Yıllardır vaktimi evde oturarak, yazılar yazarak geçiriyorum. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmıyorum. 

*
Neden bir kaç tane olsa da öncelikli olanı trafik sorunu. Yolların bir kısmı trafiğe kapandığı zaman trafikte bir keşmekeşlik başlaması en etkin sorun. 
*
Sürücünün bulunduğu yola yeşil ışık yandığı anda yanlış şeritte olanın diğer şeritteki sürücünün önünü kesmesinden tutun da kısa süre yanan ışıkta ‘ben de geçeyim’ diyerek kırmızı ışıkta dört yolun diğer tarafındaki yeşil ışıkla geçmesi gereken aracın yolu kapatan sürücülerin tavrı "Biraz hoşgörü, biraz sabır olsa bunlar yaşanmaz" dedirttiriyor. 
*
Sabırsız sürücülerin şerit değiştirirken, kuralara riayet etmemesi trafiğin sıkışmasındaki diğer bir sebep. Trafiğin rahatlatılması için şehrin içindeki sıkışıklığı çevre yoluna yönlendirilmek sureti ile sorun sonlandırılabilir. 
*
Ancak !
*
Şoför ve sürücüler, bu uygulamayı araçları ile katedecekleri yolun uzaması nedeniyle harcayacakları fazla yakıt sebebi ile doğru bulmuyor. Şehir merkezinden ulaşımı tercih ediyor. Sorunun çözümlenmemesi durumunda trafikteki ‘keşmekeş’ artarak devam edecektir. 
*
Şehir içinde meydana gelen kazaların bir çoğunun bu nedenle meydana geldiğine inanıyorum.
*
Trafiğin sıkışık olmasının bir diğer nedeni ise yollarda ara caddelerde açılan doğalgaz hatlarının çekimi sırasında kazılan kanallarının kapatılarak, asfalt ile kapatılmamasından kaynaklanmaktadır.

Şehrimizdeki bir başka yol şekli olan parke taşı döşenmiş güzergahlardır. Yollar kazılarak, hatların çekiminden sonra yolun eski durumuna getirilmemesi sürücülerin bu yolları tercih etmemelerinin nedenidir.
*
Dün akşam 2. Cadde ile Komando caddesini birleştiren yolu tercih ederek eve geldim. Yoldan gaz hattı geçmişti ve parke taşları kapatılan çukur alana yerleştirilmiş olsa da; yolun şekli değişmişti. Önümde geçen sürücü aracını seven biriydi. Aracını çukur ve yüksekliklere geldiği zaman duracak kadar yavaşlatarak ilerliyordu. Ben de onu takip ediyordum.

Arkamdan gelerek, bana yetişen araç beni geçmek istiyordu. Araç yolun uygun yerinde geçmesine kullandığım aracı geçmesine izin verdim. Süratli olarak beni geçtikten sonra önümdeki aracı da aynı şekilde geçip önümüzde ilerledi. Komando yoluna dönüşü bizden bir dakika önceydi. 
*
Kullandığı aracın şahsının olmadığından emindim. Bir dakikalık zaman için milyarlarca para vererek, aldığı aracı bu şekilde kullanmaz. Başkasının aracında kendini tatmin ederken araçta ne gibi arızaların oluştuğunu anlamayan biri olduğuna kanaat getirmiştim. 
*
Yazık : En basit bir arızayı yüzlerce lira vererek tamir ediyoruz. Sonra da "Yahu bu nasıl olur, daha bir kaç gün önce aracı elden geçirdim. Bir şeyciği yoktu" diye yakınıyoruz. Aracı hor kullanarak, bunları söylemeye hakkımız var mı?
*
Bir iki ay sonra yağışlı mevsimlere gireceğiz. Doğalgaz hatları için kazılarak kapatılan yollar eski durumlarına getirilmez ise çukurlar su ile dolarak daha da derinleşecek. Hiç bir araç bu yolları, ulaşım için tercih etmeyecek. 
*
Ara yollardaki bu durum şehir merkezindeki yolların trafik yükünü artıracaktır. Artan trafik nedeni ile sıkışıklık sürecektir. Işıklı dört yolların hepsinde bekleme süresi artacaktır. Bu da araçların fazla yakıt tüketmesi anlamına gelir. 
*
Ara caddeleri kullanmak zorunda kalan araçlar, yağışlar bitene kadar araçlarında oluşan arızaları gidermek için tamircilere para ödeyecek. Yayalar ise yolda ve etrafta oluşan su birikintilerini geçmek için cambazlık yapacaklar. 
*
Sanat müziği sevenler bu şarkıyı bilir. Sözleri şöyledir; 
“Derdimi kimlere desem, Başım alıp nere gitsem.” 
*
Değerli idareciler , yöneticiler; yaşananlar ile halk zamanını da parasını da telafi imkanı olan bir sorunun bitirilememesi yüzünden heba ediyor. Halkın bunu yaşaması doğru mudur sizce.?
*
Doğru değil ise sorunu çözerek halkı bu sıkıntıdan kurtarın.