(Dünden devam)

Değerli Okurlar, petrol sektörü ve TP üzerinden Batman ekonomisine darbe vurulmak istendiğine dair dünkü değerlendirmemde önemli tespit ve eleştirilerde bulunmuştum. Batman’ın ekonomisine  çok yönlü darbe anlamına gelecek olumsuz gelişmelere hepimizin karşı çıkmasının önemini bir kere daha önemle hatırlatmak isterim.

TP’nin küçültülmesi politikası Batman için kabul edilemez. İşsizlikte yıllardır Türkiye birinciliğine sahip olan Batman’ımız için olumlu adımların atılmasını beklerken, kentin en önemli kurumunun küçültülmek istenmesi yöneticilerimizi harekete geçirmelidir.

SENDİKADAN UYARI…

Petrol-İş Sendikası Genel merkezinin son basın açıklamasına atıfta bulunmuştum. O açıklamalarından önemli satır başlarını hatırlatmak isterim: “1954 yılından bu yana ülkemizde petrol ve bağlı sektörlerde kamu eliyle her türlü faaliyet ve yatırımın öncüsü olmuş Türkiye Petrolleri, büyük bir tehditle karşı karşıyadır. En stratejik kuruluşlarımızdan birisi olan Türkiye Petrolleri'nin tasfiyesine yol açacak plan devreye sokulmuş, kuruluşun küçültülmesi için düğmeye basılmıştır. Türkiye Petrolleri'nin kurulduğu günden bugüne kendi bünyesinde yürüttüğü, saha hizmetleri faaliyetlerinin TPIC'e (Turkish Petroleum International Company) devredilme süreci resmen başlatılmıştır. Kuyu tamamlama, sondaj, workover ve jeofizik operasyonlar gibi birçok saha hizmeti, taşeron şirket TPIC'e devredilmektedir. İlgili karar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı tarafından imzalanmış ve Bakanlar Kurulu'na intikal etmiştir. Bu karar, Türkiye Petrolleri'ne büyük bir darbe vuracak ve yabancı petrol tekelleri ile rekabet edemez, güçsüz bir şirket haline gelmesine neden olacaktır. Türkiye Petrolleri'nin küçültülmesi anlamına gelen bu devir, bir tasfiye ve taşeronlaştırma operasyonudur!

Türkiye Petrolleri, sadece arama ve üretime dayalı, küçültülmüş ve istihdamı daralmış bir şirket haline getirilmek istenmektedir. Adıyaman, Batman, Trakya Bölge Müdürlükleri ve Ankara Genel Müdürlük'te çok sayıda işçiyi etkileyecek olan bu kararla, istihdam güvencesizleşecek ve azalacaktır. Bu durum ise bölgelerin ekonomik ve sosyal yapısına büyük bir zarar verecektir. Özel şirket statüsündeki TPIC'e devredilen bu işler, hizmet alımı yoluyla proje bazlı gördürülecektir. Dolayısıyla bu hizmetlerin ve bu işlerde çalışacak istihdamın sürekliliği ortadan kalkacak ve TPIC yetkililerinin keyfiyetine bırakılacaktır.”

Sendikanın yaptığı uyarıyı önemsiyorum. Ak Partili,  nice duyarlı şahsiyetler de Türkiye Petrollerinin Batman için önemi üzerinde durmaktadır. Seslerini çok yükseltmeseler bile hoşnutsuzluklarını sosyal medya üzerinden ifade etmektedirler.

Bu bir siyasi ve politik mesele değildir. Kentimizin geleceği ile ilgili olumsuz gelişmeye partiler üstü yaklaşım göstererek karşı çıkmalıyız. Zira işsizlik belası gençlerimizi çok vahim yanlışlara sürükleme riskini barındırmaktadır. Şu tespitlerime katılmayanlar varsa, buyursun cevap versinler; ‘Batman’ın en önemli acı gerçeklerinden birisi işsizliktir. Bu konudaki veriler her zaman üzüntü kaynağımız olmuştur…

ACI GERÇEKLERİMİZ VE DERECELERİMİZ…

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri her açıklandığında acı gerçeklerimiz ile karşılaşmışızdır…

Ne yazık ki Batman;

geniş tarım arazileri,

dört yanından akan suları,

her biri hazineler değerinde dağları,

düz ovaları,

hoyratça talan edilse bile inadına yaşayan ormanları,

TPAO’su,

TÜPRAŞ’ı,

organize sanayi siteleri,

sayısız mağazaları,

marketleri,

tekstil atölyeleri gerçeğine rağmen kahreden derecelere sahip olmaktan kurtulamıyor…

Yıllardır işsizlikte Türkiye birincisi, iş gücüne katılım ve istihdamda Türkiye sonunculuğunu başka kentlere kaptırmıyoruz. Böylesine övünülemeyecek derecelere sahibiz…’

Evet, acı gerçeklerimiz ve derecelerimiz böyledir. Bu tespitlerimin resmi dayanağını soranlar olabilir. Asla delilsiz ve belgesiz suçlama ile eleştiriler yapmam. İşte basında yer alan haberden çarpıcı bir paragraf: “Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2013 ve 2014 yılında nüfus ortalamasına göre,Türkiye’de işsizlik oranının en yüksek İl Batman olmuştu. Yaklaşık 35 bin işsizin bulunduğu Batman, 2015 yılına da, en fazla işsizin olduğu il olarak girdi. Genç nüfusun baz alındığı ortalamada, Batman 2013 yılında % 23,4, 2014 yılında da %25,6 ile rekoru elinde bulundurdu.” http://www.haberler.com/issizlikte-yeni-boyut-6908056-haberi/

Bunları herhalde uyduramam. Resmi veriler ortada. O nedenle petrol sektöründeki olumsuz gelişmeler için toplumsal duyarlılık göstermeliyiz.

Bir zamanlar henüz ilçe statüsüne sahip Batman’da 7 bin petrol emekçisi bulunuyordu. Şimdi üç bin dolayında emekçimiz var ve habire küçültme politikaları izleniyor.

Bütün bunlara seyirci kalmaya devam edersek kentimizin geleceği güven altında olmayacaktır…

Yıllardır işsizlikte boğuşan bu kent için pozitif ayrımcılık taleplerimizi dillendiriyoruz. Petrol bu kentin var oluş sebebidir. Üretilen olumlu değerleri her zaman savunmasını bildik. Şimdi aynı siyah mahsul, yani petrol bu kentin geleceğini karartıyor, sadece çevre kirliliği ve olumsuzluklarla gündemimizde duruyorsa, buna seyirci kalamayız, kalmamalıyız. TP’yi sahipleneceğiz. Çevreye, doğaya verdiği zararları azaltmaya çalışan bir kuruluş haline getirmeliyiz. Türkiye petrolleri zarar eden bir kuruluş değildir. Yeni sahalar, yeni atölyeler, yeni istihdam alanları ile bu kentin lokomotifi haline getirmeliyiz.

Petrol emekçilerini ve petrol sektörünü bu bakış açısıyla savunuyorum. TP’nin en üst düzey yöneticilerine hayırlı önerilerde bulunuyoruz. Yanlış düşünüyorsak, buyursun Batman’a gelsinler. Emek örgütleri, basını, sendikası, partileri, emekçileri ile çalıştay düzenlesinler. Herkes orada fikirlerini açıklasın. Ortak akılla hareket edip, doğruları birlikte savunalım. Yanlışımız varsa, buyursun ortaya koysunlar. Amacımız üzüm yemek, bağcı dövmek değildir. Böyle biline…