Batman’ın işsizlik göstergeleri ile yıllardır hiçbir zaman övünemedik. Çünkü göstergeler çok olumsuz…
Batman, işsizlikte çok kötü rekorlara sahip..
Maalesef bu kötü tabloyu değiştiremiyoruz.
Halbuki çok önemli potansiyellerimiz var.
Bu kentin dört yanı akarsularla çevrili.
Muazzam verimli arazilerimiz, hazineler değerinde dağlarımız, ovalarımız, yaylalarımız var…
Ne yazık ki bu potansiyelleri iyi değerlendiremiyoruz…
**
TÜİK verilerine göre sürekli işsizlikte Türkiye derecelerine sahip olan kentimizde kahvehaneler, kıraathaneler, cafeler ve internetler tıklım tıklım…
Binlerce işsiz gencimiz benzer mekanlarda vakit öldürüyor.
Bir iş ilanı olduğunda, başvuruda rekorlar kırılıyor…
Toplum Yararına Programlar (TYP) kapsamında geçici süre ile istihdam bu kentin işsizleri için en önemli umut olmuş. Daha önce de TYP gerçeğine şöyle atıf yapmıştım:
Binlerce işsiz insanımız TYP geçici kadroları hayalini kurdu…
Varsın asgari ücret olsun…
Varsın sadece 6 aylık istihdam olsun…
Varsın kurum ve kuruluşların temizlik hizmeti olsun…
İşsizlerimiz razıydı…
Neden?
Yeter ki çocuklarına helal rızık götürebilsinler…
**
2 BİN KADRO KURA İLE BELİRLENMELİDİR…
Bu köşede TYP kadroları ile ilgili sayısız makale okumuşsunuzdur. Batman’da herhalde hiçbir meslektaşım TYP kadroları ve istihdamı konusunda benim kadar kapsamlı, özel makaleler yazmamıştır. Bundan eminim.
Bir kere daha bu mesele ile ilgili değerlendirme yapma nedenim, kamuoyuna açıklanan 2 bin TYP kadrosudur.
İş-Kur yöneticileri ve seçilmişlerimiz, Batman’da 2 bin TYP kadrosunu kamuoyuna ilan ettiler.
Bildiğim kadarıyla bunun için başvurular devam ediyor…
Maalesef sürekli kadrolu eleman istihdamı yerine, geçici kadrolarla yetinmek zorunda kalıyoruz. Geçici de olsa, sayılı aylar için istihdam da olsa, 2 bin emekçinin işe alınacak olmalarını önemsiyorum.
Vasıfsız eleman istihdamı olduğundan, emekçilerin kura ile belirlenmesi görüşünü ben de savunuyorum.
Batman’da, İş-Kur’a başvuran binlerce işsiz ve onların yakınlarının da beklentisi bu yöndedir.
Herkes, iki bin kadronun kura ile belirlenmesini istiyor ki bu en adalete uygun olandır…
**
Herkesin kurayı istemesi çok önemli değil. Önemli olan siyasi iktidar ve onun temsilcilerinin bakış açısı ve alacakları kararlardır diye düşünüyorum.
Bu konuda toplumun ve işsizlerin hislerine tercüman olacak ilk açıklama, Ak Parti’nin son genel seçimlerde Milletvekili adayı olan Sayın Murat Çiçek’ten geldi.
Sayın Çiçek, sosyal medyada şu ifadelerle bir nevi öneri sundu: “İş-kur kapsamında Batman’da yapılacak olan 2000 istihdam hayırlı olsun.Temennim alımların kura yoluyla yapılmasıdır. Böylece hem siyasetçi rahat eder, hem de işsizliğin alıp başını gittiği şehrimizde toplumun adalet duygusu incinmemiş olur.”
Bence çok doğru ve önemli bir tespit…
Gerçekten de bir TYP kadrosu için bile bazı zor durumdaki aileler için bazen vicdanımız nedeniyle siyasetçilerden talepte bulunabiliyoruz.
Murat Çiçek’in önerisinin büyük yankı yaptığını biliyorum.
**
Önceki gün Kristal Park’ta basın toplantısı düzenleyen Milletvekilimiz Sayın Ziver Özdemir’in basına düşen beyanlarına tanık olduk. Sayın Özdemir de, 2 bin kadronun kura yolu ile belirlenmesini istiyordu.
Milletvekili Özdemir’in de, gerekçesi olumluydu, net ifadelerine bakalım: “TYP kapsamında iki bin işçi alınacak. Süreç başladı. Bu 2 bin kişilik kadro, Batman Merkez, İlçe ve Beldeleri kapsıyor. Kura ile yapılması arzusundayız. Çünkü fakirliğin, yoksulluğun, mazlumluğun, dini, dili, ekolojisi olmaz.”
Özdemir, bu çıkışını partisinin Batman Belediye Başkan adayı ile yeni il başkanının da bulunduğu ortamda, tüm basın mensuplarına yapıyor.
Şu halde bu önemli iki çıkıştan sonra, 2 bin kişinin kura dışında bir yöntemle yapılması, iradelerinin yok sayılması anlamına gelecektir diye düşünüyorum. Ankara, Batman’dan yükselen bu seslere kulak verecektir ve bence vermelidir…
Kimsenin günahını almamaları, adil bir kura ile şartları tutanları işe almaları benim de önerimdir. Duyarlı olunması lehlerinedir diye düşünüyorum.
**
TYP kadroları için bakış açım her zaman için değişmez. Geçici kadrolar bizim için, bu kentin güzel yarınları ve halkımızın refahı için çare değildir. Her şeyi devletten beklememizi yanlış görüyorum.
Bizler üreterek kentimizi ve kendimizi kalkındırmalıyız. Kentimizin çok güzel kaynakları var, onları değerlendirmeliyiz.
Evet, devlet desteği ve teşvikini isteyeceğiz, o bizim doğal hakkımız. Ancak oraya bağımlı kalmayacağız.
Sadece sayılı aylarda istihdam/ çalışma, geçici süreyle ekmek kapısı bulma umudu ile asgari ücretli bir yaşama muhtaç olan toplumumuz gerçeği hepimizi derinden etkilemelidir.
TYP kadroları geçici bir çözüm olabilir, ama İLO Sözleşmesinin altına imza atmış ülkemizde emekçilerimizin, aile reislerimizin, asgari ücretli ve sayılı ay istihdamlı kadrolarla geçindirilmeleri doğru bir yaklaşım olamaz…
Zira yoksulluk ve açlık sınırının çok altında bir ücretle ve geçici süre ile çalıştırılacak emekçilerin geleceği güvence altında olamaz. Bu duygu ve düşüncelerle geçici süreli istihdamın adalet gözetilerek gerçekleştirilmesini diliyorum.
