Batman’da çocukken camilere gittiğimiz zaman bize kızan, kovan, bağıran yaşlı sakallı amcalar olurdu.
Tabi çocuğuz, ne islamı biliyoruz/bilmemiz zaten mümkün değil, nede her gördüğüm çatık kaşlı, asık suratlı sakallıyı dini bütün mümin sanıyoruz.
Öylesine bağırır, kızarlardı ki bazen Cuma günlerinde en son sıralarda bile durmak ve hoca efendinin Cuma sohbetini dinlemek bile bize büyük bir haz verirdi
Tabii aradan uzun yıllar geçti.
İslam adına, Müslümanlık adına bağıran kişilerin, yeşil renkli geniş giysiler giymenin, sakal ve misvak gösteriminde bulunmanın aslında görsellik bir yana gerçek İslam ve gerçek Müslümanlıkla birebir eşit olmadığını da öğrendim.
Bu güne geldik.
Belde Mahallesinde Çamlıtepe Camisi.
Günlerden bir gün, Cuma hutbesi ve Batman Müftüsünün sohbeti merkezi yayın olarak verilmiş ve bizde dinliyoruz. Diyor ki Batman Müftüsü; ey cemaat, bir camide eğer çocuk sesi gelmiyorsa o cami eksiktir, o cemaat eksiktir. Bırakınız çocuklarımız camilere gelsinler. Tamam, doğaları gereği kaplarına sığamaz illa ki bir yaramazlık yapacaklardır. Ama bu onları camilerden uzaklaştırmamıza sebep olmamalı. Güzel bir şekilde konuşalım kendileriyle. Bu çocuklar yarının büyükleri. Bu gün camiyle tanışmazlarsa ya ne zaman tanışacaklar. Gidecekler internete, play steyşınlara, gelsinler camilere. Doldursunlar camilerimizi. Çocuksuz cami, çocuksuz cemaat doğru değil
Evet, sevgili dostlar.
Bu mübarek Ramazan dolayısıyla zaman zaman teravihe de gidiyoruz. Çamlıtepe camisinin cemaatini bir görün hele. Yarısından fazlası çocuk. Ama nasıllar biliyor musunuz? Bir ön sırada dururken, ikinci namazda en arkaya koşturmalar. Bu yüzden ha bire bizde yer değiştirmek zorunda kalıyoruz ki sırada boşluk olmasın diye. Ama olsun o kadar güzel hava var ki camide.
Çocukluğuma gitti aklım. Şimdi ismini vermek istemiyorum ama o camiden kovulduğumuz günler ve bu günkü çocuklarla taşan camilerin durumu.
Çamlıtepe Cami imamı olgun ve de bilgili bir kişi. Sanırım gerek müftünün daha önceki beyanatları ve gerekse cami imamının kişisel gayretleriyle bu gün bu cami adeta bir çocuk yuvasına dönmüş durumda.
Gerçi halen çocuklara durun, sakin olun diye biraz abartılı bağıran kişiler de yok değil ama kendileri tüm cemaatin içinde azınlık durumunda kaldıklarından ne çocuklar etkileniyor ve camiyi terk ediyor ne de bu kişi bu tavrında ısrarcı kalıyor. Bizimde kendisine sempati ile “çocuktur mübarek, başka ne bekleyeceksin ki” dememiz üzerine kendisi de gülümsemeye başlıyor.
Aradan uzun yıllar geçmiş, camiler artık küçüklerinde meskeni haline gelmiş.
Bağıran çağıran sert mizaçlıların yerini gülümseyen cami imamları almış
Cennet kuşları misali camide koşuşturan minikleri görmek ne kadar da hoş
Bu günleri de gösteren Rabbime binlerce şükür.