*Batman’ın eski çarşı merkezine yolu düşen 60 yaş üzerindekiler petrol kentini havasını solar, nostalji yaşar. Cumhuriyet Meydanı etrafındaki iki kat ağırlı işyerleri, eski cadde ve dar sokaklarda tarih kokuyor...

*12 Bin Yıllık Hasankeyf de manzara çok değişti. 3300 Nüfuslu antik kentte artık Veysel Eroğlu-Ilısu Baraj havzası kıyısında yeni bir Hasankeyf var. Hasankeyflilerin, tek derdi çevre düzenlemesi ve yeşil alan sayısının artması…

ESKİ BATMAN’IN GÖBEĞİ

Batman’ın ilk meydanı olan ‘Cumhuriyet alanı’ çevresindeki iş merkezleri, dar sokaklar, iki-üç katlı ağırlıklı mekanlar bir dönemler bu şehirde ticaretin kalbinin attığı güzergahlardı.

Tarihi meydana komşu Emniyet Teşkilatının eski karakol binasının hemen arkasında 1104 sokağı turladığınızda küçük kürsülerde vatandaşların, yılların geleneği olan demli çay içişlerine tanık oluyorsunuz.

Serin ve doğal bir ortamın oluşturduğu o küçük kahvehanede çay ocaklarının iç içe olduğu o dar sokaklarda eski lokanta, berber ve bakkalların yerinde şimdilerde vatandaşların daha çok çay içtikleri mekanlara dönüşmüş.

Batman’ın eski çarşısında manzara aynı.

Seçkin ailesinin iki katlı apartmanların altı tamamen çay ocağına dönüşmüş. Genç girişimci Gürkan Altıncı ‘Yeşil Kozluk’ adını verdiği kahvenin bulunduğu sokağa, liseli gençlerin yağlı-sulu boya tablolarını yansıtmış. Üstü kapatılan sokakta peş peşe kahveler, petrol kentinin ne denli ‘çay’ tiryakisini olduğunu belgeler gibi.

Siirt Jetpa kahvesinin bulunduğu mekan da ise hala eski müşterileri geçmişten kalan günlerin nostaljisini yaşıyor. Merhum Kasap Nuri ve Gırgo Ahmet gibi ağır ağabeylerin mekanı olan o bir zamanların şen sokağı en sessiz dönemine tanıklık yapıyor.

Batman’ın ilk matbaacılarından merhum Abbas Koyuncu’nun Güven Matbaası da farklı bir mekana dönüşmüş. Urfa ve Siverekli lokanta ustalarının mekanları da gözleme ve büfelere dönüşmüş.

Adana, Ankara, Antalya, İzmir ve İstanbul’la gidebilmek için ilk yolculuk yapılan tarihi meydan da o canlılığını çoktan kaybetmiş. Eski simsarların seslerinin de duyulmadığı o ‘meydan’ çok ama çok değişmiş…

MEYDANDAKİ 50 YILLIK KAHVE

Cumhuriyet Meydanına yolu düşenlerin ilk uğradığı ‘Meydan Kahvesi’nde demli çay ve diğer içeceklerin damakta bıraktığı tadı hala hatırlayanlar var.

Batman’ın ilk Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı merhum Mahmut Ortaboy’un ‘Anadol’ marka taksi teşhir Mağazasının Yeri’nde yıllar önce kurulan Meydan Kahvesi’nin müdavimleri nostaljisi sevenler oluşturuyor. Meydan Kahvesinin üstü de uzun süre otel olarak hizmet vermişti.

Meydanın hemen karşısındaki 80 yıllık tarihi DDY Gar binası da petrolcüleri Batman’da bir birleriyle buluşturan duraktı.

Batman’ın ilk Kaymakamı merhum Altay Kancaal’ın; “Batman istasyonuna indim, karşımda küçük bir yerleşim birimini gördüm” dediği yer günümüzün 600 bin nüfuslu petrol kentiydi.

Batman’a gelen ilk petrolcüler bu şehirde hüzün ve sevinci DDY Batman Garı’nda yaşardı.

Batman’ın tarihi garının dili olsa da 70-80 yıl öncesini anlatsa.

Dönemin ünlü petrolcülerin eşleri ve ailelerinin karşılandığı Batman Garı’nın fiziki yapısında hiçbir değişiklik yok.

Uzun yıllar bölgede Jeoloji mühendisliği yapan eski Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu, Batman Garı’nı o kadar özetlemiş ki? O sözlerinden etkilenmemek elde mi?

“Batman’a gelen biraz endişe, biraz merak, biraz da bilinmezlik taşırdı. Gar’da duygularımız yoğunlaşır, gözlerimiz nemlenirdi… Ama biz Batman’a uyum sağladığımızda da kopmak istemezdik. 29 Ekim Cumhuriyet Balosu için düzenlediğimiz gecelerimize çevre kentlerin yüksek düzey sivil ve askeri erkanları da katılırdı. Diyarbakır’dan özellikle doktorlar eşleriyle gecelerimize katılırlardı. Batman bir başka güzeldi.”

BU ÇEŞMEDEN SU İÇENLER AYRILMAZDI

Site Mahallesi ile yaşıt olan Akyürek semtinin de ömrü nereden bakarsanız bakın, 65 yıla dayanıyor.

Petrol-İş Sendikası binasının olduğu sokağın hemen başında yıllar önce TPAO’nun kurduğu çeşmeden hala su akıyor.

TPAO’nun ilk personel Müdürü Mithat Akyürek’in soyadını taşıyan ‘Akyürek Mahallesi’nde, bir zamanlar petrol emekçileri otururdu. Site’den sonra güzel mahalle Akyürek’ti. Bu mahallede Elazığ, Artvin, Trabzon, Erzurum, Gaziantep, Diyarbakır ve Siirtli aileler otururdu. O mahalle BM gibiydi. Farklı kültürler bir arada yaşamıştı… Kurtalanlı Toprak ailesinin kurduğu akaryakıt istasyonu ise bir zamanlar petrol kentinin modern yakıt istasyonlarındandı.

Evlerin çatıları kiremittendi.

Yıllarca içtikleri o tarihi çeşmeden su içen Akyürekliler anlatırdı:

“Bu çeşmeden su içenler kolay kolay buradan ayrılmaz.”

Belki bu mahallenin temelini atanlar şimdi aramızda yok ama Akyürek’te hala yaşayan eski aileler var…

YENİ HASANKEYF

Hafta sonu fırsatı bulup Hasankeyf’in son manzarasından sizler için not tuttuk.

Tabeladaki 3300 nüfuslu Hasankeyf’in yeni yerleşim biriminde artık yeni bir hayat var.

Yeni Hasankeyf’te çevre düzenlenmesi ve yeşil alan yetersizliği dikkat çekiyor.

Yeni yerleşim birimine adapte olmaya çalışan Hasankeyfliler, bazı kurum ve kuruluşlardan destek istiyor.

Üç liman da kurulan ‘yüzer duba’ların kopması ayrı bir sorun.

Pandemi’den sonra yer yer kısıtlamaların kaldırıldığı Hasankeyf’te yeni çarşıda esnaf eski günlerini yakalamak için sabahın ilk ışıklarıyla birlikte geç saatlere dek mekanından ayrılmıyor.

Bölgeye kısmen gelen yerli tur operatörleri, 15’e yakın tekne ile Veysel Eroğlu-Ilısu Barajı göl alanında turlamak istiyor.

Yeni kurulan Liman Müdürlüğü, bazı kriterleri hayata geçirmediği için de şimdiden yerli turistler, daha çok ilçe merkezindeki limanlar ile çok zengin olan Hasankeyf Müzesini turluyor.

Hasankeyflilerin DSİ’den beklentileri var.

İlçe sakinleri, çevre düzenlemesi ile yeşil alan sayısının artırılmasını istiyor.

Hasankeyf’ten ayrılırken karşılaştığımız Kaymakam Haluk Koç, bazı soruların farkında olduklarını söylüyor ve ekliyordu:

“Pandemi nedeniyle bu yıl turizmde istediğimizi yakalayamadık. Ancak önümüzdeki süreçte tüm eksikliklerimizi gidereceğiz. Liman müdürlüğümüzün getireceği kurallar çevresinde Kantar Köprüsü ile Hasankeyf arasında 3 saatlik tekne turları düzenleyeceğiz. Yıl sonuna doğru da El-Rızk Minaresinin tadilatı tamamlanacak. Önümüzdeki yıl turizme hazır bir ilçe olacağız. Hasankeyf turizmde iddialı bir kent olacak…”

Özetle; Hasankeyfli gelecekten umutlu. Ancak mevcut sorunların çözümü konusunda da ilgili kurumların ellerini taşın altına bırakmasını istiyor Hasankeyfli…