*40 Yıl önce Batman’ın Şafak Mahallesi’nde şimdi Millet Bahçesi olan alan, TPAO stadyumundan sonra yapılan şehrin tek futbol sahasıydı. O zamanlar yarım metreyi bulmayan ihata duvarının manzarası semt sahalarından daha berbattı. 1987-88 Yılları arasında eski Siirt Valisi Selami Teker ve önceki Vali Recep Birsin Özen’e sürekli yazılan hatırlatmalarla; eski stadyumda profesyonel maçlar oynanır şekilde düzenlenmişti. Bu vesileyle Batman’ın ilk profesyonel takımı Petrolspor, alınan kararlar sonucunda, maçları Siirt’te yapmak yerine kendi sahasında yapılmak üzere, maçlar Batman’a alınmıştı…

*O eski stadyumun yerinde şimdi Millet Bahçesi var ama biz o alana gittiğimizde; hep şehrin o eski stadyumundaki derme-çatma stadı hatırlarız. O stadyumda ne şampiyonluklar ne Play-Off mücadelesi ve de küme düşmenin yaşandığı o günleri hatırlayıp duruyoruz. Hafta sonu o 37 yıl öncesinin stadyumuna alternatif olarak yapılan 15 bin kişi kapasiteli stadyum, tek kelime ile mükemmel bir ambiyansa sahip. Batman stadyumuna ilk kez gelen Avrupa’daki bazı konuklarımız da hayran kalmıştı oradaki atmosfere…

FUTBOLLA YATIP-KALKAN ŞEHİR
Batman’da futbola ilgi o kadar büyük ki, son yıllarda futbolla yatıp-kalkan bir şehir haline geldi

Süper Lig'de nasıl dört büyüklerden Trabzon için ‘Trabzonspor’ bir marka ise bölgede bir büyük marka da ‘Batman Petrolspor’dur.

1958 Yılında kurulmasına rağmen resmi olarak 1960 yılında Siirt Amatör Kümede mücadele eden Petrolspor, son 40 yılda profesyonel olan bir kulüp.

TPAO’nun uzun yıllar bünyesinde barındırdığı  Petrolspor, artık son dönemde tamamen Fernas’ın uhdesinde olan bir kulüp.

İyi ki Fernas sorumluluğu almış.

Bu kulübü sağlam temellere oluşturulmasında iş insanı Muzaffer Nasıroğlu’nun emeği büyük.

Zaman zaman bu konuyu işledik, durduk.

Geçen Cumartesi yurt dışından gelen dostlarımızla birlikte izlediğimiz Petrolspor-Fethiye maçında müthiş bir ambiyans vardı.

Cumartesi olmasına rağmen stadyumda 10 bini aşkın futbolsever bulunuyordu.

7’den 77’ye Hemen herkesin destek verdiği Kırmızı-Beyazlılar, grubun güçlü ekiplerinden lider Sarıyer ile haftalardır yarışıyor.

Petrolspor’un Trendyol 1. Lige çıkması için özveri ile her türlü desteği veren iş insanı Muzaffer Nasıroğlu’nu takdir eden yurt dışındaki konuklarımızdan Muzaffer Arı; “Petrolspor’u Almanya’da yakından takip ediyorum. Sezon başından beri Sarıyer ile kafa kafaya gidiyor. Bu kez geldiğim memleketimde sahamızda yapılan  bir maçı yakından izleme imkanı buldum. İşin doğrusu ne böyle bir stadyum bekliyordum ne de böyle iyi bir ekip. Taraftar coşkusu da beni çok etkiledi” diye yorumda bulundu

Söz dönüp, dolaştı Batman’ın yeni stadyumuna geldi.

Almanya’da hemen her hafta birçok maça giden Arı, bir gerçeğin daha altını çiziyordu;  “Almanya’daki sahalarda bu kadar yakından maçları izleyemezsiniz. Buradaki sahalarda neredeyse sahanın içindeymişsiniz gibi hissediyorsunuz kendinizi. Batman’ın taraftarlarından da çok etkilendim. Batman’a bir üst lig değil, Süper Lig gerek. Bu şehre Süper Lig yakışır.”

MÜTHİŞ ATMOSFER
Batman stadyumundaki atmosferden etkilenmemek elde değil.

Maç sonrası görüştüğümüz Kırmızı-Beyazlı ekibin Teknik Direktörü Serdar Bozkurt da farklı bir gözlemi paylaşıyordu bizimle;

“Gerek bizim grubumuzda gerekse de diğer gruplarda böyle bir stadyum yok. Amed ve Batman Petrolspor’un stadyumlarındaki seyirci atmosferi herkesi motive ediyor. İstanbul’daki ne Sarıyer ne de Süper Ligin bazı kulüplerinde bu kadar seyirci potansiyeli yok. Buraya gelen konuk takımlar güzel saha ve taraftarı görünce  bir başka hırsla mücadeleye asılıyor. Batman’da futbol tutkusu bir başka.”

Cumartesi günü izlediğimiz Petrolspor-Fethiye müsabakasında ilk dakikalarda gol bulmasına rağmen Kırmızı-Beyazlılar, beklenen futbolu oynayamadı.

Birkaç gollük pozisyonu değerlendirebilseydi, Kırmızı-Beyazlılar daha iyi bir skoru yakalardı.

Eski Teknik Direktör Şenol Fidan’ın oyun anlayışından çok hücum futbolu oynatmaya çalışan Teknik Direktör Bozkurt, oynadıkları her maçı final gibi gördüklerini her defasında söylüyor.

Evet, Petrolspor zaman zaman Fethiye karşısında zorlandı.

Fethiye deplasmanlarda daha başarılı. Kim bilir Sarıyer’den belki de teşvik primi alan konuk ekip, sanki liderlik mücadelesi veriyormuş gibi inanılmaz derecede maça asıldı.

Bu maç geride kaldı.

İkinci yarının beşinci haftasına geldiğimizde yarın Kırmızı-Beyazlılar yine güçlü bir ekibi daha konuk edecek.

İskenderun da Fethiye gibi dişli bir ekip.

Ama bugüne kadar sahasında sadece Kastamonu’ya puan veren Petrolspor’un iç sahadaki galibiyetlere bir yenisini daha ekleyeceğinden de hiç kuşkumuz yok.

Geçen Cumartesi Batman’ın harika stadında futbolun ne kadar güzel bir spor dalı olduğunu bir kez daha bize hatırlatan Petrolspor’u tebrik ediyoruz.

Batmanlı futbolseverlerin 90 dakika susmayarak takımına destek olduğunu, maç bitiminde yarı kamyonetler hatta traktörlerin üzerinde dolaşıp galibiyet sevincini yaşayanların bize tattırdıkları o güzel tablo için teşekkürler.

Trendyol 1. Lig'e hasret kalan bu şehrin tek profesyonel ekibinin bir üst lige çıkmaması için hiçbir neden yok.

Yeter ki bu inanç ve azim sürsün.

Geçen yıl 100 binlerin şampiyonluk sevinci yaşadığı Batman’da neden bir üst lig olmasın?

Sporla kalın. 

BU KADARINA DA PES DOĞRUSU

Mehmet Terece aslen Batman-Tilmerç-Demiryolu köyünden.

Çocukluğundan beri futbol tutkusu olan Terece, futbol hakemliğinde o kadar başarılı ki; her sezon bir üst kademe liglerde orta hakemliğe kadar yükselen bir gencimiz.

Mehmet Terece’nin babası yakın dostum.

Her seferinde karşılaştığımızda oğlu Mehmet’in futbola olan tutkusunu anlatıp durur bana.

Yönettiği maçlarda gerek ev sahibi gerekse de deplasman takımları Terece’nin tarafsız yönetiminden memnun…

Terece, geçen Perşembe TFF Merkez Hakem Komitesi tarafından Çimentaş Elazığ-Van maçının orta hakemi olarak görevlendirildi.

Ev sahibi Elazığ, ‘Batmanlı’ diye TFF Merkez Hakem Komitesini abluka altına aldı ve bu genç arkadaşımızı ‘Doğu’nun derbisinde düdük çalmasına izin vermedi.

Elazığ’daki bazı yayın organları ise Batmanlı hakemi, yayınlarıyla net bir şekilde hedef gösterdiler.

Gazetecilik etiğini yerle bir ederek bu maça yönelik atamayı ‘Şaka gibi! Elazığ-Van maçına Batmanlı hakem’ başlığıyla haberleştiren bu yayın organlarının yaptığı ise ayrı bir eleştiri konusu…

Mesleğini layıkıyla yerine getiren ve umut vaat eden bir hakem sosyal medyada linç edildi.

Olacak iş değil.

Yaşananlar, spor adına utanç duyulması gereken bir durumdur.

Batmanlı hemşerimize yapılan bu iğrenç tutumu kınıyoruz.

Geçen sezon Batman’ın başarısını çekemeyen Çimentaş Elazığspor, Petrolspor’dan sonra Play-Off’ta 2. Lige öyle ya da böyle yükselmişti.

Gerçi Elazığ’ın 2. Lige nasıl çıktığını da herkes biliyor ya!

Bu sezon Petrolspor Beyaz Grup'ta, Elazığ ise Kırmızı Grup'ta…

Aynı grupta değiliz ama sanki Batman rakibiymiş gibi Batmanlı bir hakemin maçlarına gelmesini kabul edemeyen bir şehir ile karşı karşıyayız.

Gelecek vadeden hakemi maçlarına istemeyen Elazığ futbol kulübüne bir hatırlatmamız var.

35-40 Yıl önce Batman’ın 3. Ligde olduğu yıllarda Petrolspor’un birçok maçını Elazığlı futbol hakemleri yönetmişti.

Biz hiçbir zaman Elazığ bölgesindendir diye hakeme itiraz etmedik.

Bu o gün de öyleydi, bugün de öyledir.

Derdiniz nedir?

Batman ile ne alıp veremediğiniz var?

Batmanlı bir hakeme tahammül edemeyip maçlarınızda istemiyorsanız o zaman tek başınıza futbolun bir köşeciğinde kalırsınız.

Hangi çağda yaşıyoruz?

TFF Merkez Hakem Kuruluna da bir anımsatmamız var;

Ligin ilk yarısında Sarıyer-Batman Petrolspor maçına Trabzon bölgesinden hakem verildi.

Sarıyer’in Kulüp Başkanı Trabzonlu, hakem Trabzonlu ve TFF Başkanı da Trabzonlu…

Madem ‘Batmanlı’ diye grubunda olmadığı halde Batmanlı hakemi Elazığ maçından çekiyorsanız; neden ilk yarıda Başkanı Trabzonlu olan Sarıyer Kulübüne Trabzonlu hakemi atadınız?

Neden çifte standart uyguluyorsunuz?

Umarız bu yazımız size ulaşır, siz de cevap hakkınızı kullanırsınız.

Bu konuda vereceğiniz cevabı gazetemizde yayınlayacağımızın da sözünü veriyoruz.

Yaşanan saçma sapan duruma ve ardından hakem çekme gibi anlamsız bir karar veren TFF ile ilgili yorumu değerli futbolseverlerin takdirine bırakıyoruz...

Spor, kardeşçe yapılması gereken basit aktivitelerdir.

Sporu amacından saptırmanın hiçbir anlamı yok.

Sporun ve her türlü organizasyonların kardeşlik hukuku içinde yapılması dileğiyle…