Sandık sandık olalı; böyle seçim, böyle tavır, böyle tantana görmedi! Bundan önce yaşadığımız iki seçim var.30 Mart 2014 tarihinde yapılan Mahalli İdareler seçimi ve 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan 25. Dönem Milletvekili seçimi.

Bölge insanı olarak her iki seçimde de sandık başına giderek oylarımızı kullandık ve tecelli eden sonuca göre de bizi belirlenen dönem için yönetecek yöneticilerimizi seçtik veya seçtiğimizi zannettik.

Vatandaş olarak görevimiz ve sorumluluğumuz sandığa gidip demokrasinin ve yurttaşlığın gereği olarak oylarımızı kullanmaktı ve biz de bunu yaptık.

Ancak inisiyatifin kullanıldığı, tercihlerin toplandığı ve demokrasinin tanımlandığı “sandık” bu aralar ülkedeki tartışmalardan dolayı durumundan ilallah ediyor desek yeridir.

Yerel seçimler sırasında ülkenin temel tartışma konularından birisi oy sayım işlemleri sırasında eş zamanlı olarak yaşanan elektrik kesintileriydi. Bu kesintiler ile ilgili olarak konu ile ilgilenen bakanlığın yetkililerine göre kesinti “kedilerden” kaynaklanmaktaydı. Trafoya kedi girdiği için elektrik kesintisi meydana gelmişti ve merak edilen bir durum yoktu. Sonuç espri ile karışık “kedidir kedi” yorumlarına neden olmuştu.

 Hikâye malum evin birine hırsız girer ev sahibi de durumdan epeyce çekinmektedir. Kim var orada diye seslenir ama açıkgöz hırsız cevabı yapıştırır. “kedidir kedi!”

Bu nedenle de bizim yerel seçimlerin sembol tartışma ve yorumlama sloganı bu kedi meselesine endekslenmişti.

 O günden sonra da ilgili kurum seçimlerde elektrik kesintisi yaşanmasın diye elinden gelen tedbirleri almaya, Kediler de trafolardan uzak durmaya başladı.

7 Haziran seçimlerde kedilerin trafo eylemlerine tanık olmadık. Seçmenler sandıklara gitti ve görevlerini yerine getirdi. Lakin bu kez de sonuçlar bazı kesimleri tatmin etmedi.

Ne 400 Milletvekili bekleyenler bu sayıya ulaşabildi.

Ne cumhurbaşkanı başkan olmak için yeterli güce sahip olabildi.

Ne iktidar partisi tek başına iktidar olabildi.

Muhalefet cephesindeki tek olumlu adım HDP’nin barajı aşarak 80 Milletvekili kazanması oldu.Hepsini toplasan bir hükümet kuracak güce erişemediler. Sayısal olarak toplamı tuttursalar da bir araya gelmeleri mümkün değil. Sonuçta yapılan görüşmeler de sonuçsuz kaldı ve ülke tekrar seçime gitmek durumunda kaldı. Yani sandık yine sonuç doğuramadı.

Tabi bu durumda istenen sonucu doğurmayan sandığın bu cezayı çekmesi gerekiyor. Bu amaçla da bu sandığın durumu epey tartışma konusu oldu. Seçim güvenliği denilebilmesi için önce ortamın güvensiz hale gelmesi gerekiyordu. Bu çok da başarılı olmayan bir operasyonla sağlandı. Bombalamalar, suikastler, hava saldırıları derken ülkenin umudu olan çözüm süreci dolabın buzluğuna kaldırıldı ve ülkede bir güvensizlik ortamı oluşturuldu.

İkinci aşama güvensiz hale gelen bölgede güvenli bir sandık ortamı sağlamak için yapılması gereken adımlara geldi. Öyle ya ortaya çıkan sonuçların yapılan değerlendirmesi tatmin edici değildi. Bölge bir partinin tercih alanı haline gelmişti ve bu durumda boğanın altında buzağı aramak gerekiyordu. Bu da bulundu. “Vatandaş tercihini özgürce yapacak ortamdan yoksun olmuştu!”

Bunun çaresi düşünüldü ve il ve ilçe seçim kurullarından sandıkların taşınması için kararlar alındı. Adeta zincirleme kararlarmış gibi birçok yerde bu kararlar devreye sokulmak istendi. Olay öylesine abartılı bir hale getirildi ki önlem diye atılan adımlar vatandaşın oy kullanma hakkının engellenmesi tehlikesine dönüştü. Sonuçta Yüksek Seçim Kurulu toplanıp bu yöntemin yanlış olduğunu karar verdi ve insanları rahatlattı. Bu karara göre artık seçim sandıkları taşınmayacaktı.

Sandık taşıma kararı alınan illerden birisi de Batman’dı. Batman merkez ve Sason ilçesindeki yaklaşık 50 bin seçmenin oy kullanma yerlerinin değiştirilmesi kararı YSK tarafından iptal edildi ve buradaki vatandaşlar rahatladı.

Lakin bu karara rağmen sandıkların başı dertten kurtulmadı. Çünkü son gelen açıklama sandıkların bu kez dağılma özelliği yerine toplama özelliğine tabi tutulduklarını gösteriyor.

 Batman il seçim kurulu Müdürü Şirin Kurhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ildeki 8 mahallede toplam 94 sandığın birleştirileceğini söyledi.

 "Sandıklar daha önceden alınan karar gereğince başka mahalleye taşınmayacak, 8 mahallede sandıklar birleştirilecek" diyen Kurhan, Yavuz Selim, Petrolkent, Pazaryeri, GAP, Seyitler, Belde, 19 Mayıs ve Petrol mahallelerindeki sandıkların mahalle dışına çıkarılmadan, her mahallede tek bir okulda toplanacağını kaydetti.”

Bu karar elbette sandıkların taşınması kararından daha sağlıklı bir karar. Yani ölümü gösterip sıtmaya razı etme diye tanımlanan durum gibi. Şimdi vatandaşların sabah erkenden kalkıp kalabalık hale gelecek okullara giderek oylarını kullanmaları gerekecek. Güvenlik görevlilerinin de ortamı sağlıklı bir hale getirmeleri sağlanacak. Bu güne kadar oy kullanma sırasında sorun yaşanmayan bu mahallelerimizde neden böyle bir tedbire ihtiyaç olduğunu anlamadık. Lakin büyüklerin mutlaka düşündükleri bir şeyler vardı. Dileriz bu “bir şeyler” iyi şeylerdir. Çünkü bir sorunun yaşanması durumunda kedilerin bile durumu kurtaramayacaklarını bilmek gerekiyor artık.