*İkinci eğitim-öğretim döneminde polis, okul çevrelerinde, uyuşturucu satışını engellemek için bir dizi önlem aldı. Aileler de artık çocuklarına sahip çıkmalı…

*Çarşı-pazarda yapılan denetimlerin ne kadar anlamsız ve sadece göstermelik olduğunu kolay anlayabiliyoruz… Bir de Batman’ın ‘Büyükşehir’ meselesi gündemde…

EN BÜYÜK SORUN…
Kim ne derse desin, bu çağın en büyük sorunlarından biri uyuşturucu dediğimiz illet.
Birçok farklı olanı var…
Ama her biri gençliği, geleceğimizi zehirliyor.
Çoğu zaman daha az tehlikeli gibi görüneniyle alıştırılıyorlar bu illete…
Hayattan, yaşamdan alıyor bu zehir gençlerimizi…
Zehir tacirlerine karşı, polis, jandarma ne kadar önlem alsa onlar yöntemlerini değiştiriyor…
İlla buluyor çocuklarımızı, gençlerimizi…
Batman son dönemlerde madde bağımlılığının arttığı bir şehir oldu.
Burada da, alınan tüm önlemlere rağmen uyuşturucu ticareti de yapılıyor…
Şimdilerde sanki o belanın kullanımı azalmış gibi.
Diğer uyuşturucuların satışı, kullanımı çok engellenemedi.
Polis okul çevrelerinde, uyuşturucu satışını engellemek için birçok önlem aldı.
Torbacılara adeta göz açtırılmıyor.
Aileler çocuklarına sahip çıkmalı.
Okullarda farklı kültürel, sosyal ve sportif programlarla gençler enerjilerini faydalı bir şekilde değerlendirebilmeliler.
Yerel yönetim, mahallelerde gençlerin zamanlarını sağlıklı ortamlarda geçirebilecekleri mekanlar oluşturmalı.
Spor bu anlamda gençleri kötü alışkanlıklardan koruyacak en büyük etkenlerden biri.
Amatör sporlar desteklenmeli.
Gençlerin evlerine yakın bölgelerde sadece futbol değil basket, voleybol, hentbol, bisiklet, karate, güreş, masa tenisi gibi salon sporları yapabilecekleri salonlara kolayca ulaşabilmeli.
Büyük mahallelerde mutlaka bir kapalı spor salonu, bir yüzme havuzu olmalı.
Bunlar çocuklarımızı, gençlerimizi uyuşturucu belasından korumak için yapmamız gerekenler.
Bir de bu belaya bir şekilde musallat olanları kurtarmak için yapılması gerekenler var.
Batman’da da madde bağımlılarına yönelik donanımlı, geniş kadrosu olan bir bağımsız hastane yapılmalı. Hastanede tedavi görecek bağımlıları hayata döndürecek çalışmalar yapılmalı.
Tüm bunları yapabilmek için çocuklarımız için, gençlerimiz için içimizde duyarlılık hissetmeliyiz.

DENETİMLER KAĞITTA KALMAMALI
Batman’ın nüfusu tam 586 bin...
5 ilçesi var...
Pazarda, manavda satılan sebze ve meyve türünün yanı sıra kaçak et kesimini de katarsak; yapılan denetimlerin de ne kadar anlamsız ve sadece göstermelik denetimler olduğunu çok kolay anlayabiliriz...
Maalesef bu şehre farklı yerlerde kesilen kaçak et sokuluyor...
Bu et kesiminin hangisinden numune alınıyor?
Mezbahane dışındaki et’in denetime tabii tutulduğunu gördünüz mü?
Bir çok şehirde et entegre-mezbahane dışında et kesimine izin verilmiyor...
Çünkü oralarda insana değer veriliyor...
Burada ise maalesef başta Tarım teşkilatı olmak üzere ilgili kurumların denetimleri kağıt üzerinde kalıyor... Bu bilinen denetimlerin bitmesi için bize düşen, batkıdaki gibi hakkımızı aramaktır...
Yediğimizin, içtiğimizin ne kadar sağlıklı olduğunu sürekli olarak yetkililere sorarak belki onları harekete geçirebiliriz...
İşte Alo 174 hattı...
Arayın sorun...
Siz de sorun, birileri sağlığınızla oynamasın...

BÜYÜKŞEHİR YASASI ELİ KULAĞINDA
Batman’ın da aralarında bulunduğu 13 il’in büyükşehire dönüştürülmesi için şu günlerde anlamlı bir kampanya başlatıldı…

Büyükşehir kanununda yeni düzenleme hazırlıklarının hızlandığı bugünlerde Batman’ın da ‘Büyükşehir’ statüsüne alınmasının gerektiğinin altını çiziyoruz.

İl genelinde nüfusu 500 binin üzerinde olan Adıyaman, Afyonkarahisar, Ağrı, Batman, Çanakkale, Çorum, Elazığ, Kütahya, Osmaniye, Sivas, Şırnak, Tokat ve Zonguldak illeri büyükşehir statüsüne alınacak. Geri kalan illerin tamamı ‘bütün şehir’ olacak.

Batman’ın da aralarında bulunduğu 13 il’in mutlaka ama mutlaka büyükşehir statüsüne alınacak şekilde düzenlemenin gerçekleşmesi talep ediliyor. Böylelikle 43 il büyükşehir, geri kalan iller ‘bütün şehir’ olacak.

Elazığ-Hazar Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Bilal Çoban’ın başlattığı ‘13 il el ele büyükşehire platformu’ 12 Şubat’ta Ankara’da bir araya gelecek. Ortak bir deklarasyon yayınlayarak 13 il’in büyükşehir olma isteğini Başkentte anlatacak.

500 Binin üzerinde nüfusu olan illerde Büyükşehir Platformu kuruluyor. Bu şehirlerde kalanların ‘Bütün şehir’ değil, ‘Büyükşehir’ olması için destek arayışlarını sürdüren Prof. Dr. Çoban, haklı olarak uyarıyor; “Batman’ın 600 bine yakın nüfusu var, Tunceli’nin 50 bin. Batman ile Tunceli’nin gelecekte bir tutulması doğru bir yöntem değil. 13 İl’in mutlaka büyükşehir statüsüne alınması gerekiyor.”

Kısacası; bu hafta ‘13 il el ele büyükşehire’ kampanyasına herkesin destek olması gerekiyor.