Anılar zenginliğidir yaşantımızın

Çoğu zaman

Bazen de yaradır

Hatırladıkça kanayan

     Kaldığımızda bir başımıza, kendimizle akın eder geçmişte yaşadıklarımız, bu güne taşıdığımız anılarımız. Hatırladıkça üşüşürler, çarparlar beynimizin cidarlarına ve yerleşirler beynimizin en canlı yerine

    Genellikle gördüğümüz bir detay, duyduğumuz bir söz ve bir koku bir anıyı hatırlatır, o küçük detay, söz ve kokuyla başlar geçmişe giden labirentine giden yolun ilk adımı. Düşündükçe özlemini duyduğumuz şeyler birer birer gelir hafızamınızn yüzeyine.

     Meyan kökü şerbeti ve satıcısı Batman’ın en canlı örneğidir, nedeni bence, satıcının sırtına yüklediği kırmızı renkteki kadifemsi kumaşla kapladığı kazanı ve elinde salladığı on on beş bakır kupa ve o bakır kupaların çıkardığı ses bu canlılık hissini oluşturmasıdır. Sıcak yaz günlerinde her Batmanlının vazgeçilmez içeceğidir meyan kökü şerbeti. Her Batmanlı gibi ben de çocukluk günlerimden başlayarak, arkadaşlarla meyan kökü şerbeti içmek için İkinci Cadde’ye gider, bakır kupaların çıkardığı sesleri takip ederek satıcıyı bulurduk. Bir kadeh içer ardından, aynı kupayı uzatır, ikincisini doldurmasını isterdik. Meyan kökü şerbeti Batman’ın en özel içeçeğidir diye bir ibareyi rahatlıkla kullanabilirim.

       Mayan kökü şerbeti, tadıyla içimize hoş kokular yayarken o zaman, şimdi ise beynimizde yarattığı o esansı kokusuyla anılarımızın en tatlı köşesini ferahlatıyor.