Bir akrabam reflü nedeniyle ne yiyip, içeyim diye sordu.

Asit Reflü’den muzdaripseniz, aman dikkat.

Yenilen ve içilene dikkat etmeli.

Doğru yiyecekleri seçmek önemli.

Yiyecekler semptomları alevlendirir de azaltabilir de.

Asit reflüyü rahatlaması için yenebilecek en iyi yiyecekler farklıdır.

Mesela; meyveler genellikle sağlıklıdır, ancak bazıları asit reflüsü olan hastaları için çok asidik olabilir.

1. Narenciye Dışı Meyveler tercih edilmeli.

Muz – Doğal olarak asit oranı düşüktür ve tahrişi azaltabilir.

Elmalar – Özellikle kırmızı elmalar, yeşil olanlara göre daha az asidiktir.

Armut – Hafif alkali ve lif açısından zengindir, sindirime yardımcı olur.

Kavun mevsimi değil ama – kavun ve karpuz yüksek su içeriğine sahiptir ve mideyi rahatlatır.

Kaçınılması gereken meyveler ise;

Portakal, limon ve greyfurt gibi turunçgiller, çünkü bunlar çok asidiktir ve reflüyü tetikleyebilir.

2. Sebzelere gelince;

Özellikle yeşil yapraklılar ve kök sebzeler doğal olarak yağ ve şeker açısından düşük olduklarından mide asidini azaltmak için en iyi besinlerdir.

En iyi seçeneklerden bazıları ise;

Brokoli – Lif ve besin açısından zengindir, asit reflüsüne neden olmaz.

Ispanak ve Kara Lahana – Alkali ve antioksidanlarla dolu.

Kabak ve salatalık – sulu ve sindirimi kolaydır.

Havuç ve Patates – Lif içeriği sindirimi destekler ve reflüyü önlemeye yardımcı olur.

Yenilmemesi gerekenler ise; Soğan, sarımsak, domates ve biber bazı kişilerde reflüyü tetikleyebilir.

Karbonhidrat olmadan asla diyenler için;

3. Tam tahıllar önemli.

Çünkü yüksek lifli yiyecekler mide asidini emmeye ve reflü semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir.

En iyi seçimlerden bazıları şunlardır:

Yulaf Ezmesi – Sizi tok tutacak yumuşak, asitsiz bir kahvaltı seçeneği.

Pirinç – Yavaş sindirilen ve asit seviyesini dengede tutan kompleks karbonhidrat.

Tam Buğday Ekmeği – Lif içeriği nedeniyle beyaz ekmeğe göre daha iyi bir seçenektir.

Yenilmesi önerilmeyen besinler ise:

Beyaz ekmek, işlenmiş tahıllar ve rafine edilmiş tahıllar, çünkü bunlar asit üretimini artırabilir.

Beslenmenin bir başka bileşeni de proteinlerdir.

4. Yağsız proteinler tercih edilmeli.

Beslenmemizde protein olmazsa olmazımızdır.

Ancak yağlı etler asit reflüyü kötüleştirebilir.

Tercihen; Derisiz tavuk ve hindi eti yağsız, sindirimi kolay ve reflüye neden olma olasılığı daha düşüktür.

Balık (Kızarmış asla) Somon, akya ve benzeri balıklar, özellikle fırında veya ızgarada pişirildiğinde iyi seçeneklerdir.

Yumurtanın beyazı tercih edilmeli.

Sarısındaki yağın reflüye neden olabileceği belirtiliyor.

Kaçınmamız gereken besinlere gelince;

Kızartılmış etler, işlenmiş şarküteri ürünleri ve pastırma veya sosis gibi yüksek yağlı et parçaları yenilmesi tavsiye edilmez.

5. Sağlıklı yağlara gelince;

Yağlı yiyecekler reflüyü kötüleştirebilir,

Ancak bitkisel bazlı yağlar sağlıklı olabilir:

Avokado meyvesi – Alkalidir ve reflüye neden olmayan sağlıklı yağlarla doludur.

Kuruyemişler ha keza – Badem, keten tohumu asit emilimine yardımcı olabilir.

Zeytinyağı – Yemek pişirmek için tereyağına alternatif iyi bir seçenek.

Yine de; Kızarmış yiyecekler uzak durmalı.,

Margarin ve trans yağlar mutfağa sokulmamalı.

6. Süt Ürünlerine gelince;

Süt ürünleri bazen asit reflüyü tetikleyebilir, özellikle tam yağlı olanları.

Bunun için tercihen;

Az yağlı yoğurt – Sindirime yardımcı olan probiyotikler içerir.

Tam yağlı süt, tam yağlı kremada tüketilmemeli.

Türk Milleti olarak her yemekten sonra en çok tüketilen içecek çaydır.

Misafir gelince çay, yemekten sonrası çay.

Kahvaltıda çay.

7. Bitki çayları tercih edilmeli.

Bazı bitki çayları sindirime yardımcı olabilir ve asit reflü semptomlarını azaltabilir.

Mesela;

Zencefil Çayı – İltihap gidericidir ve mideyi rahatlatabilir.

Papatya Çayı – Rahatlamaya ve sindirime yardımcı olur.

Tercih edilmemesi gereken çaylar ise;

Nane çayı ve kafeinli çaylar,

Yemek alt borusu sfinkterini gevşetebilir ve reflüyü kötüleştirebilir.

Kendi kendinize reflü tanısı koymadan önce bir sağlık kuruluşuna başvurun ve ilgili hekimlere muayene olun.

Başka tür hastalıklar her zaman benzer belirtiler gösterebilir.

Burada bahsedilen diyetler tedavi yerine geçmez, sadece bir tavsiye niteliğindedir.