Batman'da madde bağımlılığıyla mücadele konusunda, 29 yıllık gazeteciliğim sürecinde sayısız yorumlar yazdım. Pek çok makale ile şer güçlerin hedefi oldum.

Ne yazık ki şer güçler hiç boş durmadılar...

Kişisel çıkar ve menfaatleri için her türlü kirli işleri yapmaktan çekinmeyen, sırtı pek, arkalarında büyük güçlerin de olduğuna inandığım kötülük timsalleri, zenginlik hayalleri gibi çeşitli hilelerle, aldatıcı sözlerle nice gençleri kötü emellerine alet etmişlerdir...

Bugün esrar, eroin vs gibi uyuşturucuları satmaktan dolayı ülke zindanlarında ömür tüketen nice gençler gerçeğini biliyoruz...

Evet, uyuşturucu satıcılarına acımıyorum. Ancak sokaktaki satıcıların kötülük zincirlerinin son halkaları olduklarına inanıyorum...

Esas büyük tacirlerin üzerine gidilmelidir...

**

**

Geçtiğimiz günlerde madde bağımlılığıyla ilgili önemli bir yazı yazmıştım. http://www.batmancagdas.com/yine-madde-bagimlilari-makale,13170.html

Ne yazık ki Madde Bağımlılığıyla Mücadele Koordinasyon Kurulu hala toplanmadı.

Gençlerimiz, çocuklarımız hala çok büyük risk altında. Bunun somut delili, Batmanlıların 'metruk binalar' konusunda gösterdikleri tepkilerdir...

Bahçelievler mahallesi sakinlerinden bazılarının, semtlerinde bulunan bazı metruk binaların yıktırılması için eylem yaparak seslerini duyurmaya çalıştıklarını gözlemledim. Yerel basına da 'Mahallelilerden metruk bina tepkisi' başlığıyla haber olmuştu, özetine bakalım: "Batman kent merkezinde bulunan Bahçelievler Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar, çevrelerindeki metruk binalarda her türlü kötülüğün yapıldığını belirterek, bu binaların bir an önce yıkılmasını istedi. Batman’da vatandaşlar, uyuşturucu ve fuhşun kol gezdiği metruk binalar için toplandı. Bahçelievler Mahallesi’nde bulunan metruk binaların bir an önce yıkılmasını isteyen mahalle sakinleri, mahallede yaşayan herkesin korku içerisinde olduğunu kaydederek, durumun bir an önce çözülmesini talep etti."

**

**

Evet, görüldüğü gibi ciddi bir sorun hala kapımızda. Bu gerçeğe yıllar önce de ısrarla dikkat çekiyorduk.

Sekiz yıl önce bir eğitim sendikası, Batman'daki madde bağımlılığıyla ilgili olarak çarpıcı bir rapor hazırlayıp, kamuoyu ile paylaşmış, raporları bu köşede iki günlük yazı konum olmuştu. O dönemin duyarlı sendika yöneticileri, bugünleri görür gibi, büyük bir öngörüyle uyarılarda bulunmuşlardı.

Bugünü görür gibi yaklaşan tehlikeye dikkat çekenler gerçekten önemli tespitlerde bulunmuşlardı. Bugün de aynı sıkıntılardan muzdarip olduğumuzdan, güncelliğini genel olarak koruyan, ismini vermek istemediğim sendikanın raporundan ilgili bölümlerini özetle takdirlerinize sunmak istiyorum:

ÇARPICI RAPORDAN KESİTLER...

"Batman’da gün geçtikçe kullanımı, satımı ve tüketimi, piyasada kolay bulunabilirliği artan uyuşturucu gibi maddelerin arttığı bir vakıa. Bunu istatistikî rakamlar vererek boğmak yerine ve meselenin müdahale ve çözüm önerilerini önemsizleştirmemesi için Hastane, Emniyet ve sosyal hizmetler, Milli eğitim gibi kurumlardaki sayısal verilerden elde edilebileceğini söylemekle şimdilik yetinelim. Her ne kadar sağlıklı ve mutabık olunacak sayısal veriler olmasa bile. Ama mutabık olunan nokta ise, tehlikenin yeterli derecede farkında olunmayışı ve etkili tedbirler/çözümler alınmaması rahatlıkla ileri sürülebilir. Tehlikenin farkındalığını ve nispi tedbirlerin alınmasını sağlayan ise, madde bağımlılarının yaralama, öldürme, gasp gibi adli vakalarla medyada görünür olmalarının ardından olmasıdır. Maalesef bu bakış açısı, sorunu ötelemeyi ve “dostlar alışverişte görsün” tarzındaki yaklaşımın içler acısı halini göstermektedir ki, bu durumu kabullenmemekteyiz. Bunun için bir durum analizi yapmak gerekirse; şunlar rahatlıkla söylenebilir:

-Okul çevrelerindeki metruk mekânlar ve dar sokaklarda, mezun olan veya okula devam etmeyen vb. gibi durumlardaki kişilerin uyuşturucu kullanımlarının artması gerçeği.

-Uyuşturucu kullanımdaki artmanın yanı sıra kuryeci ve satıcı konumundaki gençlerin ise rant çevreleri tarafından her geçen gün daha fazla kullanılıyor olunmaları.

-Emniyetin zaman zaman mahalle aralarındaki devriyelerinin caydırıcı olsa bile, madde bağımlılarına yönelik caydırıcı ve etkin müdahalede yetersizliklerin var olması.

-Dağılmış, parçalanmış, boşanmış veya farklı nedenlerden ötürü ayrılmış ailelerin çocuklarının hele hele de geçim sıkıntısı yaşayan ebeveynlerin çocuklarının uyuşturucu kullanımı, kuryeliği ve satıcılığı noktasında tercih ediliyor olmasının meseleyle ilgili her kesimce rahatlıkla ileri sürülecek bir husus olduğu gerçeği.

-Bölgede Diyarbakır’dan sonra Batman’ın uyuşturucu trafiğinde ana merkez olmasa bile “cazibe merkezleri” konumunda olması nedeniyle uyuşturucu kullanımının, üretiminin ve satımının sonraki yıllarda da maalesef artacağını gösteriyor olması.”

Rapordan bir özeti bilgilerinize sundum. Özellikle son cümleyi bir kere daha okuyalım. Maalesef bu öngörü tutmuş ve uyuşturucu kullanımı, satımı, üretimi geçen zaman sürecinde hayli artmıştır.

Madde Bağımlılığıyla Mücadele Koordinasyon Kurulu'nun yeniden yapılanması ve bu konuda etkin mücadeleye destek vereceklerin kurul üyeliğine getirilmesini öneriyorum. Uyarmama ve halkın alana inip tepki göstermelerine rağmen kurulun toplanmamasını tuhaf buluyorum... Bilmem anlatabildim mi?