Konu ile ilgili olarak önce Medya gazetesinin bir haberini paylaşalım. 13.04.2012 tarihli haber şöyle;
 
“NAMAZDAKİLER TEK TEK KAYDEDİLİYOR

BDP’nin geçtiğimiz yıl başlattığı Sivil İtaatsizlik eylemleri kapsamında har hafta Cuma günleri kılınmaya başlanan Sivil Cuma Namazına katılan vatandaşlar, sivil polisler tarafından tek tek kameraya kaydediliyor. Son haftalarda artan sayıda sivil polisin Cuma namazına gelen vatandaşları kameralarla tespit ekmesi dikkat çekiyor. Güzel havanın da etkisiyle dün kılınan Cuma Namazına çok sayıda vatandaş katıldı. Polis kameraları ise namaz süresince kayıttaydı. Sivil Cuma Namazı tam 22 kamerayla, neredeyse saniye saniye kaydedildi. Cemaat namaz kıldığı sırada orta refuje dizilerek çekim yapan sivil polisler ilginç bir görüntü oluşturdu. Namazı kıldıran hocanın Kürtçe vaazının ardından Cuma Namazını kılan vatandaşlar, karşılarında çok sayıda sivil polisin çekim yaptığını görünce şaşkınlıklarını gizleyemediler.”
 
Şimdi de Anayasanın ilgili maddesine bir göz atalım. Madde 24;
 
 
“VI. Din ve Vicdan Hürriyeti
Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.
14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir.
Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.
Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır.
Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.”
 
Son olarak da konu ile ilgili olarak ilimizdeki iki İnsan Hakları Örgütünün yaptıkları basın açıklaması; “Batman'da uzun bir süredir kamuoyunda sivil Cuma olarak adlandırılan ve Batman Belediyesi yanında kılınan namazlara ilişkin ilk günden buyana yoğun baskılar uygulanmaktadır.
 
Namaza duran vatandaşlar her hafta tek tek kamera ile görüntülenmekte ve fişlenmektedirler. Çekim yapan emniyet mensupları, namaz kılan vatandaşların dikkatini çekmek ve üzerlerinde psikolojik baskı kurmak için özel bir çaba sarf etmektedirler. Yerel basın kaynaklarından edindiğimiz bilgilere göre geçen hafta kılınan namaz 22 ayrı kamera ile yakından görüntülenmiştir.
 
Daha önce bu konuda görüştüğümüz Emniyet yöneticileri uygulamanın güvenlik gerekçesi ile yapıldığını söyleseler de bu gerekçenin Batman kamuoyu nezdinde hiçbir inandırıcılığı yoktur. Uygulamanın gerekçesinin baskı ve yıldırma olduğu çok açıktır.
 
Ayrıca konu ile ilgili hükümet yetkililerinin kılınan namazların "samimi olmadığı, örgüt talimatları doğrultusunda veya örgüt için kılındığı" iddiaları yine bu uygulamaların temel sebeplerinden birisidir.
 
Hemen ifade etmek gerekir ki kılınan bir namazın kimin için kılındığı ve samimiyetinin ölçüsünün takdiri Yüce Yaratana aittir. 28 Şubat Darbesinde fişlenen, baskı gören dindar insanlar ve siyasetçiler de samimi olmadıkları ve dini siyasete alet ettikleri gerekçesiyle
yıllarca baskı gördüler. Benzeri uygulamanın yıllar sonra üstelik darbecilerin yargılandığı bir dönemde sivil Cuma kılan vatandaşlar üzerinde uygulanması açık bir çelişki ve zulümdür. Ne dine ne hukuka ne de insan haklarına uygun olmayan bu uygulamaya derhal son verilmelidir.
 
İHD ve MAZLUMDER Batman Şubeleri olarak bu uygulamanın takipçisi olacağız. Hak ihlalinin devamı durumunda konuyu genel merkezlerimize ve  ilgili uluslararası kuruluşlara ve ulusal basına ayrıca taşıyıp bu konudaki her türlü hak mücadelesini vereceğimizi kamuoyuna
duyuruyoruz.
 
Yine, İHD ve MAZLUMDER Batman Şubeleri olarak bu hak ihlalini kamuoyuna duyuran ve duyarlılık sağlayan tüm yerel basınımıza teşekkür ediyor, kamu otoritesini ibadet, din ve vicdan hürriyetine saygılı olmaya davet ediyoruz.”
 
Değerlendirmesini de siz değerli okurlara ve değerli yöneticilere bırakıyorum.