Dünden devam

Değerli Okurlar, son günlerde altın ve doların kısa zamanda hiç olmadığı kadar hızla yükselmesi, Türk Lirası’nın ise değer kaybetmesi nedeniyle yaşadığımız ekonomik buhran hepinizin malumudur.

Sermayedarları, burjuva kesimlerini hariç, herkesi olumsuz yönde etkileyen ekonomik gelişmeler toplumu karamsarlığa itiyor.

Geleceğe güvenle bakamayan bir toplum gerçeği karşımızda duruyor.

Yerel basınımızda ve gazetemizde yer alan haberlerden de biliyoruz ki insanlarımız çocuklarını evlendiremiyor.

Altın almış başını giderken, evlenecek eşlerin mobilya alma imkanları düşüyor.

Özellikle Merkez Bankası’nın faiz oranlarını 100 baz indirmesi nedeniyle doların hızla artması, altının değer kazanması dikkat çekiyor.

Sadece yüz bazlık faiz indirimine bile piyasaların gösterdiği reaksiyonu normal bulmadığım için, ‘faiz lobisi mi devreye girdi?’ diye düşüncelere kapılarak dünkü değerlendirmemi yaptım.

**

**

BAŞKA ÜLKELERİN FAİZ TABLOSU…

Dünkü yazımda Avrupa ülkelerinde faiz oranlarının yüzde 1 ila 3 arasında olduğuna değinmiş, Amerika’daki durum için ise googleden şu güncel cümleyi bilginize sunmuştum: “ABD Merkez Bankası (Fed), akşam saatlerinde beklenen açıklamayı yaptı, politika faizini yüzde 0-0.25 aralığında sabit tuttu.”

2021 yılına ait bir veridir bu. Amerika’da faiz oranı yüzde 1 bile değilken, ülkemizde yüzde 15’e düşürüldü diye kıyamet koparan çevreler gerçeğine tanık olduk.

Evet, Merkez Bankası’nın birkaç gün önce faizi yüzde 16’dan yüzde 15’e indirmesi nedeniyle ulusal/yaygın medyada fırtınalar koparıldı…

“Faizi nasıl indirirsiniz?” diyenleri anlamaya çalışıyorum. Ancak konuyla ilgili şu haberi bana izah edecekler var mı diye soruyorum: “Türkiye politika faizi dünyada en yüksek 10. ülke; Avrupa'da ise ilk sırada. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) yüzde 16'dan yüzde 15'e düşürdü. (TCMB), bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 100 baz puan indirdi. Karar sonrası dövizde yukarı yönlü hareketlenme yaşandı. 11 lirayı aşan Dolar tüm zamanların tarihi zirvesini görürken, Euro da 12 liranın üzerinde işlem görüyor. Politika faizleri konusunda dünya sıralamasında zirvede Zimbabwe (60) yer alırken ilk 10 sırada Venezuela (56,86), Arjantin (38), Yemen (27), Angola (20), Liberya (20), Sudan (18,3), İran (18), Haiti (17) Güney Sudan (15) ve Türkiye (15) var. Avrupa ülkelerine bakıldığındaysa Türkiye, yüzde 15 ile faiz oranının en yüksek olduğu ülke konumunda. Diğer Avrupa ülkelerinden Belarus 9.25 ile ikinci, Ukrayna 8.5 ile üçüncü sırada. İngiltere 0,50, İsrail 0,25, ABD 0,25, Japonya 0,10, Fransa 0,05, Almanya 0,05, Rusya 7,5”

https://tr.euronews.com/2021/10/21/dunyada-en-yuksek-ve-en-dusuk-faiz-oranlar-hangi-ulkelerde-uygulan-yor

**

**

Görüldüğü gibi başka ülkelerin faiz oranları çok düşük.

Bu tablo beni düşündürüyor.

Ülkemizdeki faiz oranı biraz düşürülmek istenince, neden bazı çevreler ayaklanıyor, Merkez Bankası kararı öncesinde güçlü bir kamuoyu oluşturup, “Aman ha faiz oranları düşürülmesin” diye ses çıkarıyorlar?

Örnek vereyim, Türkiye İş Bankası Genel Müdürü bile kamuoyunun karşısına çıkıp, faizlerin indirilmemesi için açıklama yapabiliyor, buyurun birlikte okuyalım: “Bloomberg HT'ye konuşan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran ‘Faizleri indirmek enflasyonu ve kuru başıboş bırakmak anlamına gelecek. Bunun kimsenin hayrına olmadığını düşünüyorum. Merkez Bankası zaten öngördüğümüzün ötesinde faiz indirimlerini yaptı. Ben artık ilave düşüşün Türkiye için yarardan ziyade zarar getireceğini düşünüyorum. Faiz artık enflasyonu takip etmeli’ dedi.”

Yahu, paradan para kazanan bir bankanın genel müdürü ‘Faizleri indirmek enflasyonu ve kuru başıboş bırakmak anlamına gelecek’ diyerek, nasıl böyle konuşabilir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunu ben kendi iddiam olarak da söylüyorum. Piyasa faizi ne kadar yüksek olursa enflasyon o kadar yüksek olur. Ama piyasa faizini ne kadar düşürürsek enflasyon da o kadar düşük olur.”

Dünkü yazımda da Cumhurbaşkanı’nın faiz ile ilgili konuşmasına yer vermiş, kendi ifadesiyle tek adamlığını sorgulatarak faiz lobisine karşı açıklamaları ile piyasadaki gelişmeleri bilginize sunmuştum. Faiz lobisine dikkat çektiğim için Cumhurbaşkanı ve hükümetin politikalarını temize çıkarmaya çalışmakla bile itham edildim. Hayatımda hiçbir partiye oy vermediğimi, bütün hükümetleri eleştirdiklerimi bilenler beni anlayacaktır. Ülkenin idaresinden sorumlu olanlar, faizdeki kurlardan da, ekonomi düzeninden de zaten sorumludurlar, bunu söylemeye gerek var mı? Ben, var olan gerçekler ışığında, ülkemizdeki faiz oranları ile diğer ülkelerin faiz tablolarını karşılaştırarak, bir analiz yapmak istedim. Neden başka ülkelerin faiz oranları düşük iken, bizde yüksek ve birazcık indirilince sermaye çevreleri tepki veriyor? Bunu anlamak istiyorum. Beni bilgilendirecekler varsa, ikna edici bilgilerle bana ulaşmalarını bekliyorum.