*Ekim ayının ortasına geldik. Önümüzdeki haftadan itibaren peş peşe dört fuar etkinliği start alacak Batman’da. Tarım-Gıda, Kitap, Gastronomi ve Ayakkabı fuarı… Bu fuarların yapılacağı dar alanda bakalım fuarlar nasıl geçecek…
*İkisi belde ve bir ilçe Belediye Başkanı seçildikleri partiden istifa ederek AK Parti’ye geçtiler. İki Başkan YRP’den, diğeri de DEM’den ayrılarak AK Parti saflarına katıldılar. Batman Çağdaş, her üç Belediye Başkanı’nın da görüşüne hiçbir ayrım gözetmeden gazete sayfalarında yer verdi. Parti değişikliği kararlarını, kendi istek ve iradeleriyle verdiklerine inanıyoruz ve saygı duyuyoruz…
HAREKETLİ EKİM
Batman'ın dinamik yapısından dolayı gündemin sürekli değiştiğini kimse inkar edemez.
Bu ayın ortasında yapılacak fuar etkinliklerinin havası esmeye başladı.
Önünüzdeki hafta Tarım-Gıda fuarıyla start alacak fuarların bu yıl Valilik caddesine kaydırılması ayrı bir tartışma konusu…
Daha önce de bu sütunda dile getirmiştik.
Koca bir şehirde ne kongre merkezi ne de bir festival alanı var.
Fuarlar, şehrin dar bir alanına sığdırılıyor diye bir eleştiri var!
Çünkü halkın büyük bir çoğunluğunun hareket ettiği alanların, böylesi büyük br etkinliği taşıyamayacağını düşündükleri için bu eleştirilerin de haklılık payı olduğunu düşünüyoruz.
“Batman’da belki de bu fuar beşincisi ama henüz bu şehrin bir fuar alan ve kongre merkezi neden yok! Geçici de olsa, geniş alana sahip bir kamu kuruluşundan yararlanılabilir” diye serzenişte bulunuyorlar.
Geçmiş fuarlarda Tarım-Gıda fuarına katılan bazı Bakan ve üst düzey bürokratlar fuar alanı sözü vermişti.
O eski Bakanlar değişti ve diğer bazı yöneticiler işi ağırdan alınca o fuar alanları projeleri de unutulanların listesine girdi.
Batman’da daha önce şehirlerarası otogar bitişiğindeki alan fuar için ideal bir yerdi.
Birkaç fuarın da yapıldığı o alan neden bu yıl düşünülmedi bilemiyoruz.
Dar bir alanda 40-45 gün sürecek fuarların elbette artısı olacak ama bir o kadar da güzergah ve çevresindeki esnaflar ile cadde-sokaklarda trafiği işleyemez hale getirecek.
Bu karmaşa ve kargaşa yaratacak durumu, önceden alınacak önlemlerle bertaraf edilmesi gerektiğini hatırlatmayı bir görev biliyoruz.
Evet! Bu şehirde fuar ve festival kültürü oluştu, o yüzden bu etkinliklere alan açmak yöneticilerin acil olarak ilgilenmesi gerektiğine inanıyoruz.
Ekim ayı gelince; herkes fuarları konuşur, fuar alanlarının yolunu tutarlar.
Fuar-festivaller yapıldığı şehirde çok güzel bir atmosfer yaratır.
Her yıl aynı düzen ve mantıkla yapılan fuarlar farklı bir heyecan yaratmıyor.
Bakalım, bu yıl peş peşe aynı şekilde sürecek fuarların yansıması nasıl olacak?
Bekleyip göreceğiz.
Umarız, bu yıl fuarlar farklı hava estirir ve herkes kıvanç içinde gezinir.
Petrolün başkentiyiz diyoruz ama kara altına yönelik hiçbir şey yok o fuarlarda.
Neden TPAO ve TÜPRAŞ gibi kuruluşlar bu fuarlarda yok anlamış değiliz!
Yoksa kendi sırça köşklerinde uzaktan seyretmek daha mı zevkli geliyor o devasa kuruluşlara…
ÜÇ BAŞKAN PARTİ DEĞİŞTİRDİ
Bir süre önce Yeniden Refah Partisi’nden istifa eden Beşiri Belediye Başkanı Alparslan Karabulut, Balpınar Belediye Başkanı İmadettin Ekmiş ve eski DEM’li İkiköprü Belediye Başkanı Halil İbrahim Karabulut, AK Parti’ye katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın rozetlerini taktığı üç Belediye Başkanı’nın tören sonrasında yaptıkları açıklamalar dikkat çekiciydi.
Balpınar belde Belediye Başkanı İmadettin Ekmiş, ilginç mesaj veriyordu Yeniden Refah Partisi’ne;
“Biz kendi çabamızla seçimde uğraştık, mücadele verdik. YRP’yi yücelttik. Kimseye de minnet borcumuz yok. Aylardır sıkıntılar içindeydik. Bizi soran kimse de yoktu. Kendi yağımızla kavrulduk. Seçmenler, bize bu yolu gösterdi, biz de hizmet için bu yola koyulduk.”
Beşiri’de projelerle adından söz ettiren Alparslan Karabulut da benzer açıklamada bulunuyor;
“Halkın yönlendirmesiyle bu yolu seçtik. Ben, her zaman şahsım adına söylüyorum. Beşiri’de kalıcı eser bırakmak istiyorum. Allah kısmet ederse 45 projeyi de hayata geçireceğim. Yeni seçilmiş gibi kolları sıvayacağız. Milletimiz ve insanımıza hizmet için buraya geldik.”
Bölgenin en genç Belediye Başkanlarından avukat Halil İbrahim Karabulut da beldesini ‘köy’ görünümünden kurtarmak için seçmenin sesine kulak verdiğini söylüyordu;
“Benim tek gayem var, o da İkiköprü’nün yıllarca birikmiş sorunlarını çözmektir.”
Üç Başkanın söylemi de bu.
Bu coğrafyada siyaset çok zor.
Çünkü politikacılar, kendi dinamiklerini bazen istendiği gibi harekete geçirmeleri mümkün olmuyor maalesef.
Bakalım, önümüzdeki süreçlerde Başkanlar vaat ettikleri projeleri hayata geçirebilecekler mi?
Umarız vaat edilen tüm projeler sorunsuz ve başarıyla gerçekleşir.
Sağlıcakla kalın…