KOVİD-19 pandemisi iki yıldır

üzerimizde kara bir bulut gibi çöktü.

Vaka sayıları rekor kırmaya başladı.

50 bin-60 binler.

Her gün 100-200 kayıp.

Haftada 1000 ölüm,

Ayda 5000.

 Geçen yıla göre rekor rekor üstüne.

Hastanelere başvurular yoğun.

PCR TESTİ

Aşı öncesi:

PCR testleri filyasyon amaçlı idi.

Yani virüs taşyıcılarını, temaslıları bulmak.

Temaslılar karantinaya,

hastalar izolasyona.

Kısacası;

testler temas takibi ile ilişkili idi.

Gelinen aşamada;

PCR testi hastalıkla ilişkilendirildi.

Ancak hastalık belirtisi gösterenlere test yapılacak.

Amaç:Testen tedaviye yönelme.

Bu aşmada:

Test mi,

aşı mı ikilemi oluştu.

Aşılar hayat kurtarıcı.

Ne var ki; en az 5 milyon aşı yaptırmayan ve

binlerce tam doz aşısını tamamlamayan kişi.

Afrika ise tam bir aşılanmamışlar kıtası.

Koronavirüs insandan insana bulaştığının ilanından sonra

bütün olumsuzluklara rağmen:

Bilim ve teknoloji sayesinde

tanı testleri,

aşılar ve virüslere karşı ilaçlar,

uygulamalar geliştirildi.

Bu gelişmeler sayesinde

Pandeminin endemik hale dönüşmesinin de yolu açıldı.

Anmcak salt aşı ve

ilaçlarla başarılı olunamayacağı deneyimlendi.

“YENİ NORMAL”

Şimdi “Yeni normal” dönemindeyiz.

Test ve aşı tamam.

Ancak yetmez.

Kovidle mücadele için tedbirlerien üst seviyeye çıkarmalıyız.

Tatil zamanlarında sosyal hareketliliği

azaltmakla başlamalı mesale.

Maskeyi uygun kullanmalı.

Hatta öyle ki gelecekte maske

gardrobumuzun bir aksesuarı olacak.

İLK ÇEYREK VİRÜS’ÜN

2022 yılının ilk çeyreğini virüs ele geçirdi.

Delta ve omikronla.

Önlemler sayesinde

ikinci çeyrekte kontrol bizde olacak kesin.

Hepimiz sosyal hayata katılmadan önce

virüs kapma yönünden risk-fayda analizi

yapmaktan herkes yoruldu.

Bir toplantıya katılırsam riskim ne olur?

Arkadaşlarımla toplaşırsak riskim nedir?

Çocuklarımın katılmak istedikleri risk nedir,

fayda nedir?

Sorguladık, yorulduk.

Ama  boş vermek olmaz.

Omikron çok hızlı.

Bir omikronlu kişiden 3-5 kişiye virüs bulaşıyor.

Hem aşı ve hem de geçirilmiş hastalık sonucu

oluşan bağışıklık sonucu pandeminin

endemik seviyeye  düşmesi en büyük umut.

Yeni virüs varyantları çıkabilir.

Her zaman tehdit oluşturabilir.

Yeni çıkacak varyantlar daha tehlikeli mi,

yoksa zayıf etkili mi olacağını

tahmin etmek şimdilik zor.

Hastaneye başvuruların çokluğu,

test pozitifliklerinin yüksekliği

muhtemelen maske takmayan veya

etkisiz yüz örtüleri takan;

aynı zamanda güvenli olmayan toplulaşmalar,

buluşmalar.

MÜCADELEDE MÜŞTEREKÇİLİK

İstenmeyen davranışların bir kısmı

tıp uzmanlarının tavsiyelerine

uymama niyeti taşısa da,

yetkililerceçelişkili verilen

iletişimden kaynaklandığı ortada.

Örnek; PCR testi zorunluluğu kaldırıldı.

Her yere girip çıkılabiliyor.

Uçakta zorunlu iken,

Otobüs ve trende yok.

Oysa otobüs ve tren seyahati çok daha uzun.

Risk daha yüksek.

Ancak ne test,

nede aşı sorgulaması;

Sadece HES kodu sorgulaması yeterli kabul ediliyor.

Bu durum mücadelede müşterekliği sorgulatıyor.

Sonuçta; İnsanların mücadelede güvenini azaltıyor.

İster istemez; güven eksikliği,

Aşı olma ve tedbirlere uyma

isteksizliğine katkıda bulunuyor.

Diğer bir güven sorunu yaratan mesele ise;

Aşıların son kullanma tarihleri.

Aşırı talep nedeni ile;

aşılar son kullanma tarihlerine yakın bir şekilde

ilgilere teslim ediliyor veya

uyarı yapılmadan gönderiliyor olabilir.

Bu yüzden teslim edilen dozların bir kısmının

boşa gittiği bile mümkündür.

KOVİD-19 mücadelesinde başarısızlıkların

irdelenmemesi;çıkabilecek olası salgınlarda,

önlenebilir olumsuz sağlık,sosyal ve

ekonomik sonuçlara neden olabilir.

Doğru yönde atılmış adımlar,

alınmış kararlar hem güveni sağlar,

hem de mücadelede başarı kazandırır.