Batmanda Bağlar Mahallesinde yapılan özyönetim basın açıklamasına katıldıkları gerekçesi ile içişleri bakanı Belediye Eşbaşkanı Sabri Özdemir ve Gülistan Akel ile birlikte 17 meclis üyesini görevden uzaklaştırdı. Bu sayıya İl Genel Meclisi Eşbaşkanları Emine Arslan, M. Salih Altun ve Şükrü Arslan da dâhil edildi. Aynı kararla Beşiri Belediyesi Eşbaşkanı Mustafa Öztürk ve İkiköprü Belediye eşbaşkanı Osman Karabulut da görevden uzaklaştırılanlar arasındaydı.

Özetlersek 38 Belediye Meclis üyesi bulunan Batman Belediyesinde 28 DBP üyesi meclis üyesi ve 10 AKP’li meclis üyesi bulunmaktadır. Belediye Başkanı ile birlikte 18 DBP’li meclis üyesi görevden uzaklaştırılınca durum 10=10 kalmış oldu.

Bu tabloya göre eğer siyasi rekabet kızışır ve gerek görülürse (!) eşitlik sonucu Belediye Başkan vekili seçilemeyecek ve Belediye Başkanlığı AKP’nin eline geçmiş olacaktı. Çünkü böyle bir durumda doğal olarak vali bir kişiyi Belediye Başkan vekilliğine atayacaktı.

Ancak bu senaryo uygulamaya geçmedi. Çünkü seçimle kazınılmayan bir başkanlık koltuğuna oturmayacaklarını belirten AKP’li Belediye Meclis üyeleri yaptıkları kısa bir basın açıklaması ile DBP’li üyelere karşı aday göstermeyeceklerini ifade ettiler ve yapılan seçimde desteklerini olumlu yönde kullanarak bu krizin daha da büyümesinin önüne geçtiler.

Bu arada elbette DBP de boş durmadı. Uzaklaştırılan meclis üyelerinden ikisi istifa etti ve yeterli çoğunluğu yedek üye katılımı ile sağlamış oldu.

Lakin bu meselenin bu şekilde sürmesi pek fayda sağlamıyor. Bir yandan Belediyelerin hizmetlerinden şikâyet edeceksiniz öte yandan Belediye Başkanları ile meclis üyelerini görevden uzaklaştıracaksınız. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezler mi?

“Görevden uzaklaştırılanlar hakkında Mülkiye Müfettişlerince yürüten araştırma ve inceleme neticesinde düzenlenen rapor gereğince Anayasa'nın 127'inci maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 47'inci Maddesi uyarınca Bakanlık Makamı'nın 19.10.2015 tarihli onayı ile görevden uzaklaştırıldıkları ilgi yazı ile bildirilmiştir" denilmişti.

Peki, neydi şu meşhur 47. Madde bir bakalım: “Görevden uzaklaştırma Madde 47- Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyeleri, kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilir. Görevden uzaklaştırma kararı iki ayda bir gözden geçirilir. Devamında kamu yararı bulunmayan görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır. Görevden uzaklaştırılanlar hakkında; kovuşturma açılmaması, kamu davasının düşmesi veya beraat kararı verilmesi, davanın genel af ile ortadan kaldırılması veya görevden düşürülmeyi gerektirmeyen bir suçla mahkûm olunması durumunda görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır. Görevden uzaklaştırılan belediye başkanına, görevden uzak kaldığı sürece aylık ödeneğinin üçte ikisi ödenir ve bu süre içinde diğer sosyal hak ve yardımlardan yararlanmaya devam eder. “

Bu karar için belirtilen süre geçen Cuma günü doldu. İçişleri bakanlığının “…devamında kamu yararı bulunmayan görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır…” cümlesi gereğince bu kararı kaldırması beklenmekteydi ancak tebliğ edilen kararda savcılık soruşturmasının devam ettiği belirtilerek sürenin yani görevden uzaklaştırmanın iki ay daha uzatıldığı belirtildi.

Peki, bu kararda kamu yararı var mı?

Bize göre yok. Sanırız aklı başında olan hiç kimse de kamu yararı var demez.

Çünkü yapılan bu uzatma kararı ile Batman Belediye Başkanı Sabri Özdemir, Belediye Meclis üyeleri Gülistan Akel, Mehmet Ali Nasıroğlu, Bayram Demir, Gülten Tangüner, Hamide Çelik, Hülya Baltaş, Vildan Ergül Tileği, Necmi Dilmaç, Sabahat Acar, Nevaf Taş, Zehra Gönül, Mehmet Kara, Burhan Şat, Nasır Taş, Mehmet Hakkı İpek, Ayhan Sevim ve Ufuk Bulut en az iki ay daha halk tarafından kendilerine verilen görevlerini yasal olarak yerine getiremeyeceklerdir.

Bu arada şu belirlemeye de dikkat çekmeden geçemeyiz. Belediye Kanununun 47. maddesi görevden uzaklaştırma ile ilgili olarak “Görevleri ile ilgili bir suç işlemekten” söz etmektedir. İsmi geçenlerin uzaklaştırılma gerekçeleri görevleri ile ilgili bir konu olmayıp Bağlar Mahalle meclisinin yapmış olduğu basın açıklamasına katılmalarıdır. Bu da görevle ilgili bir suç olarak her halde gösterilemez. Eğer bu açıklama ile ilgili bir suç var ise o zaman da açıklamaya katıldıkları için tamamının tutuklanması gerekirdi. Bu yapılmamıştır. Bu yapılmadığına göre görevlerinden uzaklaştırılmalarının da bir mantığı bulunmamaktadır. Hele hele bu sürenin uzatılması siyasi kaygılardan başka hiçbir kamu yararı da içerecek bir görüntü sergilememektedir.

Sonuç olarak şu hatırlatmayı yapmakta gerçekten kamu yararı bulunmaktadır. Geçen seçim döneminde de Batman Belediye Başkanı Nejdet Atalay görevden alınarak tutuklanmıştı. Batman Belediyesi uzun bir dönem Belediye Başkan vekili Serhat Temel tarafından yönetilmişti. Bu uygulamanın bu kente yarar getirmediği açıktır. Her dönemde eğer seçilmiş Belediye başkanları siyasi kararlar veya siyasi nedenlerle tutuklanacak veya görevden alınacaksa o zaman seçim yapmanın, demokrasiden söz etmenin ne anlamı kalıyor?

AB kriterlerinde böyle bir uygulama var mı?