Cuma günü Yılmaz Güney sinema salonunda yapılan bir etkinlik ile Batman Belediyesi bünyesinde “ Hasankeyf ulusal Orkestrası’nın” kuruluşu ilan edildi.
Basına ve kamuoyuna bir açıklama ile duyurulan orkestranın büyük bir açığı kapatacağını belirtmek gerekiyor. “Genel olarak ulusal orkestraların amaçları bir ülkeye ait olan müzikleri profesyonel bir şekilde kayıt altına alıp arşivlemek diğer yandan kapılarını uluslar arası alana açıp dünyadaki müzisyenlerle ilişki kurmak olarak tanımlanırken bunun da o ülke müziğinin ayakları üzerinde durmasını sağlar ve kendini ifade eder” denilerek giriş yapılan açıklamada;” biz Kürtler için hem müziğimizin kayıt altına alınıp arşivlenmesi hem de uluslar arası alanda Kürt müziğini yaratıp yaygınlaştırmak için bir orkestraya ihtiyaç vardı. Orkestranın varlığı müzik yaratıcılığı için büyük bir kapı aralayacaktır.” Belirlemesi yaparak Kürt destanlarının opera için alt yapı oluşturduğuna vurgu yapıldı. Açıklamada ayrıca orkestranın kurulması ile yüzlerce Kürt müzisyenin rahat bir çalışma ortamı yakalayacağı da vurgulandı. Çalışmaların oda orkestrası ile başlayacağı iki sene içinde de senfoni orkestrası oluşturmayı hedeflediklerini belirttiler.
Gecede konuşan Belediye Başkan Vekili Serhat Temel ise Kürtçe üzerindeki baskılara dikkat çekerek; “Önce Kürtçe diye bir dil yok dediler. Sonra varlığını kabul ettiler ama bu kez de Şehir dile medeniyet dili değil dediler. Biz bu dilin kadim bir dil olduğunu zengin bir dil olduğunu biliyoruz. Çalışmalarımızda artık kimseyi beklemeyeceğiz ve kültürel alanda müzik, roman ve şiirlerimizi Kürtçe yazarak dilimizi koruyup geliştireceğiz” dedi.
Gece açılış konuşmalarından sonra Mizgin Tahır’ın konseri ile devam etti. Muhteşem bir müzik ziyafeti çeken Mizgin Tahır Kürtçenin zazaca, Kürtçe ve Soranice lehçelerinde söylediği parçalarla salonu tıklım tıklım dolduran dinleyicileri mest etti.
Açılış konserinde ortaya konan performans da bir orkestranın gerekliliğini ve Kürtçe bestelerinin zenginliğini ortaya koydu.
Batman Belediyesi evvelki hafta Esen tepede düzenlediği başka bir etkinlik ile de Dengbêjler evini hizmete açmış ve bu alandaki bir eksikliği kapatmıştı.
Sanatsal etkinlikler ve sanat bir toplumu ayakta tutan, tanınmasını sağlayan, bağlarını güçlendiren unsurlarıdır. Bu Müzikte, Edebiyatta, Sinemada, Resimde olduğu gibi diğer sanat dallarında da böyledir.
Toplumlar kültürel özelliklerine sahip çıkıp korudukları süreci kendi varlıklarını da korumayı garanti altına alırlar. Bu etkinlikler aynı zamanda dilin kendini koruması ve geliştirmesi anlamına da gelir ki dil zaten bir toplumu yaşatan temel unsurdur. Bu nedenle kültürel çalışmaları değerlendirirken konuyu bir bütün olarak görmek gerekmektedir.
Bir insan için yemek yemek, su içmek ne anlam taşıyorsa bir toplum ve gelenekleri için dilini yaşatmak, müziğini, resmini, geleneklerini sürdürmek de aynı anlamı taşımaktadır. Bu tür çalışmaların sadece bireyin çabaları ile korunamayacağını da kabul etmek gerekmektedir. Dünyada yüzlerce dil yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bulunmaktadır. Dillerin kaybolmadan kendilerini koruyabilmelerinin yolu da kültürel çalışmalarla sağlanabilir. Bir kültürün kendini yaşatmasının temel yollarından biri de kendi dili ile eserler vermektir. Bu eserler hikâye, roman, şiir olabileceği gibi müzik besteleri, çekilen sinema filmleri, oynanan tiyatro oyunları da olabilir. Bu etkinlikler de takdir edilmelidir ki destek ister, ilgi ister, sahiplenme ister.
Bu çerçevede bakıldığında Batman Belediyesinin kültürel çalışmalarını alınmış doğru kararlar olarak yorumlamak gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle “Orkestraya netewî ya Heskîfê” kuranları ve çalışmada emeği geçenleri kutluyor en kısa sürede çalışmalarını tamamlamalarını ve ilk konserleri ile halkla buluşmalarını bekliyoruz.