Ocak ayının yarısına vardık, hava sıcaklıkları mevsim normallerinin çok üzerinde seyrediyor. Sadece kentimiz, bölgemiz değil, ülkenin çoğu kurak bir kış geçiriyor…

Küresel Isınma denilen hadise dünyayı etkilemeye devam ederken, ülkemiz de bunu iyice hissediyor…

Libya’nın sahra çöllerine kar yağarken, ülkemizin dağlarındaki nice kayak merkezlerinin sezonlarını hala açamamaları ve barajlardaki su seviyelerinin hızla düşmesi oldukça düşündürücü değil mi?

2006 yılı kışı çok sert geçmişti. Batman’da hava sıcaklıkları gece eksi 25 civarını görmüştü…

Yine 2006 yılı bölgemizde vahim bir kuraklıkla tarihe geçmişti…

2006 yılında yöredeki ekinlerin çoğu sararmış, binlerce çiftçimiz bir kilo bile ürün elde edememişti…

Kire dağı eteklerindeki köylerdeki izlenimlerimi burada bilginize sunmuştum. Mardin’e bir toplantıya gittiğimde, bütün yol boyunca ekinlerin kuruduklarına şahit olmuştum…

Bu yıl şu anda ekinlere yetecek kadar yağış yağdı. Mart ve Nisan aylarındaki yağışlarla inşallah ekinler kendini kurtaracaktır. Dileğim çiftçilerimizin bir felaketle karşılaşmamasıdır.

Ocak ayının kalan günleri, Şubat ve hatta Mart’ta Rabbim dilerse iyi bir yağış gelebilir. Ancak şu an itibariyle ülkemiz ciddi bir kuraklığı yaşamakta, milyonlarca insan bundan son derece olumsuz şekilde etkilenmektedir…

Onlarca kayak merkezleri ve o merkezler vesilesiyle ekmek kazananları düşünelim. Ya da barajlardaki su seviyesinin düşmesinin olumsuz sonuçları…

Vahim bir tehlike ülkemizin kapısını çalmıştır. Bu konuda son günlerde yaygın medyada yer alan haberlerden bilgi sunmak istiyorum:

BARAJLARDAKİ SU SEVİYESİ ALARM VERİYOR…

“Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar, kuraklık tehlikesini kapımıza kadar getirdi. Türkiye genelinde sulama, enerji ve içme suyu ihtiyacını karşılayan birçok barajın doluluk oranlarında ise hızla düşüş yaşanıyor. İSKİ verilerine göre İstanbul’daki 10 barajın doluluk oranı yüzde 65 düzeyindeyken, bu rakam Ankara’da yüzde 20, İzmir’de ise yüzde 34 olarak verilere yansıyor.

Gazete Habertürk'ten Caner Aktan'ın haberine göre, İstanbul’a su sağlayan Ömerli, Terkos, Darlık, Büyükçekmece, Alibey, Istrancalar, Sazlıdere, Kazandere, Elmalı ve Pabuçdere barajlarındaki toplam doluluk oranı yüzde 65’e kadar düştü.

Bu oranlarla başkent Ankara da son yılların en kurak mevsimini yaşıyor. Elmadağ Kargalı Barajı’nda su tamamen tükenme noktasına geldi. Elmadağ Kargalı ve Akyar barajları su verme seviyelerinin altına düşmesi nedeniyle bu barajlardan Ankara’ya su verilemiyor.

Elazığ, Malatya, Tunceli ve Bingöl’deki barajlarda da yeterli yağışın olmaması nedeniyle düşüş yaşandı. Özellikle Keban Barajı’ndaki düşüş dikkat çekti. Keban Barajı’nın doluluk oranı yüzde 54’ten yüzde 30 seviyesine kadar geriledi. Barajda 4 milyar 100 milyon metreküp su kaldı.”

BAZI KAYAK MERKEZLERİNİN DURUMU VAHİM…

Barajlardaki su seviyesi ile ilgili araştırmadan sonra Habertürk, kayak merkezlerini de araştırdı. Onunla ilgili haberleri de kamuoyunun bilgisine sunmak istiyorum:

“Habertürk’ün dün, yurt genelinde yaşanan kuraklığı ‘Kış korkusu’ başlığıyla manşetine taşıması ve barajlardaki su oranının düştüğünü haberleştirmesinin ardından kar merkezlerinin de ‘alarm’ verdiği ortaya çıktı.

Geçen yıl yüzde 100 doluluğa ulaşan kayak merkezleri bu yıl boş kaldı, kar olmayınca pistler kapandı. Gazete Habertürk'ün haberine göre 3 bin 258 metre yüksekliğindeki Munzur Dağları’nın eteklerinde kurulan ve yaklaşık 50 milyon TL’ye mal olan Erzincan Ergan Dağı Kayak Merkezi, ocak ayına girilmesine rağmen kar yağışı olmadığı için sezonu açamadı.

Ergan Dağı Kayak Merkezi’nde, geçen yıl ocak ayında Dağ Kayağı Türkiye Şampiyonası ve şubat ayının ilk haftalarında Dağ Kayağı Dünya Şampiyonası yapılmıştı.

Kocaeli Kartepe’de geçen yıl ocak ayında 250 cm olan kar kalınlığı bu yıl 18 cm ölçüldü. Kartepe’de de pistler kapandı, oteller boş kaldı. Kartepe Green Park Oteli Genel Müdürü Mehmet Zeki Ünal, ‘Geçen yıl yüzde 80 olan doluluk oranı bu yıl yüzde 20’lerde kaldı. 4’te 1 oranında küçülmeye gittik. Bir kere kar yağdı ve 6-7 gün kayak yapılabildi. Şu an pistlerimizde çok az kar var ve kapalı. Pistlerden çamur çıkmaya başladı. Hakikaten büyük mağduriyet var. Umarım kar yağar. Sömestrde yağdı yağdı, sonrasında insanlar zaten gelmiyor’ diye konuştu.

Uludağ’da da geçen yıl 260 cm olan kar kalınlığı bu yıl 88 cm. Güney Marmara Turizm ve Otel İşletmecileri Birliği (GÜMTOB) Dernek Başkanı Mehmet Haluk Beceren, kar kalınlığının düştüğünü ancak pistlerin açık olduğunu söyledi. Geçen yıl ocak ayında tarihinin en çetin kışını geçiren ve günlerce kent merkezindeki yolları dahi kar nedeniyle kapanan Toroslar’ın eteğindeki Mersin’in Çamlıyayla İlçesi’nde ise bu yıl bahar yaşanıyor.

Geçen yıl 9 Ocak’ta kar kalınlığı bazı bölgelerde 1 metreyi bulan Niğde’nin Çamardı İlçesi’ne bağlı Demirkazık Dağı’na da beklenen kar yağmadı. Bu yıl kar kalınlığı 10 cm’de kaldı. Aynı dönemde kar yağışı nedeniyle ulaşımın kapandığı Toroslar’ın yüksek kesimlerindeki Tepeköy’de ise yağan kar henüz tutmadı.”

http://www.haberturk.com/kurak-gecen-kis-kar-merkezlerini-de-vurdu-1790061

Görüldüğü gibi kuraklık yakın tehdit oldu. Ne yapılması gerekiyor?

Bilim insanlarının tüm uyarılarını ciddiye almak gerekiyor. Çevreciler, doğa için mücadele edenlerin sesine kulak verilmelidir.

Yine basına düşen bir uyarı: “İklim Uzmanı Prof. Dr. Ümit Erdem kuraklığın önlenebilmesi için yeşilin korunması gerektiğini söyledi. Erdem, ‘İklim değişikliği tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye’yi de doğrudan etkiliyor. Ülkemizde yaşanan seller ve taşkınlar bu değişikliğin en belirgin örneklerindendir. Yeşil varsa su da vardır, yoksa kuraklık gelir. Biz yeşili korumak yerine başka işlerle uğraşıyoruz. Yapmamız gereken en acil iş yeşili artırmaktır. Baraj kurmak yerine ağaçlarımızı korursak daha etkili sonuçlar elde edilir. Her baraj yeni bir ekolojik sistem yaratıyor. Bu durum diğer ekosistemlere zarar veriyor’ dedi.”

Doğaya zarar veren insanlar eliyle havada, karada fesat yaşanabilir. Kuraklık kapıyı çalmadan önlem alınmalıdır. Yağışlar için dua edelim ama bilelim ki sadece dua yetmez. Kader deyip geçmek de yetmez. Rabbim bir de tedbir için insana akıl vermiştir vesselam…