Uzun tatil bitti, dersler ve sınavlar yoğunlaştı.
Çocuklarda başarısızlık korkusu da başladı.
Geçenlerde torun seçmeli bir sınava katıldı.
Ancak dereceye giremedi.
Kendini paraladı adeta.
Ağladıkça ağladı “ben niye başaramadım?” diye.
***
Anne babalar çocuklarının başarılı olması için kendilerini de ortaya koyarlar.
Saçını süpürge eder, varını yoğunu döker.
Hepimiz çocuklarımızı başarısızlıktan korumak için elimizden geleni yaparız.
Ancak başarısızlıklardan ders çıkarmak da hiç de yabana atılamayacak önemli bir hayat dersidir.
Aileler olarak, çocuklarınızı başarısızlıktan korumak istememiz tabiidir.
Ancak, hiç tartışmasız düşük riskli durumlarda bile çocuklarımızın üzerine titreyip, koruyucu bir zırh gibi kaplarız.
İç güdüyle, istemeden onları temel öğrenme deneyimlerinden mahrum bırakırız ve inşa etmeyi amaçladığımız güven yerine kaygıya neden oluruz.
Bunun yerine çocukların bazı zamanlarda başarısızlığa uğramasına izin vermeyi öğrenebiliriz.
***
Biz ne yapıyoruz diye düşündüm.
Çocuklarımızı aşırı korumacı davrandığımızda, helikopter ebeveynler olarak alay konusu oluyoruz, ancak yetersiz korursak, bir çocuğun olgunlaşmamış kararlarının muhtemel olarak felaketle sonuçlanacak sonuçlarına katlanıyoruz.
Bu konuda anne babalarda fikir ayrılığı ortaya çıkıyor.
Çocukların kendi hatalarını yapmasına izin mi vermelisiniz yoksa yakınlarda kalıp engelleri kaldırmalı, riskleri sınırlamalı ve başarısızlığı önlemeli misiniz?
Bu ikilim arasında gidip gelen aileler sıkıntı yaşıyor.
Karar veremiyor, kaygılanıyoruz.
Çocukları da aynı şekilde.
***
Ancak ya/yada düşüncesinden kaçınan ve çocukların öğrenme odaklı, maceracı bir ruha eşlik edecek iyi bir yargı oluşturmasına yardımcı olan bir yöntem var.
Çocukların doğru türden başarısızlıkları takip etmelerini desteklerken, tehlikeden kaçınmalarına yardımcı olmak.
Araştırmalara göre; çocukların yapıp bozarak öğrenmeleri ve toplumun sorumlu üyeleri olarak büyümeleri için ihtiyaç duydukları başarısızlıklar karşısında direnç geliştirmelerine yardımcı olmanın bir ebeveynin sorumluluğu olduğu noktası.
Bunu yapmak için, başarısızlık biliminin iki boyutunu göz atmalıyız.
Bunlar; risk bağlamını değerlendirmek ve başarısızlıkların hepsinin aynı olmadığını anlamak meselesi.
DEVAM EDECEK