Belinizi ölçmek, göbek yağınızın miktarını ortaya çıkarmanıza yardımcı olur.
Vücut yağı hem yumuşak olan ve cildin altında bulunan deri altı yağdan hem de iç organlarınız arasında bulunan viseral yağdan oluşur .
Bu iki yağ türünden daha endişe verici olanı iç yağdır.
Bu yağa sahip olmak kalp hastalığı,tip 2 diyabet hastalığı ve yüksek tansiyonun yanı sıra diğer sağlık sorunlarının riskinin artmasıyla bağlantılıdır.
Belli bir kiloda olmak iyidir.
Kilo belli hastalıklara ve rahatsızlıklara yakalanma riskinin daha yüksek olmasıyla ilişkilendirilebilir; ancak bu, bunlara yakalanacağınız anlamına gelmez.
Çoğu durumda, kilonuzu değiştirmeye çalışmak (ister kilo alarak, ister kilo vererek) risk profilinizi değiştirir.
Obezite(şişmanlık) her organı etkiler.
Diyabet ve kalp damar hastalıkları sağlık sorunlarına en çok yol açan hastalıklar.
Kilo arttıkça insanların nefes darlığı çekebileceğini veya hareketlerde azalma olabileceğini, bunun da başka kaygılara yol açabileceğini herkes biliyor.
Ancak zayıf kategorisine düşmek sağlığınız için iyi değildir.
Düşük kilolu kişiler ihtiyaç duydukları besinleri alamıyor olabilir.
Yetersiz beslenmek birçok sağlık sorununa yol açabilir.
Bunlar arasında;
Kırılgan kemikler veya osteoporoz
Zayıflamış bağışıklık sistemi
Kansızlık, Doğurganlık sorunları, Saç dökülmesi, Bazı düşük kilo nedenleri genetik ve bazı ilaçların etkisi olabilir.
Başka faktörler arasında çok aktif olmak ve depresyon veya yeme bozuklukları gibi psikolojik sorunlar bulunur.
Düşük kiloya sahip olmak tiroid sorunları, diyabet veya kanser gibi bir hastalığın erken bir göstergesi de olabilir.
NE ZAMAN DOKTORA GÖRÜNMELİ
Kilonuz konusunda endişeleriniz varsa, bir ilgili sağlık uzmanı ile görüşmek kilonuzu ve olası sağlık risklerinizi değerlendirmenin en iyi yoludur.
Ancak kilonuzdan memnun olsanız ve kendinizi sağlıklı hissetseniz bile, yetersiz veya fazla kilolu olmanın ilişkili olduğu belirli sağlık koşulları olduğu için iletişime geçmeyi planlayın.
Aile geçmişinizi dikkate alarak ve diğer sağlık göstergelerini daima (kolesterolünüz, kan basıncınız vb.) kontrol ederek, aile hekiminiz genel sağlığınız hakkında fikir edinebilir ve farkında olmanız gereken başka risk faktörleriniz olup olmadığını değerlendirebilir.
Kendinize "Ne kadar kilo almalıyım?" diye sorduğunuzda, yalnızca boyunuza, yaşınıza veya cinsiyetinize dayalı "ideal kilo" diye bir şey olmadığını unutmayın.
Bu nedenle, sizi ve bireysel sağlık durumunuzu bilen
Aile hekimi tavsiyesi olmadan kendinizi belirli bir kilo hedefine tutmaktan kaçının.
Yaşlandıkça günlük kalori ihtiyacınız giderek azalır.
Birçok kişi 50 yaşına geldiğinde fazla kilo aldığını fark eder.
Bunun nedeni genellikle yaşlandıkça günlük yiyecek alımını sınırlamamız gerekebilir.
Şayet durum buysa, günlük ihtiyaçlarınızın üzerindeki fazla kaloriler vücut yağı olarak depolanabilir.
Fazla kiloları, mesela 10 kilo vermek çok fazla zaman veya çaba gerektirmez.
Diyet ve egzersizle birkaç hafta içinde fazla kilolarınızdan kurtulabilirsiniz.
Ayakta kal, dengeli beslen ve hayatta kal!