Salı günü ilimize gelip seçim çalışmaları kapsamında Batmanlılara seslenen Selahattin Demirtaş güçlü destek istediğini ifade etti. Şato düğün salonunda katılımcılara bir saatten fazla konuşma yapan Demirtaş ülkenin yol çizgisini çizerken adeta bir demokrasi dersi verdi.
Türkiye’nin mevcut yapısı ile parlamenter sistem içinde bile sorunlar yaşarken mevcut iktidar adayının yapılan seçimi başkanlık seçimi olarak göstermesinin anlamsızlığına değindikten sonra halkın başkanını seçtiğini, yapılan seçimin bir devlet başkanı veya başkanlık seçimi olmadığının da altını dikkatle çizdi.
Seçmenin sandığa gittiğinde bir siyasal partiye oy vermediğini bu nedenle bir siyasal parti tercihinden çok ülkenin birlik ve kardeşliğini savunan, hak ve adaleti savunan, ötekileştirmeyen ve hiç kimsenin kendisini yabancı ve ezilmiş saymadığı bir cumhurbaşkanı için oy kullanılacağının bilincinde olunması gerektiğini hatırlattı.
Halkın başkanı vurgusunu sık sık tekrarlayan Demirtaş bütün Türkiye’nin cumhurbaşkanı adayı olarak gençliği, Ezilenleri, farkları ve farklılıkları temsil ettiğini söyledi. Çalmadan, çırpmadan halka hizmet etmeyi hedeflediklerini belirten Demirtaş ezilmişlerin, ötekileştirilenlerin sesi olarak Çankaya’ya çıkmak istediklerini belirtti.
Türkiye’de Türk kökenli vatandaşlığın yüceltildiğini geri kalan Kürtlerin, Alevilerin, başı örtülülerin, ezidilerin, Rumların, Ermenilerin ötekileştirilerek sömürüldüğünü, seçilmeleri halinde bu farklılığı ötekileştireceklerini, seçilmemeleri durumunda da bu ilkeleri seçilenin ensesinde hissettireceklerini belirten Demirtaş; “hiçbir dinin, hiçbir ideolojinin gidin başkasını öldürün demediğini” belirtti.
Ortadoğu’daki olumsuzluklara da değinen Demirtaş kimsenin Türkiye’yi Suriye ve Irakta olduğu gibi çatışmalı bir ortama sürüklemesine müsaade etmeyeceklerini hatırlattı. Kobanêdeki direnişin aynı zamanda İstanbul, İzmir ve bütün Türkiye için yapıldığının iyi anlaşılması gerektiği vurgusu ise salondan büyük alkış aldı.
Türkiye’nin her tarafından halkları temsilen destek istediklerini devlet parası ile uçaklara binme yerine halkın helal alın teri yardımları ile at arabası ile seçim propagandası yapmayı tercih edeceğini vurgulayan Demirtaş; “bütün Türkiye’den destek istiyorum ama bu bölgeden güçlü deste istiyorum” dedi. Buradan alacağı desteğin yalnız olmadığı anlamına geleceğini belirterek hangi partiye oy verdiğiniz önemli değil önemli olan bu seçimde doğru karar vermenizdir hatırlatmasında bulundu.
İKİ SAATLIK AÇIK OTURUM İSTİYORUM
Seçim çalışmalarında adayların medyada eşit koşullarda yer almadığını hatırlatan Demirtaş elde ettikleri verilere göre Başbakana kendilerinden 15 kat daha fazla yer verildiğini bildiklerini yandaş medyanın da basın ilkelerini hiçe sayarak başbakan propagandası yaptığına vurgu yaparak TRT’yi de yanlı yayınlarından dolayı eleştirdi. Başbakandan seçime katılacak adaylarla iki saatlik bir canlı yayın programı istediğini belirten aday bu programdan sonra miting yapmama sözü verdi. “Sadece iki saat karşılıklı olarak konuşalım. Gazeteciler sorularını sorsunlar biz cevaplayalım. Türkiye kimin ne mal olduğunu anlasın” diyen Demirtaş bunu her tarafta tekrarlayacağını belirtti.
DEMOKRASİ PROFİLİ ÇİZDİ
Demirtaş konuşmasında iki farklı kulvarda seçime gidildiğini belirterek Türkiye’de iki farklı anlayışın yarıştığını vurguladı. Bu iki kulvardan birisinin Kemalizmi ve dini oligarşiyi temsil eden yapılar olduğunu diğeri ise kendilerinin savunduğu halkların kardeşliğini ön planda tutan halkın yanında halkla birlikte kararların verildiği, eşitlikten ziyade kardeşliği öneren ve savunan, dışlamayan herkesin kendisini kendi inanç ve değerleri ile ifade etmekten çekinmediği bir Ülke talebinde bulunan anlayış olduğunu vurguladı. Kürt özgürlük mücadelesinin içinden çıkıp cumhurbaşkanlığına kendini inkâr etmeden aday olmasının bu şekilde değerlendirmesini istedi. Yani kısacası Demirtaş farklı olduğunu, Türkiyenin geleceğinin değişimden yana olması gerektiğini hatırlattı. Bir demokrasi manifestosu olarak yapılan konuşmanın yerinde ve ilkeli olduğunu belirtelim. Ancak Türkiye’nin bu demokratik değişime ne kadar hazır olduğu konusunda şüphemizin bulunduğunu da belirtelim. Her şeye rağmen bu ilkeli duruşun gelecek için işi şeyler vaat ettiği söylenebilir.