Uzun bir kuraklık döneminden sonra gözler yağacak yağışları beklerken yağmur ve soğuk bir geldi pir geldi. Ülkenin Kuzeybatısından tutun da Güneydoğusuna kadar esen rüzgâr ve yağan yağmurdan ciddi etkilenmeler oldu. Karadeniz’de gemiler batıp insanlar hayatlarını kaybederken İlimiz ve komşu il Diyarbakır’da da sele kapılan insanlar yaşamlarını yitirdi.
Bütün dünyada olduğu gibi bizde de doğal felaketlerin yaşanmayacağı garantisi yok. Öncede bunun yüzde yüz tedbirini almanın da imkânı yok. Lakin buna rağmen eldeki bilgiler sayesinde bir takım önlemler almak imkân dâhilinde.
Olumsuzlukların ortaya çıktığı dönemlerin hissiyatı ile ortaya çıkıp ahkâm kesmenin bir anlamının olmadığını bilenlerdeniz. Lakin olaylardan ders çıkarılması gerektiği aşikârdır.
Son yaşadığımız selin benzerini ilimizde daha evvel yaşamadık dersek kendimizi aldatmış oluruz. Bu kentin yakın geçmişini bilenler çok iyi hatırlarlar ki daha evvel de İluh deresinin taşması sonucu dere kenarında bulunan ondan fazla mahallemiz etkilenmiş ve can kaybımız olmuştu. Sel sularının ölümle neticelenmesinin hem suyun fazlalığı hem de getirdiği çamurdan kaynaklandığını da tecrübeyle biliyoruz. Yani boğulanlar çamur altında kalıyor.
Peki, aşırı yağış kaydedilen zamanlarda su nerelerden dereye doğru akmaya başlıyor?
Bölgenin topografik yapısı biliniyor mu?
Mahallelerin sayısı ve yerleri belli mi?
Derenin ve dereye akan yerlerin ne kadar suyu akıtabilme kapasitesine sahip olduğu hesaplanabilir mi?
Altyapı yanı yağmur suyu ve kanalizasyon şebekelerini kapasiteleri bilinmekte midir?
Bu soruları elbette artırmak mümkün lakin sonuç olarak bu soruların cevaplanabilir nitelikte olduğu açıktır.
İlimizde sel tehlikesine maruz kalan bölgelere baktığımızda aslında neyin eksik olduğunu çok iyi görmekteyiz. Planlama eksikliklerimiz ve altyapı eksikliklerimiz var. Bunu kabul edersek o zaman çözümü bulma şansımız artabilir.
Olası ve gerçekleşen su baskınlarını incelediğimizde su altında kalan veya tehlike arz eden mahalleler İluh deresi kenarındaki ve İluh deresine su akıtan mahalleler olduğunu görüyoruz. Seyitler Mahallesi, Petrolkent Mahallesinin dere kenarı bölümü, Hürriyet ve Karşıyaka mahalleleri, 19 Mayıs ve çay mahallelerine kadar giden bölüm. Kuzey tarafında ise Gültepe Mahallesi.
Gültepe mahallesinin imar ve yapılaşma çalışmaları yapılırken üst taraflardan gelen yağmur sularının akış güzergâhına veya kenarına evlerin yapıldığını gelen suyun ise Batman Kozluk yönündeki yolun altına yapılan menfezlerle aşağıya yönlendirildiğini görmüştük. Ancak buna rağmen Gültepe’de Avşo deresi olarak bilinen derenin yerinde şu anda binaların yükseldiğini de görmekteyiz. Eskiden dere olarak bulunan bir alanı yapılaşmaya açtığınızda yeterli yağmursuyu şebekesini yapmazsanız sonuç yağan yağmur sonrasında gölet içinde kalmak olur. Geçen gün yaşadığımız durum da bundan ibarettir. Yani özetle Avşo deresi istikametine paralel bir yağmur suyu şebekesine ihtiyacımız var. Aksi takdir de bu sorunu sürekli yaşamaya devam edeceğiz.
Diğer bir alan ise yukarıda belirttiğimiz mahallelerimiz. Şu anda dereye göre yüksek olan alanlarda akan suları yönlendirebileceğimiz tek güzergâh DSİ sulama kanalı. Tabi bu geçici bir çözüm aynı istikamette Petrolkent Mahallesinin yukarısından başlayarak (Güneydoğu tarafı) Seyitler mahallesi, Hürriyet, Karşıyaka, Asri Mezarlık ve Cezaevi istikametini takiben Çamlıca mahallesini takip edip Batman çayına yönlendirilmiş bir drenaj sisteminin yapılması zorunlu gibi görünüyor. Böylece hem İluh deresine yönlendirilecek suyun oranı azaltılmış olur hem düzenleme yapılması daha kolay olmuş olur. İluh deresi boyunca yeni bir yağmur suyu ve kanalizasyon sistemine ihtiyacımız olduğu da açık. Böylece ilk etapta olası sel felaketleri karşısında can kaybının yaşanmamasını sağlama imkânına sahip olabiliriz.
Konu elbette teknik bir konu ve teknik konularda uzman insanlarımızın işi ele alması lazım. Altyapısı olmadan üstyapıyı ne kadar düzgün yaparsanız yapın, ne kadar süslerseniz süsleyin olası bir terslik durumunda karşılaşacağınız sonuç negatif olur. Ortaya çıkan sonuçlardan ders alınmasını dilerken yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Allahtan rahmet yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyoruz.