MİKROPLARLA DOSTLUK
Oysa bilinen konu;
Bizi biz yapan floramız.
Yaşatan da, öldüren de vücudumuzdaki mikroplar.
Yani vücudumuzun içini ve dışını
Çepeçevre kaplayan mikroplar alemi.
Sayıca o kadar çokturlar ki,
İnan hücre sayısı onların sayında önemsiz kalır.
Mikroplar insansız yaşayabilir doğada,
Ancak insan mikropsuz yaşayamaz.
Mikropsuz bir yaşam mümkün mü?
Bunun ilk deneylerini BİLİM ADAMI Pastör yaptı.
18. Yüzyılda.
İnsan florası yaşam demektir.
Mikroplarla kurduğumuz dengeyi bozmamalı.
Gereksiz ve uygunsuz antibiyotik kullanma mesela,
Mikropların kanına girme.
Daha pek çok dengeyi bozacak uygulamalar,
Mikroplardan arınmış bir dünya mümkün mü?
Elbette değil.
O halde mikroplarla yaşamayı öğrenmeliyiz.
Simbiyotikçe.
MİKROPLARA SAVAŞ
Oysa mikroplara karşı her şeyi geliştirdik.
Sterilizasyon,
Dezenfeksiyon,
İzolasyon,
Karantina,
Antibiyotik
Temizlik,
Sosyal mesafe,
Maske meseleleri
Hepsi de mikroplardan kaçınmak için.
Ama dozunda olmalı,
Kuralına uygun.
Yoksa dostluk bağı koparsa
Denge bozulur,
İşler karışır.
MİKROBLARIN BİLİMİ: MİKROBİYOLOJİ
Tıbbi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları
Adı üstünde mikropları ve
Hastalıklarını inceleyen bilim alanı.
Uzmanlık alanının altın döneminde.
Aslına bakılırsa,
Mikroplar söz konusu ise;
Mikrobiyoloji hep gözde.
KOVİD ÇAĞINA HOŞGELDİNİZ
Kovid çağındayız.
Hep beraber yaşıyoruz.
Ama etkileri şimdiden hesaplanmaz.
Kimimiz öldük,
Kimimiz hastalandık,
Kimimiz iflas bayrağını çekti.
Sosyal, ekonomik hayat normale dönmedi henüz
Uzaktan eğitime mahküm olduk.
Okullar kapalı,
Öğrenciler ve öğretmenler izole.
SALGIN HASTALIKLAR TARİHİ
MİKROPLAR MASUMDUR
Mikroplar ve salgınlar tarihine baktığımızda;
Mikroplar aracı olarak kullanılmışlardır.
Sömürgecilik için.
Batı medeniyetinde örnekleri var.
Salgın hastalıklar salt insana hedef almıyor.
Devletlerin sosyal, biyolojik, ekonomik ve
kültürel geleceklerini de hedef alıyor.
Örnekleri çok.
2004 kuş gribi.
Kümesteki tavuğumuzu kurban aldı.
Daha önceleri AIDS,
Kolera salgınları,
Şimdilerde;
Keneler ve Kırım Kongo Kanamalı ateşi,
halen etkisi süren Koronavirüs ve Kovid.
Geçmişteki salgınlardan ders çıkarmalıyız,
Gelecek salgınları yönetebilmek için.
Korunma ve kontrol önemli,
Aşı ise bilimin armağanı.
DÜNYAYI DEĞİŞTİREN ON İKİ HASTALIK
Türkçe’de yayınlanan
Irwın W Sherman’ın kitabının adı:
Ddünyamızı değiştiren on iki hastalık.
Şimdilerde 6. Baskı.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan.
Aşağıdaki bilgiler kitaptan derleme.
Evet
dünyayımız değiştiren önceki 12 hastalığa gelince;
Henüz tıbbın gelişmediği dönemler diyebilirsiniz.
Porfiri ve hemofili
O zamanlardaki İspanya,Almanya ve
Rusya gibi devletlerin siyasi hayatını etkilemiştir.
Patetes Mantar Hastalığı
İrlandayı açlığa mahküm etmiş ve
Yeni dünyaya göç dalgası başlatmıştır.
Ayrıca Osmanlı Devleti ile İrlanda arasında
Tarihi dostluk köprülerini kurdurmuştur.
Kolera
Hijyenin önemini bize göstermiş,
Ağızdan sıvı tedavisinin bulunmasına neden olmuştur.
Çiçek hastalığı
90 öncesi kuşakların kollarında emaresi vardır.
Benim de.
Aşı bir hastalığın kökünün kazınmasını sağlamıştır.
Veba
Kara veba, korkunç hastalık.
Adeta bir kıran.
Üzerinde ençok konuşulan,korkulan.
Karantina o günlerden bize kalan uygulama.
Verem
Her dönem sağlık sorunu.
Zayıflatılmış canlı aşı,
BCG.
Ancak şimdilerde çoklu ilaç direnci
Yeni tehdit.
Frengi
Kimyasal ilaç tedavisinin önünü açmış bir
Cinsel temas yolu ile bulaşan hastalık.
Sıtma ve Sarı humma
Sivrisineklerle bulaşan hastalıklar.
Vektörlerle mücadelenin ve
kontrolunun önemini öğretti.
Geçen yıla kadar mevsimsel grip bir döngü halinde.
Aşı tam kontrol sağlayamadı.
İzolasyon ve evde istirahat önemli.
Ayrıca AIDS henüz kökü kazınabilmiş değil.
SALGINLARDAN DERS ALDIK MI?
Bütün bu olan biten salgınlar ve
hastalık tarihinden çıkaracağımız ders:
Geçmiş salgınları anlamak,
Gelecekteki salgınlara
şimdiden daha iyi hazırlanmak.
Her hastalığın seyri, bulaşma biçimleri ve
etkenleri/nedenleri farklı bunu anladık.
Hastalıklara bakış biçimimiz değişti.
Kamusal sağlık ve uygulamalarının önemini kavradık.
Gelecekteki felaket ve salgınlara korku ile değil,
Akıl ve bilimle yaklaşmanın önemini kavradık.
KORKUYU YEN,
UMUTLU OL
Kovid 19 beklenmedik şekilde karşımıza çıktı.
Korktuk,
Sıkıntılar yaşadık çok.
Ama gelecek umudumuzu kaybetmedik,
Ne bilimden ne de aşıdan.
Gelecek aydınlıktır,
Her şeye rağmen.