Batman ve yöresi bu yıl çok ciddi kuraklık yaşıyor.

Bu gerçeği aslında herkes rahatlıkla gözlemliyor, görüyor. Bunun için Ziraat Mühendisi olmaya gerek yoktur…

Zira ekin tarlalarımız sarardı, kurudu…

Siz esas üreticilerimizi, çiftçilerimizi dinleyin…

İnanın nice ahu vahlar duyacaksınız…

Ailelerini zorla geçindirmeye çalışan, borçlanan çiftçilerimizin feryatlarını duyan yok…

Her zaman üreten, alın teri döken, biz tüketicilere hizmet veren çiftçilerimizin, köylülerimizin yanında olmaya inşallah devam edeceğim…

**

**

Geçtiğimiz günlerde iki gün boyunca bu köşede, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yayımladığı kuraklık raporu ile ilgili değerlendirme yaptım.

İyi de niye o raporu gündeme taşıdım?

Yazacak konu mu bulamadım?

Hayır, hayır yazacağım meseleler çok, konu sıkıntısı çekmiyorum.

Çok önemli olduğuna inandığım kuraklık raporu ile bir amacım vardı…

Amacım çiftçilerimize sahip çıkmaktı…

Amacım ekmeğimizi muhtaç olduğumuz çiftçilerimizin mağduriyetlerine dikkat çekmekti…

Amacım çiftçilerimiz için bir kampanyaya ‘öncülük’ ederek, hükümetin onlar için ‘destekleyici bir paket’ açarak, ‘pozitif ayrımcılık’ yapmasına vesile olmaktı…

Hayali bir durumdan söz etmemiştim.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün kuraklık raporunda Batman’a da yer verilmişti.

Şiddetli kuraklık yaşayan kent olarak ilan edildik ki gerçekler yukarıda ifade ettiğim gibi hepimizin malumudur.

Vermek istediğim veya dikkat çekmek istediğim temel mesaj şuydu; esnaflarımız korona nedeniyle perişan durumda…

Bari üreten, her zaman açık yüreklilikle ifade ettiğim gibi ekmeğimizi, gıdamızı muhtaç olduğumuz çiftçilerimize sahip çıkılsın mesajını vermek istiyordum.

Zira çiftçilerimizin mağduriyeti öyle basit değildir.

Hele korona pandemisinin devam ettiği bu süreçte çiftçilerimiz için paketler açılmalıdır…

Çiftçiler, ‘tedarik zincirinin’ bir numaralı halkasıdırlar…

Onlar üretmediği zaman toplum olarak aç kalırız…

Bu konuda bir kampanya yürütülmelidir. Kuraklık nedeniyle iflasa giden çiftçilerimizin değişik yerlere, bankalara olan borçları ya silinmeli veya uzun vadeli faizsiz kredi desteği sağlanmalıdır…

SULAMA KANALI BOŞUNA MI YAPILDI?..

Evet, çiftçilerimiz perişan, zira kuraklık onları vurdu.

Dört tarafımızdan rahmet pınarları akıyor. Yağmur yağmadığı zaman sulama kanalları ile fıskiyelerle sulama yapılabilirdi.

Batman Sol Sahil Sulama Kanalı’nın sularının ulaştığı yerlerdeki ekinlerin bir kısmı kurtarıldı. Ancak sulama kanalı 10 yıl öncesinde yapılmasına karşın su alamayan köylülerimizin feryadı olamadık…

Buradan ve sosyal medyadan dikkat çektim ama sonuç alamadık. Batman merkeze bağlı Danalı (Zercel) köyünün aşağısından itibaren o geniş alana suyun 10 yıldır verilmediğini bu yıl öğrendim.

Sulama kanalı yapılmış olmasına karşın on yıldır binlerce dekarlık alana neden su verilmiyor diye DSİ yöneticilerine açıkça soruyor ve cevap bekliyorum.

Batman Ziraat Odası Başkanı Sayın Nizamettin Aydiş’in de konu ile ilgili açıklaması olmuştu gazetemizde, onu da bilgilerinize sunayım; “DSİ’nin Batman Ovası’na yaptığı 2’nci ve 3’ncü sulama kanallarının yıllardır susuz olduğunu ifade eden Başkan Aydiş; ‘10 Yıldır milyonlarca para harcamasına rağmen DSİ nedense o kanallara su vermiyor. Kanallar toprakla dolmuş, bugün tadilatına başlanmasa bile bir yıla kadar eksiklikleri bitmez. Eğer o kanallara su verilseydi, bugün en azında 70 bin dekar arazi ikinci ve üçüncü kanal aracılığıyla sulanacaktı. Çiftçi de para kazanacaktı. İki sulama kanalı 10 yıldır böyle boş bırakmış, kanallar da hepsi çatlamış, çamur ve toprak dolmuş. Bu kanalların onarımı şu an için mümkün değil. DSİ’nin buna bir çözüm bulması gerekir. Çiftçinin zarar etmesine DSİ sebep oldu’ dedi.”

Tarım ve Orman Müdürlüğü, veya özellikle DSİ bu açıklamaya cevap vermelidir. Bu önemli ve ciddi bir konudur.

Sulama kanalları milyonlar harcanarak boşuna mı yapıldı?

Çiftçilerimizin sorunları ile ilgilenilmesi, onlar için bir paket açılması ve sulama kanalına su verilmesi dileğimle.