DDY GAR’INDA KEBAPÇI VARDI

Eski petrol mühendislerinden Hasan Hüseyin Ural, 1949 yılında Maymune Boğazı’ndaki küçük rafineride çalışmaya giderken konuk olduğu DDY Batman Garı’nı şöyle anlatıyor: “O dönemler İluh köyü diye bilinen Batman’da 13 evden 7’si kerpiç, 6’sı mağara olarak toprağa kazılmıştı. Enteresan olan evlerde kapı ve pencere yoktu. Sadece perde vardı, elektrik de yoktu. DDY Garı’nın hemen arkasında duvarları olmayan, direkler üzerine kurulmuş, üzeri sazlıklarla örtülü bir lokanta vardı. Bir de kebap ocağı. Trenden inen yolcular, mutlaka orada yemek yerdi. Sonra köylüler köyüne. Maden Teknik Arama elemanları da gönderilen arabalarla kamplara giderlerdi. Gar’daki kebap ocağındaki kebabın tadına doyum olmazdı.”

TPAO’DA İLK BİNA MİSAFİRHANE İDİ

Eski petrolcü mühendislerinden Necdet Aksan da 1955 yılında ‘Belde’ olan Batman’ın bir yol üzerinde sağlı-sollu 14 işyerinin olduğunu söylüyor.  Aksan, TPAO tesisleri içinde ilk binanın ‘1 nolu Misafirhane’ olduğunu hatırlatıyor. Aksan, hatırlatıyor: “O zamanlar petrol uzmanları yani teknik personel Raman, Garzan ve Reşan kamplarında yaşıyordu. Batman henüz ilçe olmamıştı ama rafinerinin kurulmasıyla kentin ilk adımları atılıyordu. Site’deki lojmanların yapımı hızla sürüyordu. 1 nolu Misafirhane ilk yapılan binaydı. Petrol’ün başındaki üst düzey yöneticiler, misafirhanede kalıyordu.” O ilk misafirhanede eski Cumhurbaşkanları, Başbakanlar ve Bakanlar da ağırlanmıştı

İLK PETROLCÜLER BARAKA EVLER’DEYDİ

TPAO Batman Bölge Müdürlüğü tesislerinin bulunduğu Site Mahallesi öncesinde, petrolcüler Raman, Garzan ve Reşan kamplarının bulunduğu yerleşke alanında kalırdı. DDY Batman Gar’ına yakın mesafede Rafineriyi inşa eden ABD Parsons firması, ABD’li personel için ‘Baraka Ev’ler kurmuştu. O dönemlerin petrolcüleri kendi aralarında konuşurlardı; “Bir an önce şu Amerikalılar gitse de o evlere biz taşınabilsek.” Küçük barakalara yeni gelinlerin geldiğini de hatırlatan Suat Çalışlar; “Baraklarda sıcak su, elektrik, banyo ve kısa dalga radyo vardı. Herkesin hayali baraka evlere yerleşmekti” diyor.

RAMAN’DA FİLM MAKİNESİ VARDI

Eski gazetecilerden Teoman Erel’in  babası Raşit Erel, TPAO’da Kamp İdare Amiri idi. Erel 1955’li yıllarda Batman Rafinerisi’ne ait sinema film makinesinin olduğunu anımsatıyor: “Raman’da önce haftada 2, daha sonra haftada 3 kez sinema günleri vardı. Bir kamyonetin içinde rafineriye ait film makinesi gelirdi, perde açılır ve sinema seyredilirdi. Bu sinema gecelerinde kampta herkesin yanı sıra yakın köylerden gelenler film seyrederlerdi. Sinema geceleri iple çekilirdi. Raman Dağı’nda oturanlar sondör ve baş sondörlerdi. Alış-veriş, adli işler, mektup, telgraf ve telefon için ise Beşiri ilçesine gidilirdi.”

Editör: TE Bilişim