Geçen hafta, Sason’un Yücebağ Beldesi yakınlarındaki Kuzguncuk mezrasında “eğitim çadırı” skandalı, Batman ve Türkiye’nin gündemine oturdu. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bu skandalı, kimi kesimlerce gazetemizin yazı işleri müdürü Arif Arslan’a mal edilmek istenip, kamuoyuna gazetecilerin kurguladığı asparagas bir haber diye yutturulmak istendi. Ama bu kesimin baltası, gerçek gazeteciliğin taşına saplandı; çünkü haberin her bir bölümü belgeliydi ve kayıt altına alınmıştı!
 
Bugün yine Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bir skandalıyla okurlarımızın karşısına çıkıyoruz, biliyorum birileri yine bu haberi yalanlamaya çalışacak ve bizleri ortalığı karıştırmakla suçlayacak! Ama şu bilinmeli ki gazeteci karıştırıcı değil, kamuoyunun yararına hizmet eden kişidir ve devlet mekanizmasının yanlış politikaları karşısında, halkın yanında yer alır!
 
Şimdi skandal haberimize geçersek:
“Geçtiğimiz haftadan beri Batman Milli Eğitim Müdürlüğünde Bakanlık Müfettişlerince 28 Şubat dönemini andıran ilginç bir inceleme yapıldı. Bakanlıkça görevlendirilen müfettişler okullardan 5’er 6’şar öğretmen çağırarak bu öğretmenlere okullarının müdürleri ile ilgili; müdürünüzün KCK-PKK bağlantısı var mıdır? Okulda bu yönlü propaganda yapılıyor mu? şeklinde sorular soruldu.”
 Hakkında inceleme yapılan kişilerin çoğu seçkin okulların müdürleri ve çoğunlukla Eğitim-Sen üyesi okul yöneticileridir. 19 okuldan 25-30 kişi olduğu tahmin edilen bu eğitimciler genellikle sosyal demokrat kişilikleri ile bilinen herhangi bir cemaatle bağlantısı olmayan, çoğu okul müdürü veya müdür başyardımcısı konumunda kişilerdir. Birçoğu 10-15 yıllık seçkin okulların müdürleri, her birinin yüzlerce doktor, avukat, mühendis olmuş öğrencileri var. Fen ve Anadolu Liselerinde yıllarca çabalayan emektar eğitimciler bunlar!
Bu iddialar inceleme safhasında kalacak ve alt yapısı dayanağı olmayan iddialar olmakla birlikte okulun 5-6 öğretmenini çağırıp senin müdürünün KCK bağlantısı var mı? Diye soru sormak çok incitici ve onur kırıcıdır. Böyle bir bağlantı varsa öğretmen mi bilecek? Kaldı ki KCK operasyonunda şüpheli olanlar ilk hafta polis veya jandarma tarafından gözaltına alındı. PKK-KCK bağlantısını istihbarat birimleri belirler müfettişler değil. Ayrıca her okulun içerisinde görevli bir okul polisi var. Böyle bir şey olursa emniyet birimleri anında müdahalede bulunur.
Bu incelemede şimdiye kadar ismi geçenler:
M. Sait BATTİ, Vali Zeki Şanal İlkokulu Müdürü, 10 yıl Anadolu Lisesinde müdürlük yaptı. Müdürlüğü döneminde yüzlerce Türkiye derecesi çıktı.
Hasan ERDAL, Telekom Anadolu Lisesi Müdürü. Fen Lisesinin kurucu müdürü 10 yıl Fen Lisesi Müdürlüğü yaptı. Müdürlüğü döneminde Türkiye dereceleri sayılmayacak kadardır.
Süleyman KOÇ, Halk Eğitim Merkezi Müdürü. Yıllarca Gazi YİBO müdürlüğü yaptı.
Ferit YILDIRIM, Cumhuriyet İlkokulu Müdürü
Nurettin ŞİMŞEK, Ziya Gökalp Anadolu Lisesi Müdürü
Şehmus EREN, 100. Yıl TPAO ilkokulu Müdürü
Hüseyin YAZ, Rehberlik Araştırma Merkezi Müdürü
Kadriye ERDAL, Zübeyde Hanım İlkokulu Müdür Yardımcısı
Yusuf ÖZKAN, Ziya Gökalp Anadolu Lisesi Müdür Baş Yard.
Sait AKSOY, Fen Lisesi Müdür Baş Yard.
Veysi TATLI, Bağlar İlköğretim Okulu
Muhittin YÜZEN, Telekom Anadolu Lisesi Öğretmen
Mesut KELEŞ, Eğitim-Sen yöneticisi
 
 
 
Bu incelemenin Ak Parti milletvekilleri ve il teşkilatının haberi dahilinde yapılıp yapılmadığını net olarak bilmiyorum; ama öğrendiğim kadarıyla onların da bilgisi yok, eğer varsa bu fişleme ve karalama operasyonu Ak Parti’nin kendi yeşil 28 Şubat dönemini başlatması olarak değerlendirebiliriz. Yok, eğer bu incelemeden habersizlerse ciddi bir şekilde konu araştırılmalı ve kamuoyu bilgilendirmelidir.
Bu emektar ve başarılı isimlerden rahatsız olan birileri mi var?
Eğitimde sorgulanması gereken kadrolaşma, başarısızlık, kargaşa ve diğer sorunları bu kişiler mi kurcalıyor?
Yolsuzlukların dışarıya sızdırılmasında bu kişiler mi rol oynamış?
Acaba suskun bir camia mı isteniyor?
Yoksa Batman ilinde son dönemlerde başarının düşmesinin sorumluluğu bu kişilerde midir?
 Bunların hepsi cevaplandırılmalı ve kamuoyu tatminkâr bir şekilde bilgilendirilmelidir!
 
Son olarak bu skandallardan Milli Eğitim Müdürü Şerif AKBOĞA, haberdar mı? Haberdarsa kendi camiasındaki kutsal görevi taşıyan öğretmenlerinin hakkında, böyle karalayıcı, gurur incitici bir incelemenin başlatılmasına nasıl müsaade ediyor? Yok, haberdar değilse bu nasıl bir yöneticilik ki camiada bu kadar skandal yaşanıyor, kendisi bunları bilmiyor?
Sayın Müdür, Batman Eğitiminin her geçen yıl düşüşe geçmesi ve eğitim camiasındaki bu skandallar karşısında hala İSTİFA etmeyi düşünmüyor mu?