Değerli Okurlar, geçtiğimiz günlere kadar ülke ve yereldeki en önemli gündem malumunuzdu;

elektrik ve doğalgaza yapılan yüksek oranlı zamlara tepkiler,

marketlerde düşürülmeyen fiyatlar ve yangın,

hayat pahalılığı,

kamu çalışanlarını bezdiren enflasyon

akaryakıta her gün yapılan zamlar

ve yoksullukla mücadele eden kitlelerdi…

Ne zaman ki Rusya Ukrayna’ya saldırdı, savaş bütün gündemleri değiştirdi…

Günlerdir yaygın/ulusal medyaya baktığımızda, bu konularda bir haber bile göremiyoruz.

Alt manşetlerde, sür manşetlerde varsa yoksa savaş…

**

**

SAVAŞA HAYIR…

İyi de medya bu savaşa kilitlenince hayatımızı olumsuz yönde etkileyen önceki gündemler değişiyor mu?

Gözümüzü kapattığımızda kendimize gece yapabiliriz ama toplumun gündeminin medya haberleriyle değişeceğine inanmıyorum…

Nitekim değişmiyor, bunu rahatlıkla gözlemliyorum.

Elimdeki kalemle sürekli savaşa hayır dedim, dünyanın neresinde olursa olsun.

Dünyanın neresinde olursa olsun analara acılar yaşatılmasına isyan ediyorum, çünkü bir insan hakları ve doğa-çevre savunucusuyum.

Evet hiç şüphesiz savaşlar insanlık ailesi için korkunç felakettir,

ölümdür,

yıkımdır,

yoksulluktur,

açlıktır,

yokluktur,

doğa ve çevrenin kıyımıdır,

can ve mal dışında ırz emniyetinin yok olmasıdır…

Medyanın bu bilinci vererek savaşa karşı çıkması, halka bilinç vermesini alkışlarım ama hiç de öyle haberler sunulmuyor…

**

**

Medya savaş kışkırtıcılığı görevini yapıyor, dezenformasyon haberlerle gerilime hizmet ediyor…

Bu gerçeği öncelikle görelim.

Cumartesi yazı konum da Rusya’nın Ukrayna saldırısı ile ilgiliydi.

Yerel sorunu bırakıp, Rusya saldırısıyla ilgili yorum yapmamın nedenini Cumartesi günkü yazımın şu cümlelerinde özetlemiştim;

‘Dünyada yaşanan gelişmeler hepimizin hayatını bir şekilde etkiliyor.

Rusya ile Amerika arasında yaşanan gerilimin faturasının bile bizlere olumsuz yansımaları oluyor.

Dünyanın öteki ucunda yaşanan bir gelişmenin ülkemizdeki borsayı nasıl etkilediğini hepiniz biliyorsunuz.

Dünyanın öte ucundaki gelişme eğer benim, sizin cebinizi olumsuz etkiliyor, market alışverişimizde karşımıza daha yüklü bir fatura olarak çıkıyorsa, bu konuda değerlendirme yapmam kadar doğal bir durum olamaz…’

Dediklerim aynen çıkmadı mı?

Rus uçakları Ukrayna’da sortiler yapıp, füzeler patlatırken, Kiev ve diğer kentlerde yüz binlerce insan sığınıklara inerken, paramız değer kaybetmedi mi, akaryakıta inanılmaz zam yapılmadı mı, borsa çökmedi mi, halkımız bu savaşın ağır faturası ile karşılaşmadı mı?

**

**

KURU EKMEĞE MUHTAÇ İNSANLAR…

Evet, halkımızın gündemi hiç değişmedi, çünkü akaryakıt başta olmak üzere zamlar devam ediyor…

Bugün Ukrayna’nın bazı kentlerinde sokak başlarında ucuz veyahut ücretsiz ekmek dağıtırsanız belki kimse dönüp bakmayacak.

Ne yazık ki Batman’ın İluh Deresi köprüsü başında ücretsiz ekmek almaya çalışan o kadar insan gerçeğini biliyorum ki üzülmemek elde değil…

Bilgisayarımın başına geçip bugünkü yazımı yazmak istediğimde konu seçmede tereddüt ettim. Eşimin önerisiyle bu değerlendirmeyi yapıyorum.

Yıllar yılıdır İluh Deresi üzerindeki demiryolu köprüsü üzerinde ucuz ekmek satışına tanık oluyorum. İnsanlarımızın ucuz veya bayat ekmekleri almaya çalışması her zaman yüreğimi dağdar ettiğinden, alana gidip ücretsiz sıcak ve taze ekmek dağıtıyorum. Bu yıl birkaç kezdir eşim de bana eşlik etti. Fırından istediğimiz taze ve sıcak ekmekleri her aileye 3’er ekmek olarak poşetleyerek ücretsiz dağıtırken, yoksullukla boğuşan insanlarımızın dramlarına tanık oluyoruz.

Ekmek almaya yanaşan vatandaşlara, üç ekmeğin bulunduğu poşetleri uzatan satıcı çocuklar; “Bir hayırsever ücretlerini ödemiş, parasızdır” demelerini ve bizi göstermemelerini tembihliyorum. Yaşlı ve çok yoksul olduğu aşikar olan bir amca, üç ekmekli poşeti kendisine uzatan çocuğa; “Ailemiz kalabalık, üç tane yetmiyor. Bir tane daha verebilir misiniz yavrum” dediğinde kenardan gelişmeyi izleyen eşimin yaşadığı üzüntüyü tarif edemem. Üç ekmekli bir poşeti daha vermesini işaret edip, yaşlı amcanın çok sevindiğine tanık olan eşimin yaşadığı mutluluğu da tarif edemeyeceğim.

Eşim, “Bu yoksulluğu yaz. İnsanlar kuru ekmeğe muhtaç. Bizler evimizde yemek beğenmiyoruz” derken kendisine hak verdim ve bu yorumu yazdım.

Gerçekten halkın gündeminde yoksulluk var, hayat pahalılığı var. Bu hayatı kolaylaştırmak için en başta ülkeyi idare edenleri göreve ve sorumluluğa davet ediyorum. Hükümetin bu savaşta ülke çıkarlarını gözeterek tarafsız durma politikasını sürdürmesini ve savaşsız bir dünya diliyorum.