Günümüz dünyasında öyle sınıflar vardır ki topluma hizmet ederken en ağır bedelleri ödemelerine rağmen değerlerini bilmiyoruz…

Toplumumuz ve yöneticilerimiz bu sınıfın ne ağır bedeller ödediklerini hala anlamış değiller…

Dünyayı tehdit eden Koronavirüs salgını bahse konu sınıfın ne büyük fedakarlıklarla insanlığa hizmet verdiği gerçeğini gözler önüne serdi…

Neden mi söz ediyorum?

İnsanlık ailesine sağlık hizmeti veren sınıfa dikkatlerinizi çekmek istiyorum…

Bugün 14 Mart. Toplumun büyük kesimi için sıradan bir gün.

Ancak topluma sağlık hizmeti veren emekçiler için bugün bir bayram, yani 14 Mart Tıp Bayramı…

Tıp Bayramı ile ilgili kısa bilgi vereyim; “Tıp alanında çalışanlar için hem bir kutlama, hem çalışma alanındaki sorunlara dikkat çekme, hem de meslekteki önemli olay ve kişileri anma etkinliği olan 14 Mart Tıp Bayramı, Türkiye’de modern tıp eğitiminin başladığı gün olarak kabul ediliyor. Tıp Bayramı, her Mart ayının 14’ünde kutlanan, Türkiye’de tıp alanında, çalışanların hizmet sorunlarının tartışıldığı, bilime katkılarının ödüllendirildiği bir anma ve kutlama günüdür. 1976’dan beri sadece 14 Mart günü değil, 14 Mart’ı içine alan hafta boyunca kutlama yapılmakta ve bu hafta Tıp Haftası olarak kabul edilmektedir. Tıp Bayramı’nın ortaya çıkışı, 14 Mart 1827’de İkinci Mahmut döneminde Hekimbaşı Mustafa Behçet’in önermesiyle kurulan ilk cerrahhane olan Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire’nin kurulmasıyla oluşmuştur. Cerrahhanenin kurulmasıyla Türkiye modern tıp eğitimine başladı ve okulun kuruluş günü olan 14 Mart tarihi de ‘Tıp Bayramı’ olarak kabul edilmiştir.”

**

**

SAĞLIKÇILAR AĞIR BEDELLER ÖDÜYOR!..

Değerli Okurlar, sağlık emekçilerinin son Koronavirüs salgınının da gözler önüne serdiği gibi çok ağır bedeller ödeyerek bizlere hizmet veriyorlar. Doktorlar, hemşireler başta olmak üzere bütün sağlık kollarında çalışan emekçiler risk alarak, ağır bedeller ödeyerek topluma hizmet veriyorlar.

Herkesin evinde oturmaya veya toplumdan uzaklaşmaya çalıştığı Koronavirüs salgınında, sağlık emekçilerinin Çin, İtalya ve İran başta olmak üzere bazı ülkelerde canla başla hizmet verirken nasıl hayatlarını kaybettikleri gerçeğini duymuş, basından okumuş olmalısınız…

Örneğin Çin’de çok büyük fedakarlık örneği göstererek günlerce, hatta aylarca evlerine gidemeyen, sıkıntılı duruma rağmen aile fertlerini görmekten bile mahrum kalarak hastanelerde yatıp kalkan, maskelerden dolayı yüzleri şişen doktorlar, hemşireler, sağlık emekçileri gerçeğine tanık olduk.

Sürekli olarak her an Koronavirüs’e yakalanma riski altında, yüzlerindeki maskelerle zor nefes alarak hizmet veren nice değerli sağlık emekçilerinin hayatlarını kaybettiklerini de duyduk. Yaygın medyadan kısa haber bilgilerine bakalım: “İran medyasına göre, Kovid-19 vakalarının en çok görüldüğü Gilan'da 3, Mazenderan'da 2, Reşt, Astara, Bender Abbas ve İsfahan'da birer doktor hayatını kaybederken, Reşt'te 2, Tahran ve Lahican'da birer hemşire koronavirüsten yaşamını yitirdi. Çin'de, 1716 doktor ve hemşirenin hastaları tedavi ederken, Covid-19 adı verilen koronavirüse yakalandığı ve bu kişilerden altısının hayatını kaybettiği açıklandı. Böylece ülkede koronavirüsün ortaya çıkması sonrası ilk kez yetkililer virus taşıyan sağlık personeliyle ilgili bir açıklama yapmış oldu. Çin Sağlık Bakan Yardımcısı Zeng Yixin, doktorların ve hemşirelerin virüsle mücadelede hayatlarını tehlikeye attıklarını söyledi. Ülkede son haftalarda birçok hastanede personelin saatlerce ara almadan çalıştığı ve bazen koruyucu giysiler giymedikleri bildirilmişti.”

**

**

Çin ile ilgili rakamlar yaklaşık iki ay öncesine aitti. Şu anda dünya genelinde Koronavirüs nedeniyle hayatlarını kaybeden, bu virüse yakalananların net bilgilerine ulaşamadım. Şu gerçek açıktır; Koronavirüs ve benzeri tüm salgınlarda en ağır bedelleri sağlık emekçileri ödüyor.

Bizler için canlarını veren sağlık emekçilerinin sorunlarına duyarlı olunmalıdır. Ne yazık ki sağlık emekçilerine gereken değeri vermediğimiz gibi, en ufak hadisede onları öldürüyor, şiddete başvuruyoruz. Haklarına ise hiçbir siyasi iktidar bugüne kadar tam duyarlı olmamıştır…

Bakınız Sağlık meslek örgütlerinin, sağlık alanında yaşanan şiddete ve sağlık çalışanlarının sorunlarına dikkat çekmek amacıyla 15 Mart Pazar günü Ankara’da yapmayı planladığı ‘Beyaz Miting’, koronavirüs nedeniyle iptal edildi. Çok büyük sorunları bulunan sağlık emekçilerimizin mitingle dile getiremeyecekleri şu taleplerini ilgililerin dikkatine sunarak az da olsa sağlık emekçilerine karşı görevimi yapmak istiyorum: “Son yıllarda sağlık sisteminde yapılan, yapılmaya çalışılan değişiklikler ile gerek sağlık hizmetinin ticari boyutunun ağır basması sonucu yaşanan sıkıntılar, gerek hekimlerin özlük haklarındaki ciddi gerilemeler, gerekse ticarileşen sağlık hizmetlerinin hekim davranışlarında yol açtığı yozlaşmalar ve bu yozlaşan hekim davranışlarının abartılı bir şekilde genelleştirilerek sağlık hizmetlerinde ticarileşmeyi arttıran kararlara gerekçe olarak kullanılması kafa karışıklığını daha da arttırmaktadır. Haksız hukuksuz ihraç edilenler göreve iade edilsin. Hastaya yeterli süre ayrılsın. Çalışırken ve emeklilikte insanca ücret. Sağlıkta şiddet sona ersin.”

Bu duygu ve düşüncelerle 14 Mart Tıp Bayramını (!) kutluyor, insan sağlığı için özveriyle çalışan ve ağır bedeller ödeme riski altındaki tüm sağlık emekçilerine sağlık ve esenlikler diliyorum.