Her ne kadar daha evvelki dönemlerde bulunan ve kullanılan bir ödenek olsa bile Türkiye kamuoyunun geniş bir kesimi bu ödeneğin varlığından ve kullanma yöntemlerinden Tansu Çiller döneminde haberdar oldu. Bu konu adı geçen dönemlerde de tartışma konusu olmuş ancak birçok uygunsuz kullanıma rağmen devletin güvenliği denilerek konu kapatılmıştı.
7 Haziran seçimlerine gidilirken hükümet son dakika düzenlemelerini acil bir şekilde gerçekleştirmekte ve yasallaşmasını istediği konuları meclisten geçirmektedir. Bunun son örneği de geçen hafta çıkarılan torba konunla yapılan bir değişiklik oldu. TBMM Genel Kurul görüşmelerinde İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk'ün verdiği bir önergeyle, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrolü Kanunu'nun "örtülü ödenek" maddesinde değişiklik yapılarak Cumhurbaşkanına da örtülü ödenek olanağı getirildi. Üstelik bu değişikliğin gerekçesi olarak yapılan açıklama da; "Kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri için kullanılmak üzere Cumhurbaşkanlığı bütçesine de örtülü ödenek konulması" şeklinde ifade edildi.
Bu düzenlemeye esas olan kanun maddesi şöyleydi; (madde 24.)- örtülü ödenek; kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, devletin millî güvenliği ve yüksek menfaatleri ile devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili hükümet icapları için kullanılmak üzere başbakanlık bütçesine konulan ödenektir. Kanunlarla verilen görevlerin gerektirdiği istihbarat hizmetlerini yürüten diğer kamu idarelerinin bütçelerine de örtülü ödenek konulabilir. Örtülü ödenek, bu amaçlar dışında ve başbakanın ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılamaz. İlgili yılda bu amaçla tahsis edilen ödenekler toplamı, genel bütçe başlangıç ödenekleri toplamının binde beşini geçemez. Başbakanlık ve diğer ilgili idare bütçelerinde yer alan örtülü ödeneklerin kullanılma yeri, giderin kimin tarafından yapılacağı, hesapların tutulma ve kapatılma yöntemi, gideri yapanın değişmesi halinde yeni yetkiliye hangi belgelerin aktarılacağı başbakan tarafından belirlenir. Örtülü ödeneklere ilişkin giderler başbakan, maliye bakanı ve ilgili bakan tarafından imzalanan kararname esaslarına göre gerçekleştirilir ve ödenir."
Bilindiği üzere normal devlet harcamaları için zaten her kurumun bütçesinde ihtiyacı sağlayacak oranda bir ödenek tahsisi yapılmaktadır. Buna devlet temsilliyetinin sağlanması için gerekli harcamalar da dâhildir.
Görüldüğü gibi örtülü ödenek daha çok istihbarat ve savunma amaçlı olarak kullanılması öngörülen bir ödenektir ve bu nedenle de yapılan son düzenlemede kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri tanımlamaları kullanılmıştır. Oysa Anayasada cumhurbaşkanının görev ve yetkileri 104. Maddede belirtilmiş ve bunların içinde kapalı istihbarat bulunmamaktadır. Anayasaya göre cumhurbaşkanının görev ve yetkileri şunlardır: D. Görev ve Yetkileri (Madde 104)
“Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk Milleti'nin birliğini temsil eder; Anayasa'nın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir. Bu amaçlarla Anayasa'nın ilgili maddelerinde gösterilen şartlara uyarak yapacağı görev ve kullanacağı yetkiler şunlardır:
a) Yasama ile ilgili olanlar:
§  Gerekli gördüğü takdirde, yasama yılının ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde açılış konuşmasını yapmak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni gerektiğinde toplantıya çağırmak,
§  Yasaları yayımlamak,
§  Yasaları yeniden görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne geri göndermek,
§  Anayasa değişikliklerine ilişkin yasaları gerekli gördüğü takdirde halkoyuna sunmak,
§  Yasaların, kanun hükmündeki kararnamelerin, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün, tümünün ya da belirli kurallarının Anayasa'ya biçim ya da esas yönünden aykırı oldukları gerekçesi ile Anayasa Mahkemesi'nde iptal davası açmak,
§  Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinin yenilenmesine karar vermek,
b) Yürütme alanına ilişkin olanlar:
§  Başbakanı atamak ve istifasını kabul etmek,
§  Başbakanın önerisi üzerine Bakanları atamak ve görevlerine son vermek,
§  Gerekli gördüğünde Bakanlar Kurulu'na Başkanlık etmek ya da Bakanlar Kurulu'nu Başkanlığı altında toplantıya çağırmak,
§  Yabancı devletlere Türk Devleti'nin temsilcilerini göndermek, Türkiye Cumhuriyeti'ne gönderilecek yabancı devlet temsilcilerini kabul etmek,
§  Uluslararası andlaşmaları onaylamak ve yayımlamak,
§  Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Başkomutanlığını temsil etmek,
§  Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar vermek,
§  Genelkurmay Başkanı'nı atamak,
§  Milli Güvenlik Kurulu'nu toplantıya çağırmak,
§  Milli Güvenlik Kurulu'na Başkanlık etmek,
§  Başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu kararıyla sıkıyönetim ya da olağanüstü hal ilan etmek ve kanun hükmünde kararname çıkarmak,
§  Kararnameleri imzalamak,
§  Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek ya da kaldırmak,
§  Devlet Denetleme Kurulu'nun üyelerini ve Başkanını atamak,
§  Devlet Denetleme Kurulu'na inceleme, araştırma ve denetleme yaptırmak,
§  Yükseköğretim Kurulu üyelerini seçmek,
§  Üniversite rektörlerini seçmek,
c) Yargı ile ilgili olanlar:
Anayasa Mahkemesi üyelerini, Danıştay üyelerinin dörtte birini, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekilini, Askerî Yargıtay üyelerini, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi üyelerini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini seçmek.
Cumhurbaşkanı, ayrıca Anayasada ve kanunlarda verilen seçme ve atama görevleri ile diğer görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır.”
Cumhurbaşkanının bu görevlerini yapması için bütçeden ödenek tahsisi yapılır. Önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 2014 yılı için 199 milyon 500 TL'lik bütçeyi yeterli görmüş, 12. Cumhurbaşkanı ise bütçesini yüzde 99'luk artışla 397 milyon TL'ye çıkartmıştır.
Bu düzenlemede geçen tanımlama ile daha evvel yapılan tanımlamalar birbirine uymamaktadır. Dolayısıyla örtülü ödenek meselesi öyle görünüyor ki daha çok tartışılacaktır.