Karataş kadın cezaevinden son zamanlarda şikâyetler almaya başladık. Burada yatan mahpuslar üstü örtülü olarak sıkıntı çektiklerinden bahsediyorlardı. Ama doğrusu olayın bu boyutlara vardığını tahmin edememiştik.
Gerçi durumu Adana’daki İHD’li arkadaşlara iletmiştik ama gelen mektuplar konuya hassasiyetle eğilmesi gerektiğini gösteriyor. Adil Okay’a yazılan bir mektup işin vahametini gösteriyor. Mektubun son bölümünü kamuoyuyla paylaşmak istedik. Belki yetkililer bu duruma bir cevap bulurlar diye.
    “………………………………………    Sevgili Adil Hocam, ben tutuklanalı neredeyse 5 ay oldu. Derdim hep.”içeridekiler nasıl zaman geçiriyor,içeride zaman geçiyor mudur ki?” öyle hızlı geçiyormuş ki,anlatamam.Hele de hareketliyse süreç,epey hızlı oluyor zaman .Bizimkisi de oldukça hızlı geçiyor.Özledim dışarısını bir yandan,diğer yandan da daha 5 ay oldu diyorum kendime.Ama özlemenin zaman sınırlandırması olabilir mi ki?
    Size,buradaki yaşananları anlatayım.”siz” dedim çünkü,biz burada yaşananları,sosyalist ve burjuva medyaya yazıyoruz.Senin şahsında da elinin uzanabildiğince kesime,yazarlara da derdimizi anlatmış olmak isterim.Zira burası sakin bir yer gibi gözükmesine rağmen,bize üst üste görüş ve hücre cezaları veriliyor.Hücrelerin koşulları çok kötü ve her geçen zamanda yeni bir dayatmayla karşılaşıyoruz.Sana sırayla anlatayım.Sorunlardan birisi yasal ve meşru bir zemini olmayan,gayriahlaki bir uygulama olan ring araçlarındaki kameralar .Bizler bu kameraları sevk ve nakil süresince kapatıyoruz .Yaşamımızın her alanında meşrulaştırılmaya çalışılan kamera sisteminin tezahünü olan ring kameraları,yasal bir dayanağa bile gerek duyulmadan kullanılıyor.Kaldı ki yasal olsa dahi bizim tutumumuz aynı olur ancak vurgulamak istediğimiz noktalardan birisi olarak bu uygulamanın tamamen “keyfi” bir uygulama olması.Bizlerde bu kameraları kapattığımızda asker tarafından tutanak tutulup görüş cezaları veriliyor.Benim sadece 9 ay bu sebepten görüş cezam var 5 ayı onaylandı.Diğerleri içinde itiraz süreci devam ediyor.Hatta bir keresinde kamera kapattığım bahanesiyle beni “erkek asker komutanı” zor kullanarak ring aracı koltuğuna kelepçeledi.Aynı sebepten arkadaşlara da görüş cezaları uygulandı,uygulanıyor.Bu uygulamaya karşı çıktığımız için ben bir kez fiziki olmak üzere sözlü ve fiziki saldırılara uğruyoruz.
    Yine hastaneye veya mahkemeye gitmek için ringe götürülürken görevli gardiyan tarafından aranmış olmamıza rağmen askerde arama dayatıyor. Normal koşullarda askerin keyfi armasına karşı çıkıyorken,bir de hapishanenin asker yetkisini aşan “iç güvenlik bölgesinde” arama yapmak istemesi kabul edilebilir değildir.Kabul etmediğimizde de görevli gardiyan ve asker karşı çıktığımız gerekçesiyle görüş cezası alıyoruz.Ne tuhaftır ki bu “tedbir” asker personelinin de bize söylediği gibi ,istenirse yapılıp istenirse yapılmıyor.Açıkça görülüyor ki,bu uygulamalar tamamen keyfidir.
    Hapishane idari personel kadrosunda taciz suçundan hakkında hali hazırda soruşturma açılmış olan-----------( CEZAEVİ 2.MÜDÜR İSİMİ CEZAEVİ TARAFINDAN KARALANMIŞTIR) hala görevinin başında .Devrimci, demokrat,ilerici insanlar,siyasi sebepler söz konusu olduğunda hemen açığa alınıyorken,taciz gibi ciddi bir suçu olan (bizler bu olay yaşanmadan önce ,bu şahsın bizlere olan yaklaşımı,hal ve hareketleri sebebiyle böyle bir kişiliği olduğunu biliyorduk.)bu kişinin hala kadın hapishanesinde koğuşların içine kadar girebiliyor oluşu adeta “ödül” gibidir.Bu duruma itiraz etmemiz ve tepkimizi,talebimizi(açığa alınması ve koğuşlara girmemesi) yüzüne karşı ,koğuşumuzdayken kendisi,ona söylememiz sonucunda iki arkadaşımıza alelacele 7gün hücre cezası verildi.
    Yine 3 ay önce iki arkadaşımız, görüş süresinin keyfi ve önceden haber verilmeksizin 45 dk.’dan 30 dk.’ya   indirilmesine itiraz ederek onlara karşı çıkıp gardiyanlarla tartışmaları üzerine “hakaret ve tehdit” diye kanıtlanmayan bir gerekçeyle 2’şer gün hücre cezası verilmişti.İnfaz hakimliğine itiraz etmeleri üzerine hakaret ve tehdit kanıtlanmayınca,infaz hakimi de “ hapishane kurallarına uymamak” gibi bir suç (!) işledikleri gerekçesiyle kararı onayladı.
    Burada tutulan istisnasız her tutanağa ceza veriliyor ve bu cezalar şimdiye kadar itiraz ettiğimiz İnfaz Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemesince istisnasız onaylandı.
    Bütün,bu benzeri olaylar sonucunda sadece benim 5 ayı onaylanmış olmak üzere toplam 18 ay görüş cezam var.Arkadaşım Gülay Efendioğlu’nun 13 ay görüş cezası(onaylanmamış henüz itiraz süresinde) , 2 gün (onaylanmış) hücre cezası,7 günde (onaylanmamış) hücre cezası var.Besime Duru’nun 10 ay görüş cezası(onaylanmamış) ve 2 gün hücre cezası (onaylanmış) var.Özlem Aydın’ın toplam 51 gün hücre cezası var.Üstelik 10 gün itiraz süreci tamamlanmadan uygulandı.Nuray Koç,Meral Şahin ve Dilek Keskin’in de 1’er ay görüş cezaları var.
    Hücrelerin koşulları da oldukça kötü.Isıtma sistemi henüz yok.Banyo ve tuvalet kısmını hücrenin içinden yarım bir duvar ayırıyor.ücrenin içinde priz yok.İçerisinin hijyenik koşulları oldukça kötü.Özellikle bunu anlatmam mümkün değil,o kadar kötü.
    Burada,bu cezaları bizim açımızdan caydırıcılığının olmadığını henüz anlamadılar.Ben cezaların hepsini bitiremeden :) tahliye olacağım muhtemelen .bunu da anlayamıyorlar.Bu süreç sonunda,eninde sonunda kabul etmek zorunda kalacaklar bizim taleplerimizi.Sence de öyle değil mi? 4 ayda,biraz önce saydığım cezaların hepsi veriliyorsa eğer,bir o kadar da itiraz sebebiyle hapishane dışına çıkmamız demek bu.Dolayısıyla onların bir o kadar uğraşması da demek.
    Sevgili Adil Hocam,ben sizin başınızı ağrıttım buradaki sorunlarımızla.Bu saldırıları teşhir etmek bizim için önemliydi,……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
    Sıkıca kucaklayıp öpüyorum.Seni,eşini ve Öykü’yü ayrı ayrı kucaklıyorum.Herkese selamlar.Yakında görüşmek üzere.
                                                                                                          Sevgiler
                                                                                                           Duygu”(Duygu Ergen)