“NASIL DEĞERLENDİRİRLER ACABA?”

Bu köşede her gün sorunları gündeme taşır, kendimce çözüm önerileri sunarım. 28 yıldır aralıksız günlük yazılarımla daha yaşanabilir bir kent, topluma insan hakları ve çevre bilinci kazandırmak için karınca kararınca katkı sunmaya çalışıyorum…

90’lı yılların zorlu koşullarında da elimde kalem vardı. İşte o süreçte gazetecilik yapan, köşe yazılarıyla da kentin sorunlarının çözümüne katkı sunmaya çalışan gazetecilerden birisi de sayın İlyas Ekinci idi. Batman Çağdaş’ın, eski Batman’ı anlatan fotoğraflarına da konu olmuş sayın Ekinci, önceki gün çok çarpıcı bulduğum bir yazıyı sosyal medyada kamuoyunun takdirine sundu. Tarafsız, amacı bağcı dövmek değil, üzüm yemek olan o yazısını köşeme taşıyıp, okurlarımın da istifadesine sunmak için sayın Ekinci’den izin istedim. Başlığım dahil, mevcut yönetime değil, gelmiş ve geçmiş yönetimlere yönelik yazısını verdiği izinle paylaşırken, muhatapların, ilgililerin bundan ilham almalarını dilerim.

EKİNCİ’DEN ÇARPICI ÖNERİLER…

“Bundan bir süre önce de böyle bir yazı yazmıştım, bir kez daha yazıp hatırlatmak istedim. Nüfusu 600 bininin üzerine çıkan ve Büyükşehir Belediye olma yönünde hızla ilerleyen Batnan'ın modern ve yaşanır bir kent haline getirildiğini de söylemek mümkün olmuyor. Bir kentin modern olabilmesinin yol ve yöntemleri bellidir...

İmar planının götürüldüğü alanlara ileriye dönük geniş bulvar, cadde ve sokaklar planlanır. Bulvarın sağına ve soluna yapılacak binalar, ne bir milim ilerde ne bir milim geride olacak şekilde olmalıdır. Binalar aynı yükseklikte, ne bir milim yüksek, ne bir milim alçak olmalıdır. Bütün binaların yerden yüksekliği aynı olacak şekilde kodu alınmalıdır.

Bulvarda yapılacak bütün bina ve işyerlerinin kaldırımlara yüksekliği aynı oranda olmalı ve engelli vatandaşlarımıza sorun teşkil edecek basamak, merdiven yapılmasına kesinlikle müsaade edilmemelidir. Kente güzel bir görünüm kazandırılması için bulvar üzerindeki binalar tek tip boya ile boyanmalıdır...

Kaldırım, cadde ve sokaklar kesinlikle esnaf, işporta ve tablacıların işgalinden kurtarılıp halkımızın huzur ve güven içerisinde alışverişini yapacak ve şehir içerisinde dolaşmasını sağlayacak radikal tedbirler alınmalıdır.

Kent içi toplu taşımayı daha seri, sağlıklı ve vatandaşın rahat yolculuk yapacak modern ve konforlu araçlarla ulaşım olanakları sağlanmalıdır. Kentin değişik mahallelerinde yapılan binalara zemin etüdüne göre kat ruhsatı verilmeli ve her mahallede açılan cadde ve sokakların şehir merkezinin korunması için gelişi güzel binaların altında yapılan dükkânlara işyeri ruhsatı verilmemelidir...

Yeşil alanı, çocuk oyun parkı, tuvaleti, banyosu, mutfağı modern sığınağı, otoparkı ve yangın merdiveni olmayan binalara kesinlikle oturma izni ve bina ruhsatı verilmemelidir. Hele hele kaçak yapılan gecekondulara ve ruhsatsız imara aykırı katlı binalara karşı çok çetin bir şekilde mücadele edilmelidir. İmar yasasına aykırı ruhsatsız bina yapan, fazladan kat atan, hakkı olmadığı halde teras yapanlara göz açtırılmamalıdır ve derhal yasanın gereği yerine getirilmelidir. Cadde ve sokaklara yapılan kaldırımlar, sağlam ve aynı zamanda estetik görünümlü, engelli vatandaşlarımızın rahatça kullanabileceği modern bir yapıda olmalıdır... Kentin kanalizasyon ve yağmur suyu tahliye şebekesi projesi uzun yıllara hitap edebilecek genişlikte borular döşenerek yapılmalıdır. İnsanların hayatını tehlikeye düşürmeyecek kanserojen içermeyen borulardan su şebekesi ağı döşenmelidir....

Halkın sağlığını tehdit eden cadde ve sokaklarda ve okulların önünde hijyen olmayan ortamlarda gelişi güzel kurulan derme çatma barakalarda tavuk dönerci, ciğerci ve tantunicilerin faaliyetine göz yumulmamalı ve kesinlikle yasaklanmalıdır...

Cafe ve çayhanelerin kaldırımlara masa ve sandalye atarak insanların kaldırımlarda yürümesine engel teşkil eden durumlar tekrar gözden geçirilmeli ve yeni bir düzenlemeye gidilmelidir... Bulvar ve geniş caddeler gibi insan ve trafik akışının yoğun olduğu yerlerde yaya geçişlerini kolaylaştıracak ve olası kazaların önüne geçilebilecek ve görsel kirliliğe yol açmayacak şekilde modern alt ve üst geçitler yapılmalıdır... Esnaf ve kurumsal işyerlerinin reklam amaçlı tabelaların yarattığı karmakarışık görsel kirlilikler mutlaka ortadan kaldırılmalıdır. Gereksiz tabelalar sökülüp atılmalı ve işyerlerinin önü güzel bir görünüme kavuşturulmalıdır...

Vatandaşın rahat edebileceği ve temiz bir hava soluyabileceği kentin her yerinde modern sosyal tesisler yapılmalı, bol yeşillikli ve bol ağaçlı parkların yapılmasının özerinde önemle durulmalıdır. Halkın yaş ve kuru gıda maddeleri ile sebze ve meyve ihtiyaçlarını karşılayabilecek şehrin muhtelif yerlerinde kalıcı modern semt pazarları kurulmalı ve geçici semt pazarlarının da kentin değişik yerlerinde yaygın bir şekilde açılmalıdır...

Değişik yerlerden Belediye Hal’ine gelen yaş sebze ve meyvelerdeki hormon oranının insan sağlığına etki edip etmeyeceği noktasında laboratuar testinden geçirilmeli ve kalite kontrolü yapıldıktan sonra vatandaşın tüketimine, yani pazara sunulmalıdır.

Belediye; devletin kendisine verdiği yetki, kanun ve prensiplerinden kesinlikle hiç kimseye taviz vermeden cesaretle bu yetkilerini kullanmalıdır...

Bir kenti yaşanır hale getirmenin yegâne yolu ve yöntemi kesinlikle siyasi ve oy kaygısı yaşamadan salt o kente güzel ve modern bir görünüm kazandırmak ve o kentte yaşayan insanları huzur ve güven içerisinde sosyal bir yaşama kavuşturmaktan geçer...

Bunlar yapılırsa ancak bir kenti yaşanır hale getirirsiniz. Belki kent olarak büyür gelişiriz ama bu büyüme beton yığını, çarpık, sıkıcı, insanların nefes alamayacak kadar bıkkınlık veren büyük köy görünümünden öteye götüremeyiz. Batman'ın yaşanır modern bir kent haline getirmek için öncelikle kentin giriş ve çıkışları yemyeşil ağaçlarla süslenmesi gerekir. Mimarisi modern güzel görünümlü olmalı.

Tıpkı şairin yazdığı güzel ve zevkle okunan bir şiiri gibi olmalı. Nasıl ki şairin yazdığı güzel bir şiirini, güzel bir romanını zevkle tekrar tekrar okuyorsak, yaşanacak modern bir kentin mimarisinin de tıpkı o güzel şiir, roman ve kitap gibi olmalıdır.

Baktıkça tekrar tekrar zevkle o güzel binalara bakabilmeli insan... Temizliğin, yeşilin, renk renk çiçeklerin ve imara uygun yapılmış güzel görünümlü gökdelenlerin hakim olduğu yaşanır dediğiniz bir kent böyle olmalı işte..!! Batman'ın nüfusu 600 bini aşmak üzeredir. Büyükşehir olmaya hazırlanıyor. Ama beton yığını ve gecekonduların hâkim olduğu toz topraktan geçilmeyen berbat büyük bir köy görünümünden kendini kurtaramıyor. Son dönemde bazı caddeler genişletilse de, yeni bulvarlar açılsa da yeşile ve ağaç ekimine pek yer verilmiyor.  İleriye dönük ciddi ve kalıcı projelerle kentimize ve halkımiza hizmet yapmak durumundasınız yoksa Batman'ı başka türlü ileriye taşıyıp yaşanır modern bir kent haline getirmek mümkün değildir.”