Dünya Sağlık Örgütü bildiriyor:

Her yıl 720.000'den fazla insan

kendi canına kıymaktadır.

İntihar girişiminde bulunan

çok daha fazla insan vardır.

Daha önce intihara teşebbüs etmek

genel nüfusta intihar için

önemli bir risk faktörüdür.

İntihar, 15-29 yaş aralığındaki kişilerde

üçüncü önde gelen ölüm nedeni.

Dünya genelindeki intiharların yüzde 73'ü

düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor.

İntiharın nedenleri çok yönlüdür ve

hayat boyunca mevcut olan

sosyal, kültürel, biyolojik, psikolojik ve

çevresel faktörlerden etkilenir.

Her intihar, aileleri, toplulukları ve

tüm ülkeleri etkileyen ve

geride kalan insanlar üzerinde

uzun süreli etkileri olan bir trajedidir.

İntihar her yaşta meydana gelir.

Son birkaç yılda  küresel olarak

15-29 yaş arası kişiler arasında

üçüncü önde gelen ölüm nedeniydi.

İntihar sanırsınız ki

sadece yüksek gelirli ülkelerde.

Japonya’nın, İskandinav ülkelerinin ve

Amerika’nın adı çıkmış.

İntihar her yerde.

Dünyanın tüm bölgelerinde küresel bir vaka.

Aslında, dünya ölçeğinde  intiharların

yaklaşık dörtte üçü (%73)

mesela 2021'de düşük ve

orta gelirli ülkelerde meydana gelmiş.

İntihar bu yönüyle ,

 halk sağlığı müdahalesi gerektiren

ciddi bir halk sağlığı sorunudur.

Zamanında, kanıta dayalı ve

genellikle düşük maliyetli müdahalelerle

intiharlar önlenebilir.

Milli müdahalelerin etkili olması için

kapsamlı, çok sektörlü

bir intihar önleme stratejisine ihtiyaç var.

KİMLER RİSK ALTINDA?

İntihar ile ruhsal bozukluklar

(özellikle depresyon ve

alkol kullanım bozuklukları) ve

daha önce intihar girişimi arasındaki bağlantı

yüksek gelirli ülkelerde iyi bilinmektedir.

Ancak, birçok intihar kriz anlarında,

finansal sorunlar, ilişki anlaşmazlıkları veya

kronik ağrı ve hastalık gibi

hayat stresleriyle başa çıkma yeteneğinin bozulmasıyla

tepkisel (dürtüsel) olarak gerçekleşir.

Ayrıca, çatışma, felaket, şiddet, istismar veya

kayıp ve soyutlanmışlık hissi yaşamak

intihar davranışıyla güçlü bir şekilde ilişkilidir.

Batı ülkelrinde intihar oranları,

mülteciler ve göçmenler;

yerli halklar; lezbiyen, gey,

transgender, interseks (LGBTI) kişiler,

mahkumlar gibi ayrımcılığa maruz kalan

savunmasız gruplar arasında da yüksektir.

DEVAM EDECEK