Hayatın pek çok alanında topluma hiçbir saygısı olmayan nice insanlarla karşılaşıyorum ki sizlerin de malumudur…

Bazen sinir katsayılarım tavan yapıyor…

Aramızda öyle insanlar vardır ki, bazen kendilerine karşı şiddete başvurmamak için kendimi zor tutuyorum…

Saygısızlık,

ukalalık,

had bilmezlik,

görgüsüzlük,

terbiyesizlik,

kibir,

enaniyet

kabadayılık,

yankesicilik,

hırsızlık,…

Ne kadar kötü sıfatlar varsa, hepsini taşıyorlar…

Kimi hadlerini aşanlar derdest edilip, tutuklanıyorlar. Ancak hukuk çerçevesinde de sıkıntılar var..

Bir bakıyorsunuz salıverilmişler…

Esrar, eroin, her türlü uyuşturucuyu böyleleri satıyor.

Çocuklarımızı zehirleyenler, toplumun geleceğiyle oynayanlar onlar…

Kadınları kötü yollara düşürüp, ticaret metaı haline getiren de onlar…

Tefecilik yaparak ocakları söndüren, aileleri parçalayan, nice mağdurların intiharına sebep olanlar da onlar…

Yaptıkları kötülükler yanlarında kar kalıyor…

Mahkemeler haklarından gelemiyorlarsa, haddini aşanlarla nasıl mücadele edeceksiniz?

Yıllardır çevre, ekoloji, doğa için mücadele veriyorum. Bu amaçla karşılıksız hizmet için çeşitli sivil toplum örgütlerinde faaliyetlerde bulunuyorum.

Yine yıllardır insan hakları mücadelesi veriyorum.

Gönüllü olarak zor duruma düşen insanlara ayrımsız yardım yapmaya gayret gösteriyorum.

Aramızdaki kötülerin ıslahı, eğer ıslah olmuyorlarsa cezalandırılmaları için de örneğin Madde Bağımlılığıyla Mücadele Koordinasyon Kurulunda vs yapılarda gönüllü olarak yer aldım.

Ancak yetmiyor…

Haddini aşanlar her tarafta kendilerine gösteriyorlar…

O nedenle düşünüyorum da haddini aşanlarla mücadele için de bir yasal örgüt mü kurayım!..

Batman’daki dürüst, güvenilir, gözüpek nice gençleri bir çatı altında buluşturup, kötülerin korkulu rüyası haline getirmek istesem, acaba yasal açıdan bir mahzuru var mı diye sormak isterim!..

Adamlar tefeci, güçlerinin yettiği bazı insanları sömürüyor, evlerini, işyerlerini sattırıyorlar…

Batman’da yüzlerce aile reisinin tefecilere borçlandıkları için kenti terk ettikleri söyleniyor…

Arsalarını satarak tefecilerden kurtulanlar var…

SAĞDUYU YERİNE SOLDUYUMLA HAREKET!..

Değerli Okurlar, sağduyumu kaybedip, solduyumun etkisine girmeme ramak kalmış!..

Bana bir yol gösterin lütfen…

Solduyum diyor ki;

duyarlı gençleri topla;

esrar satan,

eroin pazarlayan,

kadın ve kızların ırzları üzerinden ticaret yapan,

tefecilik yaparak toplumsal huzura darbe vurmaya çalışan,

kabadayılık yaparak kimsesizlere hayatı zindana çevirenlerle uğraş, adalete teslim et…

Haksız mıyım?

Ne yapalım Allahaşkına?..

Kötülerle mücadele için de bir STK mı inşa edeyim?

Gerçekten gına geldi ama yukarıdaki solduyum bir ironidir.

Devletin kolluk kuvvetleri ve asayişten sorumlu birimleri var. Daha etkin bir denetim ve daha güçlü bir mücadele onlara düşüyor.

Bu konuda toplumumuza da önemli görevler düşüyor. Rant ve menfaat şebekeleri uzayda gelişmiyor. Onları deşifre etmede üzerimize düşeni yapmalıyız.

Tefeciler uzaydan gelen yaratıklar değil. Bizlerin içinde gelişen ve büyüyen asalaklardır… Toplumumuzu bu konuda bilinçlendirmeliyiz.

Bilinçli bir topluma kötüler zarar veremez…