Sakın ha!...
Sakın ola ki çocuğunuza vurmayın veya onu tokatlamayın!
Vurma ve saldırgan davranışlar asla.
Söylenecek söz çok net: Yapmayın.
Vurma, tokatlama, bağırma ve utandırmanın çocuğunuzda görmek istediğiniz değişimi yaratma olasılığının düşüktür.
Ayrıca beyin gelişimi ve öz saygıyı etkilemekten çocuğunuzun ileriki yaşamında ruh sağlığı sorunları geliştirme riskini artırmaya kadar olumsuz psikolojik ve davranışsal sonuçlara da sahip olabilirler.
Aynı ilke ihmal, odaya kapatma, izolasyon veya uzun süreli tecrit içeren cezalar için de geçerlidir.
Çocukların bedensel cezadan ve sözlü tacizden öğrendiği (kötü) ders basittir:
Şiddet, çatışmayla başa çıkmanın kabul edilebilir bir yoludur.
Bunun yerine; sakin ama kararlı bir sesle konuşmak, neden üzgün olduğunuzu açıklamak ve gerekirse saldırgan olmayan cezalandırma yöntemleri kullanmak tavsiye edilir.
Burada yazılanları okuyanlardan bazıları muhtemelen şöyle düşünüyor:
Bunu yaşadım, yaptım.
Hiçbir işe yaramadı!
O halde şunu da unutmayın;
Tüm çocuklar farklıdır.
Eğer denediğiniz hiçbir şey çocuğunuzun davranışını değiştirmiyorsa, öğretmenleri ve çocuk doktorları gibi diğer rehberlerle konuşmanız önerilir.
Birçok sağlık ve gelişim sorunu bir çocuğun öz disiplinini etkileyebilir.
Uyku bozuklukları, işitme kaybı veya görme bozukluğu, otizm spektrum bozukluğu ve dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu), kurallara uymayı zorlaştırabilecek durumlara sadece birkaç örnektir.
Bu durumda çocuk hekimleri ve öğretmenler sizin ortaklarınızdır.
Hepimiz kendimize toz kondurmak istemeyiz.
Ebeveynlik sorunlarıyla ilgili yardım almak zor olabilir.
Ancak bunda utanılacak, sıkılınacak bir şey yok.
Kimse her şeyi çözmüş değil.
Kimse mükemmel değil.
Çocuğunuzu savunuyor ve destekliyorsanız, şüphesiz en doğru şeyi yapıyorsunuz.
DEVAM EDECEK