*70 Yıl öncesinin ünlü petrolcülerinden Necdet Aksan’ın anılarında ilginç bilgilere rastlıyoruz; “Burası bir nahiyedir. Batman’da bir yol üzerinde sağlı-sollu toplam 14 dükkan vardı, 15’i bulmuyordu. O yapıların hepsi de derme-çatmaydı. Yolun ucunda tek bir lokanta vardı. Zaman zaman oraya giderdik…”

*O dönemlerde birçok il merkezine bile nasip olmayan modern konfora sahip alan TPAO’nun yerleşkesi sayılan Site Mahallesi idi. O küçük petrol kasabasına hayat veren DDY Gar İstasyonu’na gelen petrolcüler, köylülerin süt ürünleri, sebze-meyvelerinin görücüye çıktığı küçücük bir pazarla hayat bulan bir petrol nahiyesiydi Batman…

MODERN HAYATIN BAŞLADIĞI BİNA
1955 Yılında temeli atılan Site Mahallesi’ndeki lojmanlardan önce yapılan ‘1 Nolu Misafirhane’sinde Türkiye’nin ilk petrolcüleri kalırdı.

14 Haneli İluh’un ‘Nahiye’ olduğu dönemlerde yapılan ilk petrolcülerin lojmanları modern bir semti yaratmıştı. Çok güzel bahçeli konutlar-lojmanlarda kalanların tamamı yurt dışında okumuş, kültürlü aydın insanlardı.

Hatta o ilk petrolcüler, o dönemlerde küçük kasabada oturanların kız çocuklarını okula göndermeleri için de ısrarcı olmuşlar.

Yine ilk petrolcü Maden Teknik Arama’dan TPAO’ya geçiş yapan ilk üretim müdürü Rıfat Bayazıt, anı kitabının bir yerinde şöyle anlatıyor;

“İlk petrolcüler olarak İluh kasabası ve çevresindeki vatandaşlara ‘çocuklarınızı bilhassa kızlarınızı okutun’ diye de ısrarda bulunduk. Onları eğitime teşvik ettik. Sonrasında ‘Allah razı olsun’ diyen çok kişiyle karşılaştık...”

EĞİTİM TEMELLERİNİN ATILDIĞI YERDİ
Türkiye’de ilk petrolcüler ile ABD’li petrolcülerin kaldığı yer; Site Mahallesi idi.

ABD, Avusturya, Almanya ve Kanada’da petrol sektöründe uzmanlaşanlar Site‘ye yerleşmişlerdi.

1975’e kadar hayat burada, daha moderndi.

Türkiye’nin tanınan sanatçıları, Güneydoğu’da çevirdikleri filmler için Batman’da konaklardı.

Türkan Şoray’dan Hakan Balamir’e, Fatma Belgin’den Fikret Hakan’a dek birçok sanatçı Batman’ın Site’sinde haftalarca konaklamıştı.

Petrol kasabasının en iyi giyinen kesimi Site Semtiydi.

Açık-kapalı sinemalar, tenis kortları, yüzme havuzlarıyla petrolcülerin sahip oldukları o konforlu yaşam konuşulurdu.

Personelin alış-veriş yaptığı Ekonoma’nın yolunu tutan aileler, faytonlarla da kent çarşısının yolunu tutardı.

İlkokul, Ortaokul ve ilköğretim Müdürlüğü’nün de bulunduğu Site’de yaz mevsimlerinde çay bahçeleri cıvıl cıvıl olurdu.

Dönemin en iyi eğitimcileri ‘Site’ydi.

Kış mevsimlerinde petrolcü yöneticilerin kurdukları müzik orkestralarıyla petrolcüler sert geçen eski kış mevsimlerini nasıl atlattıklarının farkında bile olmazdı.

Bu kent 20 bin nüfuslu olduğu dönemlerde petrolcüler, burada kazandıklarını burada harcardı…

BATMAN’A PETROLCÜ TAŞIYAN TRENDİ

Kara trenin ‘Batman’ öyküsü de burada keşfedilen ‘Kara altın’la başlar.

O dönemlerde Batman nahiyeden beldeye geçiş dönemindeydi ama elektriği de vardı, otomatik telefonu da modern eğitim yuvalarıyla adından söz ettiren şirin bir yerleşim birimiydi Batman.

O dönemlerde kimi petrol sahalarına kimi de eğitim yuvalarına gidebilmek için Site’nin yolunu tutardı.

Site semti en çok okuyan yerdi.

Nice bürokrat, mühendis ve eğitimcinin yetiştiği Site’nin eski günlerini en iyi petrol emekçilerinden dinliyorsunuz.

Zaman zaman eski yılların yapraklarını açarlar ve bol bol dinlersiniz.

Eski yıllara gidersiniz.

O güzel insanların yaşadığı Site’nin hatta ‘mes’ud’ denilebilecek o eski günler çok geride kaldı artık…

Ne diyelim…

O güzel petrol kasabasındaki güzel insanlar çoktan aramızdan ayrıldı.

Sağlıkla kalın…