Rudaw kaynaklı habere göre Irak Merkezi hükümet başbakanı Haydar Abadi Kürdistan’a yaptığı ziyaret sırasında Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani ve Başbakanı Neçirvan Barzani ile yaptığı görüşmelerden sonra mevcut anlaşmazlıklar konusunda anlaşmaya varıldı. Açıklama ise Kürdistan Bölgesi başkanı Mesut Berzani’ye dayandırılıyor.
Bu ziyaret ve anlaşma açıklamasının Abadi’nin ABD’ye yapacağı ziyaret öncesi gerçekleşmesi ise dikkat çekici bir unsur olarak dikkate alınmalıdır.
1-P+1 Ülkelerinin İran ile süren nükleer müzakereler konusunda anlaşmaya varması
2-Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap koalisyon güçlerinin Yemen’e müdahalesi
3-Türkiye cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İran ziyareti
4-ABD’nin Ortadoğu politikası ve son gelişmeler sıralandığında konunun kendiliğinden gelişmediğini bilmek gerekiyor.
Buna rağmen Kürdistan bölgesel yönetimi ile Merkezi Irak hükümeti arasındaki anlaşmazlıkların iki saatlik bir görüşme ile nasıl bittiğini anlamak da ayrı bir konu olarak düşünülmelidir.
Çünkü özellikle Nuri El Maliki hükümetleri döneminde Kürdistan bölgesine uygulanan ekonomik ambargo -ki bu bütçe payının verilmesi ve satılan petrol gelirlerinin bloke edilmesi çalışmaları olarak hatırlanabilir- nedeniyle Mesut Barzani başkanlığındaki yerel hükümetin maaşları ödeyemez duruma geldiği ve oldukça sıkıntılı dönemler geçirdiği biliniyor.
Ancak DAİŞ çetelerinin ortaya çıkması ile Nuri El Maliki dönemindeki bazı sorunların otomatik olarak azaldığını belirtmek gerekiyor. Özellikle ihtilaflı bölgeler meselesinde artık merkezi hükümetin de gerçekleri görmesi söz konusu olmuş olabilir.
Kürdistan ile Merkezi hükümet sorunları nelerdi?
ABD işgaliyle birlikte (2003) yeniden yapılanan Irak’ta devlet yönetim şekli değişmiş ve kurulduğu dönemden işgale kadar hakim olan güçlü merkeziyetçi yapılanma yıkılarak federal bir yapı kurulmuştur. Bu federal yapı, 2005 yılında referandum sonucu kabul edilen anayasayla birlikte bir ya da birden fazla vilayetin özerklik ilan edebileceği, konfederalizme yaklaşan bir yönetim haline gelmiştir. 1991’den itibaren Irak’ın kuzeyinde bir yönetime sahip olan Kürtler, 2003 sonrasında Irak Kürt Bölgesel Yönetimini(Kürdistan )ilan etmiş ve böylece Irak’ta ikili bir yapı ortaya çıkmıştır. Ancak daha sonra ortaya çıkan gelişmeler iplerin gerilmesine neden olmuştur. Buna bağlı olarak;
1-      Irak Merkezi hükümeti Kürdistan bölgesinin bütçe ödemelerini yapmamıştır. Bu nedenle IKBY içerisinde, memur ve peşmerge maaşlarının ödenmemesi, hizmetlerde aksaklıklar gibi sorunlar baş göstermiştir.
2-      Irak merkezi hükümetinin tüm karşı çıkışına rağmen, Kürdistan Hükümetinin yaptığı petrol anlaşmaları nedeniyle gerginlik artmıştır. Bu sorunlara çözüm bulunması için bir komite kurulmuştur, ancak bu komitenin bir sonuç alamamıştır.
3-      Irak Anayasası’nın Kerkük ve ihtilaflı bölgelerle ilgili 140. maddesinin uygulanıp uygulanmaması konusu, iki taraf arasında derin bir ayrışma yaratmıştır. Bu ayrışma, bütçe paylaşımı, enerji yatırımları, idari yetkiler ve etkinlik alanları gibi birçok alanda iki tarafı karşı karşıya getirmiştir.
4-      Kürdistan yönetimi 2003’ten sonra geçen süre içerisinde hem iç hem de dış politikada Irak merkezi hükümetinden farklı ve merkezi hükümete karşı adımlar atmıştır nüfusunun, Irak nüfusunun yüzde 17’sine karşılık geldiğini savunarak bütçeden bu oranda pay istemiştir. Ancak Irak merkezi hükümeti, yüzde 13’lük bir bütçe tahsis etmekte ve bunu da göndermemektedir.
5-      Irak merkezi hükümeti, Kürdistan yönetimini eleştirerek, sınır kapılarından aldığı vergilerin hiçbir şekilde Irak merkezi hükümetine gönderilmediğini ve sınır kapılarının kontrolünün, Irak merkezi hükümetinde olması gerektiğini ifade etmektedir.
6-       Kürdistan hükümeti ABD’nin desteğini alarak, sınırlarına  (Erbil, Süleymaniye ve Duhok) dışında,  Kerkük, Musul, Selahaddin ve Diyala’nın bazı bölgelerin i eklemiş ve buraları Kürdistan’ın toprakları olarak görerek peşmerge yerleştirmiştir.
Bun ve buna benzer daha birçok sorununu varlığını da belirtmek mümkündür. Gerçi son siyasal sonuçlar doğrultusunda bakıldığında özellikle ihtilaflı bölgeler sorunun fiilen ortadan kalktığını belirtmek mümkün. Çünkü Irak Merkezi hükümeti DAİŞ çetelerinin saldırısı karşısında bu bölgelerden çekilmiş ve buralarda Kürdistan hükümeti ve Kürt güçleri savunma yapmaya başlamışlardır. Buna rağmen bu sorunların Abadi’nin yapmış olduğu Erbil ziyareti ile ortadan kalkmış olması elbette sevindirici bir gelişmedir. Anlaşmaya varıldı diye açıklanan konuların bütün bu konuları kapsayıp kapsamadığı veya bunlara ek olarak hangi konuları kapsadığı elbette merak konusudur yetkililerin en kısa sürede hangi konularda anlaşma sağlandığını açıklamaları bu merak ve kuşkuları giderecektir. Çünkü bütün Kürtlerin gözü Kürdistan’da elde edilmiş olan siyasal kazanımların üzerindedir ve bu hassasiyetin Kürdistan yönetimi tarafından da dikkate alınması gerekiyor.