Günlerdir bölgemiz ve yöremiz ciddi yağışlar alıyor.
Pek çok Batmanlının, "Batman Karadeniz'e benzemeye başladı" dediklerini duymuşsunuzdur.
Her gün yağan rahmet, yağmur gerçeği üzerine bu ifadeler hayatımıza girdi.
Sason, Kozluk, Gercüş, Beşiri ve Hasankeyf, yanı sıra merkeze bağlı kırsalda yağışların yansımalarını hep birlikte müşahede ediyoruz...
Yemyeşil bir örtü dağlar ve ovalarımızı örtmeye başlamıştır...
30 yıldır kurumuş çeşmeler, rahmet fışkırtmaya başlamıştır.
Pek çok köylerimizden bu yönlü haberler alıyoruz.
Derelerimizden şırıl şırıl akan sular gerçeğine tanık oluyoruz.
Özetle ifade etmek istersem; toprak artık yağmur sularına doymuştur...
**
**
Rahmeti Rahman'a itiraz hakkımız yok, bunu unutmayalım...
"Çok yağmur yağdı,
bu yağışlar artık zararlı,
hayvanlarımızı dışarıya salamıyoruz,
sürekli saman alarak hayvanlarımızı doyuruyoruz,
her gün yağan yağışlardan dolayı çift süremedik, buğdaylarımızı toprakla buluşturamadık,
tarlalardaki buğdaylar aşırı yağışlar nedeniyle sararıyor,
heyelanlar yaşanıyor,
barajlar büyük tehlike atlatıyor; vs vs yönlü şikayetleri hepiniz duymuşsunuzdur.
Bütün bunlara cevabım şudur; Rahman ve Rahim olan Allah'tır, ne dilerse başımız, gözümüz üstüne...
O, dilerse taş yağdırır. Bize düşen teslimiyettir, gerekli tedbirleri almaktır...
**
**
Doğrudur, bazı çiftçilerimiz buğdaylarını ekme fırsatı bulamadı. Aşırı yağışların mutlaka olumsuz yan etkileri, tesirleri vardır.
Bu yazıyı kaleme alma nedenim de bununla ilgili.
Aşırı yağışlar bölgedeki barajları tehdit ediyor. Batman, Kozluk, Diyarbakır'daki Hidroelektrik Santralleri tam kapasite ile elektrik enerjisi üreterek barajlarda biriken suları nehir ve çay yataklarına bırakıyor.
Buna rağmen barajlar hızla dolmaya devam ediyor ve tehlike yaratıyor. (Batman Barajında 5 metrelik bir kodun kaldığını duymuştum.)
Bu tehlikeyi bertaraf etmek için baraj tahliye kapakları açılıyor.
Bunun doğal sonucu olarak Batman Çayı ve Dicle NehriNde yüksek debili sular akıyor...
Şu anda Hasankeyf'teki çardakların tümü kullanılmaz hale gelmiştir...
**
**
KANATLI GÖLETİ ÇEVREYİ TEHDİT EDİYOR...
Değerli Okurlar, Barajları inşa edenlerin bu tehlikeleri hesaplamaları gerekir.
Gün gelir belki çok daha şiddetli ve etkin yağışlar yaşanır, barajlar o zaman devasa tehdit mi olacak?
Günler öncesinden yağışlar nedeniyle oluşabilecek heyelan/toprak kaymaları, taş düşmeleri, çığ gibi bazı tehlikelere sosyal medya üzerinden dikkat çekmiştim.
Batman merkeze bağlı Kanatlı (Teyyare) köyü yukarısında bulunan bir gölet, büyük tehlike oluşturdu. Yıllar önce köylülerin kendi imkanlarıyla yaptıkları devasa bir göletten söz ediyorum.
Ön tarafı toprak setten oluşan göletin çevreyi tehdit ettiği bilgisini alır almaz, alanı görmeye gittim. Batman Çevre Gönüllüleri Derneği adına yerinde incelemelerde bulunduk.
Göletin 20 metreden fazla derinlikte olduğunu öğrendik. Dolusavak olmasaydı, o gölet çoktan çökmüştü.
Toprak bendin değişik yerlerinde ciddi çatlaklar olmuştu. Açıkça işaretler vererek geliyorum diyen bir tehlikeden söz ediyorum...
Bu arada İl Özel İdare Genel Sekreteri Sayın Abdulkadir Özer ve AFAD İl Müdürü Sayın Fevzi Bakır ile uzmanlarından oluşan heyetle gölet başında karşılaştık. Onlardan habersiz gitmiştik.
İlgili kurumların harekete geçmeleri olumlu bir gelişmedir. Sayın Valimizin talimatlarının olduğu bilgisini de edindim.
Toprak bend/set bence hala büyük tehdittir, tehlikedir.
Şayet o toprak set çöker ve gölet patlarsa, Allah korusun ama Yeni Sanayi Sitesi, Hava Meydan Komutanlığı ve Havaalanımız ile çevre ciddi çamur tabakası altında kalacaktır diye düşünüyorum...
O göletin güçlendirilmesi ve tehlike olmaktan çıkarılması gerekiyor. Bu yağışlar sürecinde olmaz. Yaz aylarında ivedilikle bu tehlikenin bertaraf edilmesi gerektiğine inanıyorum.
Edindiğim bazı bilgilere göre göletteki suyun bir kısmının kontrollü tahliyesine başlanmış. AFAD ve Özel İdare uzmanlarının çok büyük özveriyle çalıştıkları gerçeğini hatırlatmak isterim. bizler evimizde otururken, onlar tehlikeleri bertaraf etmekle uğraşıyorlardı.
Yağışlardan kaynaklı daha nice tehlikeler kapımızı çalacaktır. Yolların toprak kaymaları nedeniyle kapanması, çığ düşmesi, taşların köyler için tehdit olması, Memur-Sen konutları örneğinde olduğu gibi heyelan nedeniyle oluşan tehditler. Bütün bunlar için ilgili kurumların teyakkuzda olması gerekiyor. Dua ile birlikte tedbirlerin alınması dileğimle.