

üzümler toplanmış.

Pekmez kazanları

sıra sıra kurulmuş.

Pekmez Anadolu’nun kadim tatlısı.

Ta eski Türklerden bu güne…

KARAÜZÜM PEKMEZİ

Anadolu’da en çok bilinen

Kara üzüm pekmezi.

Ak üzüm pekmezi de var.

Sonra dut pekmezi.

Andız,alıç,

keçiboynuzu pekmezleri…

Her birinin tadı ve aroması farklı.

Benim favorim üzüm pekmezi.

Çocukluğumdan gelen ağız tadı.

Neredeyse her gün ninem ve

Annnem illa da bir kaşık pekmez

kaşıklatmadan sokağa salmazlardı.

Ayrıca en sevdiğim tatlılardan biri de

Haşhaşlı pekmezdi.

Tadını bilen bilir.

Pekmezli haşhaştan

evde gömbe(kömbe),

bazlama ve katmer yapılırdı.

Kışın ise tahinli pekmez karması,

Yemeye doyum olmaz

PEKMEZİ KAYNATIRLAR!

Pekmez yapımı

meşaketli bir iştir.

Üzümler bağdan kırılıp,

kaynatma alanına toplu taşınır.

Gerekirse yıkanır.

Daha sonra iş üzüm sıkmaya gelir.

Zor bir iştir.

Geçmiş yıllarda bir yalak içinde

Ayaklarda çizmeler,

Çiğne çiğne bitmeyen

bir üzüm suyu çıkarma işi.

Şimdilerde bu iş kolay,

otomatik makinalarla.

Daha sonra kalan üzüm artıkları

ya da çipre denilen kısmı

farklı bir sıkma alanına

(mengene) taşınır,

yeniden preslenerek sıkılır bu kez.

kalan son üzüm şırası da çıkarılır.

Bu son kısma bazı yörelerde

mengene suyu denir.

Daha koyu bordo kıvamdadır.

Bu mengene suyu içine

biraz nişasta eklenip kaynatılırsa

mengene bulamacı hazırlanır.

Daha sonra kurutulup

atıştırmalık tatlı olarak yenir.

Bir nevi pestil.

Süzülen şıra bakraçlarla kazanlara…

İçine ölçüsüne göre

dağlardan kazılıp getirilen

biraz da ak toprak

maya niyetine eklendi mi

hazırlık tamamdır.

Kazan ateşleri harlıdır.

Kazanlarda sıra sıradır.

En arkadaki,yani bacanın yanındaki kazan

yeni şurup eklenen kazandır.

Bir çeşit ılıklık…

Eller yanmasın diye

kaynayan ham pekmezler

kazandan kazana

su kabağından yapılmış

kaplarla aktarılır.

Pekmez işinin gecesi gündüzü yoktur.

Bir kez kaynatma işi başlayınca

saatlerce sabırla beklenir.

Tel süzgeçlerle pekmezle savrulur.

Su uçar gider, üzüm suyu

 koyulaştıkça koyulaşır.

Pekmeze dönmeye başlamıştır…

Ta ki kadim bilgili bir kişi

Bu pekmez olmuş,

boşaltın kazanları deyinceye kadar.

Kazanlar alelacele boşaltılır.

Etrafa hoş bir pekmez kokusu yayılır.

Bir çanak içine taze pekmezden konur.

Ekmeğe bandıra bandıra tadına bakılır.

ŞİFALI PEKMEZ

Anadolu’da pekmezi herkes sever.

Pekmez her şeyden önce

İyi bir demir kaynağıdır.

Ayrıca içinde magnezyum, bakır,

fosfor, selenyum ve manganez gibi

mineraller vardır.

Şeker  oranı yüksek olduğundan

enerji açısından oldukça iyidir.

Özellikle kan zafiyeti olanlara

mesela aybaşı nedeniyle

çok kan kaybeden kadınlara

tavsiye edilmektedir.

Çeşitli çalışmalar

kandaki kırmızı kan hücrelerinin

artışını desteklediğini göstermiştir. 

Pekmez antioksidanların, vitaminlerin ve

minerallerin yoğunlaşmış biçimidir.

Pekmez doğal bir tatlı çeşididir.

Yapay şeker barındırmaz.

Hem mutfakta,

hem de sağlıkta

pekmez tüketmek şifa verir.