Batman Çağdaş, Batman Çevre platformunun basın bültenini yer vermiş.

Kısaca; Batman Çevre Platformu, Sason ve Kozluk sınırındaki Helkis dağında  TPAO tarafından yapılmak istenen petrol arama çalışmalarına karşı duyarlılık çağrısında bulunarak “PETROL ,SU KADAR DEĞERLİ DEĞİLDİR!” demiş.

https://www.batmancagdas.com/petrol-su-kadar-degerli-degildir

Bu basın duyurusu Türkiye’deki çevreye ilişkin olumsuzlukları çağrıştırdı.

Altın madenciliği en güncel örneği; Erzincan İliç Altın madeni kazası, Bergama kozak yaylasında yıllarca süren mücadele, Kaz dağlarında altın madeni için çevrenin tahribi, bazı bölgelerde mermer yatakları için dağların delik deşik edilmesi…

Say sayabildiğin kadar…

REFAH VE BARIŞ İÇİN SU

Tam da bu hafta

Birleşmiş Milletler Dünya Su Kalkınma

Raporu'nun 2024 baskısını yayınladı.

https://www.unesco.org/en/articles/united-nations-world-water-development-report-2024-water-prosperity-and-peace

Rapor:“Refah ve Barış için Su” başlığı ile yayınlandı.

Raporda; “su güvenliğinin geliştirilmesi ve sürdürülmesinin ve su hizmetlerine eşit erişimin herkes için barış ve refahı sağlamak açısından ne kadar önemli olduğunu” vurgulamaktadır.

Su, temel insan ihtiyaçlarını karşılayarak, sağlığı, geçim kaynaklarını ve ekonomik kalkınmayı destekleyerek, gıda ve enerji güvenliğini sağlayarak ve çevresel bütünlüğü savunarak refahı besler.

Su, ekonomiyi birçok şekilde etkiler ve küresel ticaret dinamikleri ve piyasa uyumları, bölgesel ve yerel ekonomilerin su kullanımına doğrudan yansıyabilir.

Çatışmanın suyla ilgili etkileri çok yönlüdür ve genellikle dolaylıdır, örneğin zorunlu göç ve sağlık tehditlerine maruz kalmanın artması gibi.

İklim değişikliği, jeopolitik huzursuzluk, pandemiler, kitlesel göç, hiperenflasyon ve diğer krizler suya erişim eşitsizliklerini daha da kötüleştirebilir.

Neredeyse tüm durumlarda, en yoksul ve en savunmasız gruplar, refahları için en büyük riskleri yaşayanlardır.

Su kaynaklarına, güvenli, uygun fiyatlı su temini ve sanitasyon hizmetlerine ve bunların yarattığı çok sayıda faydaya eşit erişim, müreffeh ve barışçıl toplumlar inşa etmek ve sürdürmek için olmazsa olmazdır.

Küresel salgınlardan silahlı çatışmalara kadar son olaylar, suyun tedarik edildiği, yönetildiği ve kullanıldığı sosyo-politik koşulların hızla değişebileceğini vurguladı.

Su yönetimi, iklim değişikliği, jeopolitik değişiklikler ve bunların su kaynaklarımız üzerindeki etkileri de dahil olmak üzere yeni ekonomik ve sosyal gerçeklikleri dikkate almalıdır.

Bu nedenle, refah ve barış için suyu değerlendirmek, su alanının ötesinde eylemler gerektirir. 

Su eşittir bolluk berekettir.

Su, temel insan ihtiyaçlarını karşılayarak, geçim kaynaklarını ve ekonomik kalkınmayı, gıda ve enerji güvenliğini destekleyerek, çevresel bütünlüğü savunarak refahı besler.

Bunlar; Ekonomik refah, sosyal refah ve çevresel bütünlük alanlarıdır.

Raporda kısaca belirtilenler bunlardır.

Gelecekte su savaşları öngörülmektedir.

O nedenle “Refah ve barış için su” teması iyi anlaşılmalıdır.

Çünkü susuz hayat bir hiçtir!