*1978-80 yılları arasında Endüstri Meslek Lisesi’nin Müdürlüğü’nü yapan Nazım Öztürk, bizi geçmiş günlere götürüyor. Sancılı dönemde müdürlük yaptığında, bazı olayları dün gibi hatırlayan Öztürk: “Zor bir süreçte müdürlük yaptım. O dönemlerde kimse ne müdürlük ne de idarecilik yapmak istiyordu. Herkes kaçış dönemindeydi ama ben memleketim diye bu görevden kaçmadım” diyor.

*EML Bahçesi ve binanın fiziki yapısının 50 yıldır korunmasının sevindirici bir gelişme olduğunu söyleyen Öztürk: “Bakın, bu güzergahın filtresi bu okuldur. Yıllar öncesinin manzarasını burada görünce duygulanıyorum, geçmiş günlere dalıyorum. İyi ki burası korunmuş. Burayı görünce hep eski günler bir film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor.”

“35 YAŞINDA EML MÜDÜRÜYDÜM…”

Batman Endüstri Meslek Lisesi 1968-69 Eğitim-öğretim yılında açıldığında Batman’ın merkez nüfusu 64 bin 300’dü. Bu eğitim yuvasında öğrenci sayısı 300’dü. 70’li Yıllarda öğrenci sayısı 2 katına çıktı. Şimdilerde ise 1000’i aşan bu emektar lisenin Kurucu Müdürü Cevdet Taner’di.

Sami Üstüntürk, Mustafa Pehlivanlıoğlu, Halil Ekil, Ali Alemdar ve Erdoğan İlaslan sonrasında bu eğitim yuvasının müdürlüğü yapan isim Kurtalanlı Nazım Öztürk’tür.

Emektar eğitimci Öztürk, 1978-80 yılları arasında müdürlük görevini yaptığında sağ-sol çatışması vardı.

O sıkıntılı süreçte, kimsenin idarecilik yapmadığı dönemlerdi.

Müdürlük görevinden önce 3 yıl görev yaptığı EML’de yaşadığı zor süreci şöyle anlatıyor Öztürk:

“-80 Darbesi öncesi ve sonrasında kimse okullarda ne idareci ne de müdürlük görevini almak istemiyordu. Ben, okul öğretmenlerinin çoğunluğunun kararıyla bu görevi üstlendim. Benden sonra müdürlük kararnamesi çıkan Adanalı Hüsamettin Tunca, nedense müdürlük yapmak istemedi. 27 Mayıs 1980’de Kars-Digor’lu öğretmen Fevzi Ateş lojmanın önünde vurulunca, idareciler oldukça ürkmüştü. Kimse sorumluluk almıyordu. 1980 Yılı darbesinden sonra Hüsamettin Tunca, kısa sürelik müdürlük yaptı. 1981’in Temmuz’un da benim, Hüsamettin Tunca ve Mazharettin Emlak’ın tayini çıktı. Adanalı müdür Tunca memleketine gitti, ben ise 1.5 yıl süreyle Tokat’ta görev yaptım. 1982’nin 10’nuncu ayında ailevi nedenlerle istifa ettim. 1992 Yılında ise yeniden Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurdum. O yılın Aralık ayında Batman EML’de atölye öğretmenliğine dönüş yaptım. 1993’ün Temmuz’un da ise Bakanlıktan gelen bir yazı ile görevime tekrar son verildi. Diyarbakır Bölge İdaresi’ne açtığım davayı 18 ay sonra kazandım. Tekrar başladığım öğretmenlik serüvenimi 1.1.2011 tarihinde noktaladım.”

“EML’YE GİREN ÖĞRENCİNİN İŞİ HAZIRDI”

Batman Endüstri Meslek Lisesi’nin, Fen ve Anadolu Lisesi olmadığı dönemlerde gözde bir eğitim yuvasının olduğunu da anlatıyordu tecrübeli eğitimci Öztürk:

“1970’li yılların ortalarında Batman’da ne Fen ne de Anadolu Lisesi vardı. O dönemlerde EML sınavla öğrenci alırdı. 600 Öğrenciden 200’ü okula alınıyordu. Lisemizi de bitiren öğrencinin işi de hazır gibiydi. Çoğu öğrencimiz TPAO ve TÜPRAŞ Rafinerisi’nde iş imkanı buldu. 1980 yılına kadar EML’nin eğitim seviyesi yüksekti. Okulumuzdan doktor, bürokrat, teknokrat, profesör ve akademisyen yetişti. 1990 yılında Batman ‘il’ olduktan sonra öğrencilerimizden Ahmet Eke Köy Hizmetleri İl Müdürü oldu, yine öğrencilerimizden Mehmet Şah Yardımcı Sağlık İl Müdürü oldu, öğrencilerimizden Fehmi Değirmenci ise Karayolları Şube Müdürlüğü görevini sürdürüyor. Çok başarılı öğrencilerimiz vardı.’’

‘’TECRÜBELİ EĞİTİMCİLERİMİZ DE VARDI’’

Batman Endüstri Meslek Lisesi’nde daha önce görev yapan tecrübeli eğitimcileri de unutmuyor Öztürk:

“Geçmişte aramızda olan ve emekliye ayrılan değerli eğitimcilerle hala diyalogum devam ediyor. Adanalı Hüsamettin Tunca ile görüşüyorum. Yine o dönemin tanıdık simalarından Saadettin Dumlu Gemlik’te olmasına rağmen diyalogum sürüyor. Trabzonlu olmasına rağmen neredeyse 50 yıldır Batman’da olan Mehmet Özmen’le arada bir görüşürüz. Batmanlı Mehmet Salih Güneş ve Ekrem Kaya ile de diyalogumuz hiç kopmadı.”

EML’nin önünden her geçişinde bahçe ile binanın fiziki yapısının değişmemesinin kendisini mutlu ettiğini ifade eden Nazmi Öztürk, şunları kaydetti:

“Yıllar önce görev yaptığımız eğitim yuvamızın doğal görüntüsü bizi mutlu ediyor. Bu ağaç ve çamlar buraya nefes aldırıyor. Hizmet ettiğimiz yerin ayakta olması bizi mutlu ediyor. 1970’li yıllarda burada görev yaptığımda EML’nin etrafında şimdi ki Seyrek iş merkezinin yerinde 2 katlı bir ev vardı, etrafı boş ve tarlaydı. Okula yakın yerde Bahçelievler’in ilk o kooperatif konutları yapılıyordu. EML demek Batman’ın son noktası demekti ama şimdi bu eğitim yuvası şehrin göbeğinde kaldı.”

Ömrünün yarısı eğitimcilikle geçen Nazmi Öztürk’le sohbetimizin sonunda öğretmenliği konuştuk. Eğitimciliği hiçbir mesleğe değiştirmeyeceğini söyleyen Öztürk, bakın neler diyor: “1980 Darbesi ömrümüzden ömür aldı. Zor bir süreçte eğitimcilik yaptık ama kimsenin gönlünü de kırmadık.”

Sohbetimizin ardından Öztürk’le EML’nin koridorları ve bahçesini gezdiğimizde yanındaki oğlu Cengiz’le geçen yılları bir anda yaşayan Öztürk: “İki erkek çocuğum Cengiz ve Ömer Faruk, bu okuldan mezun oldu. Biri makine ressamlığı, diğeri ise Bilgisayar bölümünü okudu. Bu eğitim yuvasında anılarım çok. Bu okulu gördükçe mutlu oluyorum” diyordu.

İşte ömrünün yarısını bu eğitim yuvasına veren emektar bir eğitimci Öztürk’ün, EML’de geçen hikayesinden bir kesit…

Kalın sağlıcakla…