Dünden devam

Değerli Okurlar, dünkü yazımda 2012 yılı Temmuz ayında yayımlanan taziyelerin üç günle sınırlandırılması kampanyam hakkında size bilgiler sunmuş, basındaki meslektaşlarımdan, STK'lardan, eğitimcilerden ve din adamlarından destek istemiştim. Ayrıca taziye yemekleri konusunda da önemli uyarılarda bulunmuştum.

Kampanyamın birinci ayında olumlu bazı gelişmeler yaşanacak, iki önemli isimden destek gelecekti. Takvim yaprakları 12 Ağustos 2012'yi gösterdiğinde, duyarlı bir gazeteci abemiz, mesleğimizin duayeni, makalesinde kampanyamı şu değerlendirmeyle destekleyecekti:

“Son 5 yıldan beri, Batman’daki taziyelerin normale indirilmesi için yazıp-çiziyor, katıldığımız taziyelerde de bunu gündeme getirerek komşu illerdeki uygulamanın ilimizde de hayata geçirilmesini istiyor ve anlatıyoruz. Çağdaş gazetesinden Mereto köşesi yazarı da aynı konuyu gündeme getirerek Batman’daki taziyelerin dine göre 3 gün olan sünnetinin uygulanmasını istiyor, bu konuda meslektaşlarından destek talep ediyor. Doğrunun yapılması, dinde aşırılıktan kaçınılması için yapılması gereken uyarılara elbette uyacağız, biz de arkadaşımıza sonuna kadar destek olacağız. Nasıl ki; yine arkadaşımızın başlattığı kampanyayla taziyelerde sigara ikramı mantıklı bulunup kaldırıldıysa, birkaç yıl içinde de taziye geleneği normale çekilecek ve olması gereken yapılacak.”

**

**

Evet, meslek duayenimiz taziyelerin üç günle sınırlandırılması çağrımı, "Nasıl ki; yine arkadaşımızın başlattığı kampanyayla taziyelerde sigara ikramı mantıklı bulunup kaldırıldıysa" ifadesiyle desteklediği gibi, ayrıca dönemin İl Müftüsü ile de görüşmüştü.

Gazetemin haberleriyle destek verdiği kampanyamı destekleyen Sayın Nizamettin İzgi, dönemin Müftüsü Sayın Hasan Çağlar'ı da tüm camilerde vaazlarla desteğe davet etmişti. Sayın Müftümüzle ben de görüşmüştüm.

Dikkat ediniz, Batman kamuoyu şu aralar taziye yemekleri üzerinde duruyor, oysaki biz 2012 yılında yemekler konusunda aşırılığa kaçılmaması için ısrarlı yorumlar yapıyorduk. Günlerce süren taziyelerin üç güne indirilmesi(ki yaklaşık bir yıl sonra dönemin Belediye yöneticilerinden de taziye evlerinin üç gün tahsisi için gereken desteği aldığım gibi), yemekler açısından önemli bir başarıydı ki, dönemin Müftüsünü harekete geçirerek, taziyelerin üç günle sınırlandırılması için desteğini almıştık. Şu haber yaklaşık 7 yıl önce yerel basınımızda yer almıştı:

BOŞUNA KAMPANYALAR YÜRÜTMEMİŞİZ...

“İl Müftüsü Hasan Çağlar, Batmanda yapılan taziyelerin çoğu zaman bir haftayı aşması nedeniyle gelen talepler üzerine bir açıklama yaparak taziyelerin dini kurallara göre 3 gün olduğunu belirtti. Cuma hutbesinde konuyu işleyerek önemli bir görev yapan müftü Çağlar’ın taziyelerin 3 güne indirilmesindeki çabalara destek vermesi takdirle karşılandı. Müftü Hasan Çağlar ‘dinimize göre taziye 3 gün yapılır. Bundan sonra sürdürülecek taziye bid’attır ve bunun dinde yeri yoktur. Ayrıca ölü sahibi de uzun süren taziyeler nedeniyle maddi ve manevi açıdan olumsuz etkilenmektedir. Batmanlı hemşerilerimizin başlatılan ‘taziyeler 3 gün olsun’ kampanyasına riayet ederek doğrusunu yapmalarını diliyorum’ dedi. Cuma hutbesine konu olan ‘taziyelerin 3 günle sınırlandırılması’ temennisinin gerçekleşmesi için herkese görev düştüğü ifade edilirken duyarlı herkesin taziye sahiplerini uyarması gerektiği belirtildi.”

**

**

Dönemin Müftüsünün bu açıklaması üzerine bakınız nasıl bir çağrı yapmışım bu köşeden: 'Görüldüğü gibi bid’atlar İslam’a göre sonradan uydurulanlar yanlışlardır ve dinde yeri yoktur. İl Müftümüzün bu uyarısının toplumumuz, halkımız tarafından ciddiye alınmasını diliyorum. Tüm cami imamlarımızdan da bu konuda duyarlılık bekliyoruz. Her taziyede bu mesele üzerinde dursunlar. Sevap yerine günah kazanmamak için Sayın Müftümüzün de dikkat çektiği taziyeleri üç günle sınırlandıralım. Bazı varlıklı insanlarımızın taziyelerle övünmesi dini açıdan son derece sakıncalıdır. Kendilerini ziyaret edenlerin sayılarıyla övünmek de dini açıdan yanlıştır.

Öte yandan içimizdeki bazılarının, özellikle kimi zenginlerin, taziyelerle ilgili yanlış düşüncelerle hareket ettiğini gözlemliyorum. Taziyelerde yemekler vererek, 'Anne ve babamızın hayratı için' düşüncesini dillendirenler de yanlış yapıyorlar. Çünkü sünnet olan taziyesi olanlara yemek verilmesidir. Acıları zaten büyük olanların yemekle meşgul olması, onlarca kişiye bir de ikramlarda bulunması yanlıştır. Bu varlıklı insanlar başka zamanlarda isterlerse sevdiklerinin hayratı adına günlerce ziyafet verebilirler, ellerini tutan yok.

Evet, Batman kamuoyu bu konuda duyarlı olmalıdır. Taziyelerimizi İslamiyet’e uygun yapalım. Taziyelerde yemek rekabetine girilmesin. Tüm duyarlı insanlarımızı bu konuda yakınlarını etkilemeye davet ediyorum. Kimin yakınları vefat ederse, duyarlı insanlar taziye sahiplerini üç gün için uyarsınlar.'

**

**

Demek ki boşuna kampanyalar yürütmemişim. Aradan yıllar geçti, Batman'da taziyeler üç günle sınırlandırıldı, bu genel kabul gördü. Bunda emeğimiz olduğu için Allah'a hamd ediyorum.

Bugün taziye yemeklerinin tamamen kaldırılması konusu tartışılıyor. Bu konuda özellikle değerlendirme yapmak istediğimden, son olarak yarın ki yazımın konusu da taziye yemekleri olacaktır.

Devamı yarın