Değerli Okurlar, yıllar önce bu kentin kaderi ‘Tütün’e bağlanmıştı.

Batmanlı çiftçiler, ekiciler en çok tütün ile geçimlerini sağlıyordu.

Batman’da 40 bin tütün ekicisi aile bulunuyordu.

40 bin üreticiden değil, aileden söz ediyorum.

Ortalama beş nüfusla çarpın, Batman ve ilçelerinde 200 binden fazla nüfusun geçim kaynağıydı tütün.

1990’lı yıllarda yine saygıdeğer Batman halkına yazılarımla hitap ettiğim için süreci çok iyi hatırlıyorum.

Senede bir gün Tekelden sorumlu Bakan Batman’a gelir, tütün piyasasının açılışın yapar, başfiyatı açıklardı…

**

**

Tütün piyasasının açılışına yüzlerce tütün ekicisi aile reisi katılır, başfiyatın açıklanmasını sabırsızlıkla beklerdi.

Çünkü o başfiyat, onların geçimlerinin zorlu mu, biraz rahat mı olduğunun göstergesiydi.

Kota uygulaması getirildi.

Tütüne kota getirildikten sonra Tekel Yaprak Tütün İşletme Merkezlerinin üzerine gidildi.

Tekel emekçileri başka kentlere gönderildi.

Batman Tekel Yaprak Tütün İşletme Merkezi’nde yıllarca çalışan emekçiler, Malatya ve başka şehirlerdeki sigara fabrikaları ve tekel işletmelerine tayin edildi.

Tekel emekçilerini dağıtan 4/C uygulaması başlatıldı.

Arşivde süreçle ilgili çok yazılarım vardır.

Batman Tütün Piyasası üzerinden kentimize sıcak para girişi oluyordu.

Tekel emekçilerinin kent ekonomisine bıraktığı sıcak para da oldukça yüksek miktarlardaydı.

Sonuçta tütün geçim kaynağı olmaktan çıkarıldı.

Kısa zamanda üreticilerimiz tütün yerine ‘Mısır’ ile iştigal etmeye başladı.

Mısır ekimi yapılan on binlerce dönümlük arazi gerçeği ve sanırım iyi bir kazanç söz konusudur.

Ancak Mısır çok su isteyen bir üründür.

Vahşi sulama ile su kaynaklarımız heba oluyor, ileride onarılamaz sorunlara neden oluyor ve olacaktır…

**

**

BİR METRELİK ARAZİ BİLE BOŞ BIRAKILMIYOR…

Sadede geliyorum. Geçtiğimiz günlerde yolum Adıyaman, Gaziantep, Şanlıurfa ve Diyarbakır illerine düşmüştü.

Otobüsle giderken iyi gözlemler yaparım.

Şanlıurfa ve Gaziantep illeri ile ilçelerinin kırsallarında yol boyunca gözlemlediğim manzara şu olmuştu; göz alabildiğince fıstık ağaçları…

Dağlar, tepeler, bayırlar, çayırlar hep fıstık ağaçları ile doluydu…

Bazı yerleşim yerlerinin fıstık ağaçları, tarlaları ile kuşatıldığını bile gördüm.

Yüz binlerce dönümlük arazide, üreticilerin tarlaların arasına evlerini inşa ettiklerini gözlemledim.

Boş ve değerlendirilmeyen arazi görmedim…

**

**

Bizim onlardan neyimiz eksik?

Batman kırsalında kaliteli fıstıkların yetiştiğini biliyorum

Gerçekten bizim onlardan neyimiz eksik ki değerlendirmiyoruz?

Lütfen arazilerimizi değerlendirelim.

İşsizlikte Türkiye rekorlarının sahibi olan Batman’daki boş araziler değerlendirilecek olunursa, inanın çok iyi verim elde etmiş olacağız.

Hem köylülerimiz, çiftçilerimiz kazanacak, hem işsizliğe darbe vurmuş olacağız ve hem de mısır yerine alternatif ürüne kavuşacak, yeraltı su kaynaklarımızı tüketmeyeceğiz.

Duyarlı olunması dileğimle.