*1950’li Yıllarda Batman henüz 14 haneli ‘İluh’ köyü iken ‘Kara altın’ın bulunması, bölgede yerleşim birimlerinde oturanların çoğunu ‘Petrol kent’li yaptı. Siirt, Mardin, Diyarbakır, Elazığ, Şanlıurfa, Gaziantep ve Kahramanmaraşlı onlarca aile ‘Kara altın’da çalışabilmek için yerleştikleri Batman’da öyle ilginç hayat hikayeleri var ki...

*İşte bu hikayelerden biri de Diyarbakır-Bismilli Pilatin ailesi. 1955 Yılında Batman’a, Bismil ilçesinin Bozçali köyünden yerleşen Pilatin ailesinin yaşamını ailenin fertlerinden petrol emekçisi Ramazan Pilatin, mükemmel değerlendirmiş. Bu ailenin hikayesini sizlerle paylaşmayı bir görev bildim.  Petrol şehrinin ilk esnaflarından biri de ilk bakkal merhum Hüseyin Platin’dir…

BATMAN’IN KURUCULARI AİLELER…

Petrol şehrinin başkenti Batman’ın geçmişi 100 yıla dayanmıyor.

80-90 Yıllık bir şehirdir Batman.

Günümüzde 80 yada 90 yaşındaki bir yaşlı vatandaşla konuştuğunuzda, bu kentin kuruluşundan günümüze kadar geçmişi öğreniyorsunuz.

1950’li Yılların başında 14 Haneli ‘İluh’ Nahiyesi iken 1955’te Belde, 1957’de ‘İlçe’ ve 1990’da da ‘İl’ olan Batman, Türkiye’nin hızlı gelişen şehirlerinden.

Litvanya’da yaşamını sürdüren Batmanlı yazar arkadaşım Recep Kadak, bir süre önce aramızdan ayrılan kadim dostum eski gazetecilerden Cemal Kadak’ın yaşam hikayesini anlatan harika bir roman kitabı çıkardı.

“Nur-i Cemal’ Romanı, Batman’ın dününü en iyi anlatan yapıtlardan biri.

Geçen hafta Batman’ın yaşayan tarihlerinden ilk inşaat müteahhidi Ömer Elçi’nin hayat hikayesini yazarken, yazar Kadak’ın Batman’ın çekirdeği olan ‘İluh-Tepebaş’ı ile ilgili yazısından bir değerlendirmeyi de köşeme taşımıştım.

Batman ile ilgili belki de en güzel romanlarından biri ‘Nur-i Cemal’ yapıtıdır.

Yazar Recep Kadak, arkadaşımı kutluyorum. Bir başka yazımda özellikle bu önemli yapıta yer vereceğim.

Evet, Kadak ailesi de aslında bu şehrin belleğidir.  Bu saygın aile de tıpkı Pilatin ailesi gibi bu şehre yıllarca farklı sektörde hizmet verdi. Eski Tekel Caddesi’nde ‘Gülistan Caddesi’ olarak bilinen güzergahta yıllarımız Kadak ailesinin büyükleriyle  iç içe geçti. Aramızda olmayan Kadak ailesinin büyüğü merhum Mehmet Kadak’ı rahmet ve saygıyla anıyorum…

DEDESİNİ ANLATTI

Kadim dostum Ramazan Pilatin, emekli bir petrol işçisi.

Uzun yıllar Şelmo petrol sahasında sondajda çalıştı, yaz-kış demeden.

Emekli olduktan sonra kendisini eski ‘Hayat’ hikayelerine adayan Ramazan Pilatin, dedesi ile babasını öyle güzel anlatmış ki… Noktasına, virgülüne dokunmadan köşeme alıyorum.

Sokak kısıtlamasında eve kapandığımız şu günlerde bu hayat hikayeleri, biraz da ‘şehir’ hafızamızı zinde tutar.

Ramazan Pilatin, ‘Benim Ceddim’ dediği dedesini şöyle anlatıyor:

“Fotoğraftaki benim dedemdir. Çocukluk döneminde onunla uzun yıllar beraber oldum. Ona hayrandım. O da beni çok severdi. Çocukluk yıllarımda dedem güneşli olan her gün bahçemizde bir evin duvarlarına yaslanarak güneşlenirdi. Bulduğu bir beyaz taş ile çakısını keskinleştirmeye çalışırdı.  Ben bu durumu bildiğim için her gün yanına giderdim. ‘Babamın babası gelmiş’ diyerek beni yanına oturturdu. Kimi zaman suskun geçerdi birlikteliğimiz. Çoğu zaman ise bana yaşamını anlatırdı. Zor dönemlerini anlatırken o günkü sıkıntılarını yaşadığını hissederdim. Yoksulluğu iliklerine kadar yaşamıştı. Babasının tek evladı olması neslini sürdürme sorumluluğu onunla bırakmıştı. Bayram günleri ilk onun evini ziyaret ederdik. Babam ve amcam da dedem ve nenemi ziyarete geldiklerinde; bizim yaramazlık yapmamıza kızar azarlardı... Dedem, onlara ‘Kızmayın, ben erkek evlat kıtlığı yaşayan bir ailenin büyüğüyüm. Bu kalabalık beni rahatsız etmiyor. Bana huzur veriyor. Bu çocuklar zürriyetimi devam ettirecekler’ demişti… Bugün 100’e yakın torunu ve 200’ün üzerinde torununun çocukları ve onların torunları yaşamakta. 2000 Yılında Allah'ın rahmetine kavuştu. O tarihten bugüne kadar özlemi azalmadı, aksine arttı. Yaşadığım sürece de O’nu hayatımdan çıkarmayacağım. O benim ceddimdir. Benim düşünceme ve hayat felsefeme göre, aslını inkâr eden haramzadedir. Bana kimlerdensin sorusu sorulsa; göğsümü gere gere ‘Hasene Fateyim’ torunuyum diyorum.”

BATMAN’IN İLK BAKKALI

Ramazan Pilatin, aile büyüklerinden merhum amcası ve aynı zamanda Batman’ın ilk bakkallarından Hüseyin Pilatin’in petrol şehrinde geçen günleri de şöyle özetliyor:

“Batman’ın ilk esnaflarından olan amcam Hüseyin Pilatin’in,1’nci Cadde  diye bilenin eski Ofis caddesi Seyran sinemasına yakın yerde bakkal dükkânı vardı. Ona komşu olan; Özdabakoğlu’nun müflü betondan imal ettikleri beton boru satış ve imalathanesi, Ankara Bakkaliyesi, Tanıkların Bakkaliyesi, Cuma Ustanın Lokantası vardı. Bir akşam üstü amcamın dükkanında tanık olduğum bir anımı paylaşmak isterim. Amcam Hüseyin Pilatin, bakkallık yapardı. ‘Bakkal’ dediğim gıda maddeleri dışında iğneden ipliğe aklınıza ihtiyaç olarak ne gelirse satardı. Sattığı malzemeler arasında kasket dahi vardı. O dönemler kasket kullanan çoktu. Ekonomik adı ile piyasası vardı. Ahşap raf direklerine çiviler çakar ve uzun bir tahta ile onları yerine asarak çıkartırdı. Gelen müşteri asılı şapkalardan beğendiğini indirtip kendi zevkine göre seçerdi… Bazen esnafa ‘eziyet olsun’ düşüncesi ile birileri dükkâna gelirdi. Böyle bir günde kıl müşterinin biri dükkâna gelmişti. Askıdaki tüm şapkaları indirtmiş, kasketlerin hiçbirini beğenmemişti. Amcamın dükkân komşusu da olanları sabırla dükkânın kapısının önünden izlemişti. Asılı durduğu yerden indirilmeyen bir şapka kalmıştı... Eskiden Ortaokul ve Lise’ye giden öğrencilerin giydikleri şapkalardan biriydi. Resmi görevlilerin kullandığı şapkalara benziyordu. O şapka satılamamış dükkânda askıda kalmıştı. Uzun süre oradan indirilmediği için üzerini toz kaplamıştı. Lacivert renkteki şapka üstünde biriken tozlarla renk değiştirip beyaza dönmüştü.”

Batman’ın ilk bakkallarından Hüseyin Pilatin 87 yaşında, Batman’ın taksicileri arasında yer alan Veysi Pilatin de 85 yaşında aramızdan ayrılan bu şehrin güzel simalarındandı. ‘Yüz yüze Batman’ kitabında bu değerli simalar, şehrin dününü bize anlatmışlardı.

Mekanları cennet olsun…

Yazar arkadaşımız Recep Kadak ağabeyi aramızda olmayan Cemal’in yaşam öyküsünü içeren Roman’ı, kadim dostum Ramazan Pilatin de dedesi ile amcasının yaşam hikayesini bizlerle paylaştı…

Sağlıkla kalın…