Bugün hiçbir yerel sorunumuzu yazmayacağım!..
Çünkü hiçbir sorunumuzu yazmak gelmiyor içimden…

Bugün İluh Deresini,
hava kirliliğini,
açıkta akan lağım sularını,
sol sahil sulama kanalını,
derelerde akan petrol atıklarını,
katı atık çöp sahasını da yazmayacağım!..
Varsın kirliliğe teslim olalım!..
Varsın çevremizi çöp götürsün!..
Umurumda değil!..
Bugün Batman Çayı Islah Projesini,
çiftçilerin durumunu,
anız yangınlarını,
Ilısu Barajı ve Hasankeyf’i,
taşınması planlanan Zeynel Bey Türbesini,
zengin tarihi dokuyu, höyükleri de yazmayacağım!..
Varsın tarihimiz yok olsun!..
Bugün daha yaşanabilir bir Batman’ı,
planlanan yatırımları,
yeni hastane,
yeni garaj,
yeni uçak seferleri,
yeni fakülteleri de yazmayacağım!..
Varsın bu kentte hiçbir yatırım yapılmasın!..
Bu kentin evsel atıkları Dicle’ye akıyormuş, biyolojik arıtma gerekiyormuş.
Varsın planlanan devasa Ilısu Baraj gölü, dev bir foseptik çukuruna dönüşsün!..
Yazacağım yazılar,
yapacağım yorumlar,
oluşturacağım kamuoyu baskısı,
gündeme taşıdığım çözüm önerileri ile varsın bu kentin sokaklarına altın döşeme çekilsin.
Bugün önerilerde bulunmayacağım!..
O altın döşemeli sokaklar vicdanımı teskin etmedikten sonra, neye yarayacak ki?..
Bir yangın var, yüreklerimizi yakıyor, insani bütün değerleri aşındırıyor ve o yangının dehşetinin farkında değiliz…
DEHŞET VERİCİ VİDEO…
Birkaç gündür izlediğim bir programın etkisindeyim.
Bir türlü unutamıyorum…
Savaşın,
şiddetin,
vahşetin,
katliamların yaşandığı,
alçakların,
barbarların,
zalimlerin,
kan emicilerin,
zorbaların cirit attığı bir coğrafyada yaşananları anlatan bir video gösteriminden söz ediyorum…
Yer Suriye…
Her gün yeni barbarlıkların yaşandığı bir diyar…
Savaşın en büyük mağduru kadın ve çocukların toplandığı bir yardım merkezinde bir video çekilmiş. Uzun süredir yıkanamadığı belli olan saçlarıyla şirin mi şirin, masum mu masum bir kız çocuğuna sorular soruluyor…
ADINI UNUTAN KIZ ÇOCUĞU…
Aman Allah’ım o da ne? Küçük kız çocuğu adını bilmiyor…
İşte beni kahreden videonun konuşma çözümü:
- Senin adın ne?
- Bilmiyorum
- Baban nerede?
- Babam öldü
- Baban nerede öldü?
- Hadabah’ta öldü
- Kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği yedin mi? Söyle bana!

http://www.ensonhaber.com/adini-hatirlamayan-suriyeli-kucuk…
Bu videoyu izledikten sonra gözyaşlarıma hakim olamam…
Yutkunamam…
Boğazım düğümlenir…
Bu konuda güzel sözler söyleyenler olmuş, aynen katılıyorum; “Yüzünde acı bir tebessüm... Ne kadar da ağlamamak için kendini zor tutsa da, gözlerinin doluluğu her şeyi anlatıyor. Küçük kız... Dünya'nın neresinde olursak olalım, hepimize acı ve ızdırap verdin... Küçük bir vücuda sahip olmana rağmen, büyük bir kalbin var senin. Rabbim seni korusun. “
Evet, elimde kalem tutuyor, bir köşede yazı yazıyorsam, Allah için Şahitlik yapmadan, bu drama değinmeden kentimin güzel yarınları için önermelerde bulunamam. Bu acı drama dikkat çekmeyi dini ve insani bir görev biliyorum.
Elimden pek bir şey gelmiyor. Süreci değiştiremem. Ancak bütün zalimlere şöyle haykırıyorum; batsın dünyanız…
Lanet gelsin dünyanıza, zihniyetinize!..
Bu yorumu dünyanın bütün mazlum çocukları anısına yazıyorum.
Suriye’de veya başka diyarlarda küçük çocuklar anasız ve babasız büyüyor, kahvaltı bulamıyorlarsa, neyleyim güzel bir dünyayı…
Ya Rabbi dünyanın neresinde olursa olsun, hiçbir zalim güce kalben, zihnen bile meyledenlerden bile eyleme. Ya Rabbi, zalimlerin yaptıklarından beriyim, rahmetine sığınıyorum…