Eylül ayının üçüncü yarısına girdik. Bu ay herkes için oldukça zorlu geçmektedir.
Yeni öğretim yılı bu ayda başladığından binlerce ailenin bütçesi sarsılmaktadır…
Bordro mahkumları olarak bilinen kamu çalışanlarının belli bir maaşı olmasına karşın, onların da Eylül ayında sıkıntılar yaşadıkları bilinen bir gerçekliktir…
Hele bir de işsizleri düşünün…
Hiçbir yerden düzenli gelirleri olmayan, gündelik çalışarak geçimlerini sağlayan insanlarımız Eylül ayı gelince geçim sıkıntısı yaşarlar…
Batman, eskiden olduğu gibi son yıllarda da Türkiye İşsizlik Rekorunu elinde bulunduruyor. Başka kentlere birinciliği kaptırmıyoruz…
İşsizlik belasıyla mücadelede başvurulan yol, kadrolu iş değil, geçici istihdamdır.
Geçici istihdam için de bilindiği gibi İş-Kur üzerinden yapılmaktadır.
Özellikle son bir aydır sayısız kişinin İş-Kur kadroları sorularıyla karşılaşmaktayım. Eminim bütün gazeteci ve yazar arkadaşlarım, hatta bürokrasideki kamu çalışanlarına da bu yönlü sorular sorulmaktadır.
Sorulan soru şudur; İş-Kur kadrolarına başvurular ne zaman?
Sayısız işsizin gözü bu kurumda…
Sayısız işsizin kulağı bu kurumdan yapılacak bir açıklamada…
EĞİTİM YUVALARI PERSONEL BEKLİYOR…
Eylül ayının sonlarına geliyoruz. Yeni öğretim yılı açıldı. Eğitim yuvalarının en büyük sorunu; Yardımcı Hizmetli personel yetersizliğidir.
Yardımcı Hizmetli norm kadroları yıllardır dondurulduğundan, İş-Kur üzerinden geçici istihdamla çözüm aranmaktadır.
İyi de okulların durumu ne alemde?
Tüm kentlerde olduğu gibi Batman’da da eğitim için önemli harcamalar yapılıyor. 90’lı yıllarda bir okulun yapımı 4-5 yıl sürerken, son yıllarda sayısız Anadolu lisesi, yeni ilk ve orta okullar bir yıl içerisinde tüm alt ve üst yapılarıyla hizmete açılıyor.
Ancak Yardımcı hizmetli sorununa çözüm getirilmediğinden eğitim yuvalarının temizliği geçici elemanlarla yapılıyor.
Ekmek davası söz konusu olduğundan geçici iki bin kişilik kadrolara on binden fazla işsizimiz başvuruyor. Bu konuda yaşanan izdihamlar basına hep konu olmuştur.
Bu konuda çok önemli tespitlerim ve değerlendirmelerim olmuştu. Önemini koruduğundan hatırlatmakta fayda görüyorum:
Eğitim ve öğretimin önemi üzerine uzun uzadıya yorum yapmayacağım.
Hepiniz biliyorsunuz ki bir milletin geleceğini belirleyen en önemli konu eğitimdir…
Eğitimsiz bir toplumun geleceği asla parlak olamaz. Bu Alana ne kadar yatırım yapılsa, o kadar kalkınma sağlanır.
Batman kent merkezinde her yıl sayısız yeni okul ve derslikler hizmete açılıyor. Bunların norm kadroya göre ihtiyaçları tespit edilip, örneğin öğretmen atamaları ve büro malzemeleri için gereken adımlar atılıyor. Bunlar sevindirici gelişmeler.
Ancak okulların ihtiyaç duyduğu Yardımcı Hizmetli personel atamaları yapılmıyor. Çünkü Bakanlığın bu yönlü bir çalışması söz konusu değildir…
İşte kendini gösteren ve gösterecek en önemli sorun budur…
EĞİTİMDE OLUMLU GELİŞMELER VAR…
Gerçekten de son yıllarda eğitimde atılan olumlu adımları eski hükümetler dönemiyle kıyaslamayı bile abes görüyorum…
Başta hizmete açılan sayısız üniversiteler gerçeğini herkes görüyor…
Yine yeni hizmete açılan sayısız Anadolu Liseleri gerçeği de açıktır. Açılan her yeni anadolu lisesinin laboratuarları ve bütün sistemleri hemen kuruluyor. Bunun ayrıntılarına girmeyeceğim.
Eskiden yeni bir okul yapımı iki üç yıl sürerken, son yıllarda eğitim yuvaları hızla hizmete açılıyor.
Bütün eğitim yuvaları, bütün alt ve üst yapılarıyla hizmete konuluyor…
Teknik donanım hiçbir zaman böyle hız kazanmamıştı…
Hangi eğitim yuvası hizmete açılsa hemen idareci makam odaları malzemelerinden, öğrencilerin pırıl pırıl bilgisayarlarına ve sıra masalarına kadar her her türlü ihtiyaçlar anında karşılanıyor…
Bunları yok sayacak kadar insafsız değilim…
Bu hizmetleri halk da takdir ediyor. Önceki hükümetler döneminde yaşanan sıkıntıların boyutlarını çok iyi hatırlıyorum.
Öğrencilerimiz son yıllarda çok çok daha iyi şartlarda öğrenim görüyorlar. Vicdanımın sesini dinleyerek bunu ifade ediyorum.
Benim bu yazıda önemle dikkat çekmek istediğim mevzu, İş-Kur kadrolarıdır…
Onlara ‘Toplum Yararına Çalışma Programı’ (TYÇP) kadroları da diyebilirsiniz.
Toplum Yararına Programı ile başta Milli Eğitim olmak üzere bazı resmi kurumların eleman ihtiyaçlarına geçici çözümler getiriliyor.
Bilindiği gibi eğitim-öğretim hizmetlerinin hijyen ortamda sürdürülmesi bir zorunluluktur. Eğitim yuvalarındaki olası bir hijyensizlik durumu çok ciddi öğrenci sağlığı sorunu doğurabilir. Temiz tutulmayan sınıflar, lavabolar, koridorlar çocukların sağlığını tehlikeye atar.
İşte üzerinde önemle durmak istediğim sorun budur. Şu anda sayısız eğitim yuvasında Yardımcı Hizmetli sıkıntısı yaşanıyor. Hatta açıkça diyorum ki bütün eğitim yuvalarında sıkıntı yaşanıyor, elemansızlık nedeniyle temizlik yapılamıyor…
Mevcut hükümetin eğitim alanındaki olumlu hizmetlerine yukarıda özetle işaret ettim. Ancak Yardımcı Hizmetli atamalarında üzerlerine düşeni yapmıyorlar.
Toplum Yararına Çalışma Programı kapsamında sayılı aylar emekçi istihdam ederek çözüm getirmeye çalışan bir hükümet gerçekliği karşımızda duruyor…
Batmanlı binlerce işsiz gencimizin gözü bu geçici kadrolarda…
Tüm il ve ilçelerin okul temizlik sorunu bu kadrolarla idare ediliyor. Aynı şekilde Çevre ve Şehircilik, Orman ve Su İşleri’nin de gözü bu elemanlarda. Çünkü orada da istihdamları söz konusu.
Evet, şu anda bu sorun kendini göstermeye başladı. Bütün okulların yöneticilerinin gözü de İş-Kur kadrolarında.
İş-Kur’un henüz istihdam edeceği kadrolar için başvuru almadığını öğrendim. Bu gecikme eğitim yuvalarında ciddi hijyen sorunları doğurabilir. Zira kadrolu elemanlar çok yetersiz. Devasa binaların temizliği ücretli elemanlarla da sağlanamıyor. Çünkü okulların bağış almaları da genelgelerle yasaklanmıştır.
Acilen İş-Kur eleman görevlendirilmesinin yapılması gerekiyor. Çocuklarımızın geleceği için bu hatırlatmayı yapmayı görev bildim.
