“ÖNEMLİ OLAN HOŞ BİR SEDA BIRAKMAK”

*Batman’ın en büyük ilçesi Kozluk’un tecrübeli siyasetçilerinden iş insanı Savaş Çıtanak, AK Parti’den Milletvekili aday adaylığını açıkladı. Çıtanak, “Politikayı hep halkımın içinde yaptım. Halk arasındayken, kendimi rahat hissediyorum. Koltuklar gelip geçicidir. Önemli olan hoş bir seda bırakmaktır” dedi.

*Milletvekili aday adayı Çıtanak; “Milletvekili adayı, aday olacağı şehirde uyumlu, sürekli oturmuş, yaşamış olmalı. Halkın mizacını da iyi bilmeli. Milletvekili adayı her yönüyle donanımlı ve sorunların farkında olmalı” diyor.

-Savaş Çıtanak’ı uzun yıllar aktif siyasette gördük. Savaş Çıtanak kimdir, bize anlatır mısınız?

1978 Kozluk doğumluyum ve evli dört çocuk babasıyım. 2002’de AK Parti kuruluşunda Gençlik kollarında görev aldım. 2006’da Kozluk Gençlik Kolları başkanlığı yaptım. 2009 ile 2019 yılları arasında da AK Parti il genel meclis üyeliği yaptım. Batman İl Özel İdaresi İl Genel Meclis Başkan Yardımcılığı da yaptım. 5 Yıl süreyle bu görevde de bulundum. Batman ilini temsilen Ankara Vilayetler Birliği üyeliğinde 5 yıl olarak görev aldım. Batman il Özel İdaresi Bütçe Komisyonluğu Başkanlığı görevini de 5 yıl yaptım.  Batman Kozluk köylere hizmet götürme birliği üyeliği görevinde de 10 yıl kadar bulundum. Yine İl Özel İdaresi İl Genel meclisinde il daimi encümenliği yaptım. Bu görevde de 7 yıl bulundum.

-Aktif olarak siyasete 2002’de başladınız. Siyaset hayatınız dolu dolu geçmiş. Bize aldığınız eğitimlerden kısaca bahseder misiniz?

2002’de AK Parti'nin kurulmasıyla siyasete başladım. 22 Yıldır AK Partideyim. Aktif görevlerin yanı sıra yurt dışında da eğitimler aldım. İspanya Barselona'da yerel yönetim ve şehircilik planlama eğitimine katıldım. Yine 2003 yılında siyaset ve akademi eğitim aldım. 2018 Yılında İçişleri Bakanlığı Büyükşehir ve Şehircilik Planlama eğitiminde de yer aldım.

-14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde aday adayısınız. Bu sürece nasıl girdiniz, istişare de bulundunuz mu kitlelerinizle?

İlk başta kendi kitleme, aileme ve dostlarıma danışıp bu süreçte sayın Cumhurbaşkanımızın yanında olmak istediğimi söyledim. Çevrem ve ailemden bunu olumlu karşıladı ve başvuruda bulundum. Ülkemiz ciddi bir süreçten geçiyor ve ben de bu sürede dahil olarak ülkem için katkıda bulunmak istiyorum. Ben, Kozluk'ta bilinen ve tanınan geniş bir aileye mensubum.

-İl Genel Meclisinde uzun süre görevlerde bulundunuz. Köylerin sorunlarını ve altyapısını çözmeye çalıştınız. Genelde köylülerin talebi nelerdir?

Talepler genelde iç yol, asfalt, parke taşı ve köprü oluyor genelde. Tabi bulunduğum görev süresinde bu sorunlarla bire bir ilgilendim.

-Son yıllarda köylerin sorunları çözüldü mü? Talepleri karşılandı mı? Kırsalı iyi bilen biri olarak neler söyleyeceksiniz?

Kırsalı ve kendi bölgemi karış karış biliyorum. Gitmediğim köy ve mezra kalmadı. Köylerin sorunlarının yüzde 90’ı çözüldü. İhtiyaçlar bitmez, köy büyüdükçe ihtiyaçlarda doğuyor. Geçmiş ile şimdiyi karşılaştırdığımızda dağlar kadar fark var. 2002 Yılı öncesi Batman’ın en büyük ilçesi olan Kozluk’ta 10 kilometre asfalt yol yoktu. Şu an asfaltsız hiç bir köyümüz yok. Köylerin yolları parke taşları ile kaplı. Sorunların çoğu çözüldü. AK Parti’nin son 20 yılda siyasete getirdiği yeni anlayışlar, yaptığı hizmetler, kazandırdığı eserler ve hayata geçirdiği projelerle vatanın her karış toprağına damgasını vurduğu gibi; Batman’da köylerimiz de altın çağını yaşıyor.

-Yereli iyi bilen bir politikacısınız. Ülke seçim atmosferine giriyor. Sizin Batman’a vaadiniz nelerdir? Adaylığınız kesinleşirse, Batman’a ne kazandıracaksınız?

Batman’ın ‘Büyükşehir’ olması için çabalarım olacak. Şehrimize Tıp Fakültesini kazandırmak için girişimde bulunacağım. Sason-Muş yolu ve ilçelerimiz için çalışırım. Acil çözüm gerektiren sorunlara duyarlılık göstereceğim. Batman’a alternatif yollar şart. Alternatif yollarımız olsa Turgut Özal Bulvarı’nda tıkanma olmaz. Alternatif yollar şart. Buna benzer girişimlerde bulunacağım.

-Türkiye büyük bir felaket yaşadı. Siz de bir iş insanı ve siyasetçi olarak üzerinize düşeni yaptınız. Kendi ilçenizde de en yüksek bağışı siz yaptınız. Neler söyleyeceksiniz?

Evet yaptık. Kendi ilçemde en yüksek bağışı yaptım. Üzerimize düşeni yaptık çünkü her bir vatandaşımız, her bir evladımız bizim için milli bir sorumluluk milli bir vazifedir. Bu felaketin yaralarını birlikte saracağımıza inanıyorum. Depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifa diliyorum.

-Çok seçim geçirdiniz. Seçmenler sizi gördüğünde talepleri daha çok ne oluyor. Ya da bölgemiz de seçmen ne istiyor?

Bölgede seçmen seçilecek kişinin kendi içlerinde olmasını ister. Her vatandaş doğal olarak kendi seçtiği milletvekilini görmek ister. Bakın Milletvekili Ankara’dan, Kozluk ilçesinin sorununu bilemez. Kozluk’ta halkın içine girdiği zaman sorun ve problemleri öğrenir. Vatandaş diyor ki; ‘Sorunlarımı paylaş ve içimizde olun. Bana şeffaf ol. Yapabileceklerini söyle yapamayacaklarını da söyle’ diyor. Ben kendi halkımdan hiç kopmadım.  Halkımın içindeyken kendimi rahat hissediyorum. Koltuklar gelip geçicidir. Önemli olan hoş bir seda bırakmaktır.

-Peki biraz daha açarsak bir Milletvekili aday adayı nasıl olmalı size göre?

Milletvekili adayı, aday olacağı şehirde uzun süreli oturmuş, yaşamış olmalı, halkın mizacını iyi bilmeli. Milletvekili adayı donanımlı olmalı ve sorunlara farkındalığı olmalı. Seçim bölgesinin sorunlarına çözüm aramak, bulmak. Onları yetkili yerlere taşımak, vatandaşla iç içe olmak, bazı şeyleri yapmak için seçim zamanını beklememek gerek, bana göre. Milletvekili adayı seçim bölgesinin sorunlarına hakim olmalı ve en önemlisi vatandaşla iç içe olmak. Şeffaf ve çalışkan olacaksın. Sorunları yukarıya taşıyabilmeli.

-Politika bölgemizde batıya daya göre daha zor. Batıdaki adam daha rahat ama bölgemizde böyle değil.

Evet. Batıda adam sorunları medya ve sosyal medyadan öğrenebilirken biz de durum farklı. Bir kere halkın içinde olman lazım.

-Daha önce Milletvekili aday adayı oldunuz mu?

Yok daha önce olmadım. İlk kez başvurdum.

-Aday adayı arkadaşlarınıza neler söyleyeceksiniz?

Başarılar diliyorum. Bu demokratik bir yarıştır. Tüm aday adaylarımız başarılı insanlar. Bize bu görev verilir ya da verilmez. Kime verilirse verilsin, bize bu görev verilmese dahi verilmiş bir nefer gibi çalışacağız. Partimize çalışacağız. Tatlı bir rekabettir. Bakın, ülkemiz ciddi bir süreçten geçti ve geçiyor.

-Bu konuyu biraz daha açar mısınız?

 “Türkiye’yi durdurma”ya dönük amansız bir mücadele yürütülüyor. Bu kapsamda hiçbir zaman bir araya gelmeyecek ülkeler ve siyasi partiler aynı cephede buluşuyor. Bu amaçla, siyasi kimlikleri açısından, asla tek çatı altında olamayacak partiler ve çevrelerden ortaklıklar kuruluyor. Üzülerek söylüyorum; muhalefet Türkiye’nin milli meseleleri üzerinden hiçbir milli konuda ülkesinin yanında yer almıyor. Türkiye’yi yeniden 20. yüzyıla geri döndürmek, Anadolu’ya hapsetmek, küçültmek, hareket edemez hale getirmek, yeniden denetim-yönetim altına almak için. Ama bunu başaramayacaklar. İşte tüm bu nedenlerden dolayı Türkiye’nin yükselişini durdurmaya ve engellemeye çalışanlara inat aday adayı oldum. Var gücümüzle sayın Cumhurbaşkanımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Dünde bugünde yarında yanındayız. Partimize hizmet etmeye devam edeceğim.

-Seçmene vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Bakınız bugün sadece Türkiye' de değil, tüm Avrupa ve dünyada ekonomik sıkıntılar var. Avrupa ülkeleri ekonomik açıdan sıkıntılı günlerden geçiyor. İngiltere’de akaryakıt krizi ortaya çıktı. Almanya’da inşaat ve emlak sektörlerinde fahiş fiyat artışları ortada. Vatandaşlarımız bugünkü sıkıntıların pençesinden Allah’ın izniyle kurtulacak. Ülkemizin ayağına vurulan her pranga gibi faiz prangasını, döviz prangasını ve enflasyon prangasını parçalayıp atacağız.  Yeni bir tarihi hamlenin hazırlıkları içindeyiz. Ülkemizi hamlık dönemini geride bırakıp pişme dönemine geçirmek için verdiğimiz mücadelenin son adımındayız. Dünyanın dengeleri, küresel sağlık krizleri ile bozulurken Türkiye yaptığı hazırlıkların karşılığını yatırımla, istihdamla alıyor. Elbette bizim de ülke olarak yaşadığımız sıkıntılar var. Bu sıkıntıların da üstesinden geleceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Hayat pahalılığı başta olmak üzere kimi konjektürel meselelerin bizi asıl araçlarımızdan geri bırakmasına izin veremeyiz.

-Pandemi sonrası ekonominin tablosuna nasıl bakıyorsunuz?

AK Parti döneminde tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar Doğu ve Güneydoğu’ya çok önemli yatırımlar yapıldı. Havalimanından üniversiteye, hastanelerden okullara, köylerin alt yapılarından engelli vatandaşların sorunlarına, dulun ve yetimin hakkına varıncaya kadar çok çeşitli alanlarda hiçbir dönemde olmayan hizmetler yapıldı. Eskiden cenazelerimiz hastanede rehin kalırdı. Bir kalp ameliyatı olsanız bir karaciğer nakli gerekse ya evinizi satmanız lazım, ya arabanızı satmanız lazım cenazeleriniz hastanelerde rehin kalırdı. Şimdi tek bir kardeşim söyleyebilir mi ‘benim cenazem hastanede rehin kaldı diye?’ Eskiden ayırım vardı. Hastanede muayene olmak için sabah 5’inde niye 5’de giderdiniz daha doktor gelmedi. Numara alırdınız 6’da giderseniz numara bulamazdınız eğer 5’de gidip numara alamazsanız bir sonraki gün 4’de giderdiniz. Şimdi 4’de giden var mı? Emekli Sandığı başka yere sosyal sigortalı başka yere, Bağ-Kur’lu başka yere. Tüm bunlara AK Parti son verdi. Herkes elini vicdanına koysun, önce insaf etmek lazım 2002’ye kadar Türkiye’de bölünmüş yol ne kadardı? Şuan ne kadar?  Yaşlı, engelli ve dullara maaş bağlandı. Devlet, yaşanan tüm krizlere ve küresel sorunlara rağmen sosyal devlet anlayışında bir adım dahi geri atmadı. Sosyal Hizmetler anlamında ülkemizde önemli çalışmalar yapıldı. Yok sayılan, hor görülen ve birçok konuda dezavantajlı olan gruplara yönelik önemli desteklemeler ve imkanlar sağlandı. Şuan yaşanan ekonomik daralmanın ana nedeni pandemi ve savaşlardan kaynaklı küresel sorunlardır. Tüm bu olumsuzluklara rağmen daha önceki ekonomik sorunları nasıl aştıysak bu sürecin üstesinden de geleceğiz. Önümüzde seçime kısa bir süre kaldı. Herkes elini vicdanına koyup oyunu versin.