Geçtiğimiz günlerde Kozluk-Garzan Baraj Havzasında bulunan ve korunması gereken ormanlarımızı gündeme taşımıştım. Topluma, doğaya ve Rabbime karşı görevimi yapmıştım.

Yazımın üzerinden epey zaman geçti. Bir duyarlılığa tanık olamadık…

Batmanlı bir insan hakları savunucusu, çevreci, aktivist olarak insanlarımızı, halkımızı ilgilendiren her soruna duyarlı olmayı bir ibadet olarak algılıyorum. O nedenle gönüllülük temelinde faaliyetlerde bulunuyorum.

Garzan Baraj havzasındaki Yağmur Ormanlarımızı savunma gerekçemi uzun uzadıya izah etmiştim.

Neden?

Ormanlarımız tehdit altında olduğundan sorumluluk almıştık.

Zorlu uçurumlu yolculuktan sonra Ase köyüne varmış, oradan botla Mutki sınırına gitmiştik. Yaptığımız açıklamada, “Flora ve faunasındaki inanılmaz biyoçeşitlilik ve çok sayıda türü barındırması’ nedeni ile kentimizin ‘yağmur ormanları’ özelliğini taşıyan Kozluk-Mutki-Baykan sınırındaki ormanlık alan” ifademizi hatırlatmak isterim.

Kamuoyuna verdiğimiz mesajla ormanlarımızın koruma altına alınmasını talep etmiştik. Çünkü orman tacirlerinin Garzan sahasına göz koyduğuna dair bilgiler söz konusuydu.

Google Earth’a baktığımızda 7 yıl önce tamamen orman olan alanları yitirdiğimizi görüyoruz. O dağlık alanda bir talan var ve bunu önlememiz gerekiyor…

YÖNETİCİLERİN DUYARLILIĞI ÖNEMLİDİR…

Geçtiğimiz aylarda Batman Gazeteciler Cemiyetinde sohbet ettiğimiz Sayın Valimiz, yazıların hepsinin dikkate alındığı ve her yazının gereğinin yapıldığını söylemişti.

Suriyeli engelliler, anızlar vs konularında yazdığımız yazıların Sayın Valimizce dikkate alındığına dair somut bilgilere sahibim.

Örnek vermem gerekirse, Anız yangınlarıyla mücadele için köy muhtarlarıyla toplantı yapılmasını önermiştim. Sayın Valimiz o toplantıları yaptılar ve gerekli uyarılarda bulundular. Misal Bismil ilçe yöneticileri ile iletişimin ve anızlar konusunda bilgilendirilmelerinin önemine işaret etmiştik.

Bismil’de ilçe yöneticileriyle anız toplantısı yaptığımızda, İlçe Tarım Müdürü, Batman Valisi Sayın Ahmet Deniz’in, Bismil Kaymakamı ile görüşmeler yaptığını söylemişti. Yani, biz gitmeden baskı altına alındıklarını ifade etmişti.

Ormanlar konusunda kaleme aldığım yazının da Sayın Valimiz ve Basın Müdürümüzce dikkate alındığına ve gerekli uyarıların yapıldığına inanıyorum. Kozluk Kaymakamı’nın ve askeri yetkililerin ormanların korunması için gerekli talimatı alması daha etkin mücadele anlamına gelir.

Sayın Valimizin yerinde olsam, Bitlis Valisi ve Mutki Kaymakamı ile de iletişim kurar, ormanların korunması için işbirliğine giderdim. Belki bu girişimlerde bulunmuştur, temennim budur.

Evet, Batman-Kozluk-Baykan-Mutki sınırındaki ormanlar kaçak kesim tehdidi ile karşı karşıyadır. Kamuoyuna duyurduğumuz tespit ve önerilerimizi yeniden ilgililere hatırlatıyorum:

TESPİT VE ÖNERİLERİMİZ
Mevcut alanda yaşayan yöre halkının bizleri konu ile ilgili bilgilendirip, göreve davet etmeleri üzerine durumdan haberdar olduk, bölgede inceleme ve gözlemlerde bulunduk. Tümü ile Doğal alanların korunması bilinci ile meseleye yaklaşımımız neticesinde tespit ve önerilerimiz şunlardır;
1-Kozluk ilçesi ile Mutki sınırları arasında yer alan yaklaşık 5 bin hektarlık ormanlık alan biyolojik çeşitlilik açısından Batmanın en önemli doğal ve yeşil alanıdır.
2-Söz konusu yeşil alanın korunması hem şehrimizin menfaatleri, hem de yerel halkın sosyo-ekonomik açıdan hayatı önem arz etmektedir.
3- Bu alanda nesli tükenmekte olan bitki ve canlılar mevcut olduğundan alanın doğal sit alanı ilan edilip ve “muhafaza ormanı “alanına dahil edilmesi için ilgili kurumların harekete geçmesi gerekmektedir.
4- Batman sınırları içerisinde bulunan ve korunması gerektiğine inandığımız alanlar, flora ve faunasındaki inanılmaz biyoçeşitlilik ve çok sayıda türü barındıran yağmur ormanları özeliğine sahiptir.
5- Ormanlık alanın eğiminin %70 olması ve baraj havzasında yer alınmasından dolayı yasal olarak hiçbir gerekçe ile ağaç kesimine izin verilmemesi gerekir.
6- Hele, hele bu ormanlık alan yenilenme ve gençleştirme adı altında kesinlikle müteahhitlerin inisiyatifine bırakılmamalıdır. Ayrıca yörede kaçak kesimler yapılıp, bu alanda korsan bir şekilde yollar açıldığı yönünde iddialara yetkililerin açıklık getirmesi gerekmektedir.
7-Yüz yıllardır bu ormanlık alanı sahiplenen yerel halkın koruması altındaki yeşil alanların statüsü değiştirilerek ticari bir anlayışla yönetilmemelidir.
8- Yerel halkın şikayetleri dikkate alınmalı, iddiaları incelenerek, özelikle korsan bir şekilde ormanları kesmeye çalışanlar hakkında gerekli yasal işlemler yapılmalıdır.
9- Yasaların koruması altındaki ormanlarımız için koruma tedbirleri artırılmalıdır.Kimseyle bir husumetimiz yoktur ama, ormanlarımızı korumayı da görev biliyoruz.

Evet, sorunun önemsenmesi gerekiyor. Geçici dünyevi menfaatler uğruna ormanlarımızın kıyımdan geçirilmesini kabul edemeyiz.

Ormanlarımızın korunmasından sorumlu kurum ve kuruluşlardan beklentimiz var. Örneğin Batman Orman İşletme Şefliği’nin ormanlarımızın korunmasında aktif olması gerektiğine inanıyorum.

Aldığım bazı duyumlara göre bu kuruluşumuz baskı altına alınmaya çalışılıyor. Gençleştirme yasal kılıfıyla Garzan Barajı Havzasındaki korunması gereken ağaçlar için harekete geçenleri insafa davet etmeyeceğim. Çünkü vicdanları olanlar zaten o ormanlık alana kıyamazlar. Şu kadarını belirteyim; ormanlara kıyanlar çocuklarına acımalıdır, çünkü milyonlarca canlının bedduasını alacaklar. Çocuklarına da gerçekten acıyorum.

Orman yetkilileri devletin temsilcileridirler. Onlara yönelik tehditler olduğunda benim gibiler mi gidip onları korumalı, yoksa devlet mi onlara sahip çıkmalıdır?

Ormanlarımızı kim koruyacak?

Sivil toplum örgütleri susuyor, seslerini çıkarmıyor, resmi görevliler baskı altına alınıyorsa, gerçekten Yağmur Ormanlarımızı kim koruyacak? Lütfen sahip çıkalım.