Batman kent merkezine yakın, yoksul insanlarımızın ulaşabileceği en güzel, en havadar gezilebilecek(mesire) ve piknik yapılabilecek yeri hiç şüphesiz ‘Esentepe’ diye bilinen yerdir.

Yaşar Kemal Kent Ormanı da gezilebilecek bir alan. Ancak Esentepe bu kente hakim noktadır.

Esentepe duyarlılığım sürekli okurlarımın malumudur. ‘Sürekli okurlarım’ derken 27 yıldır yazımı takip edenlerden söz ediyorum.

1992 yılında Batman Valiliğine atanan Sayın Zeki Şanal’ın kulağını çınlatıyorum! Esentepe’nin etrafı hayvanlara açık haldeydi. Dönemin Belediye Başkanı Sayın Ataullah Hamidi, kentin sorunlarıyla uğraşıyordu. Kanalizasyon şebekelerine hayvan leşlerinin atıldığı bir süreçte görev yapan Hamidi, kenti çamur deryasından kurtarmaya çalışıyordu.

Esentepe’nin durumunu gündeme taşımıştım. Besicilere ait yüzlerce hayvanın Esentepe’ye çok büyük zararlar verdiğine dikkat çekerek, acilen ihata duvarı ile korunmasını önermiştim.

Yazım üzerine Sayın Hamidi, bütçelerinin buna uygun olmadığını söylemişti. Dönemin Valisi Sayın Zeki Şanal, gazetemiz sabit telefonunu arayarak yazım için teşekkür etmiş ve “Esentepe’ye tel örgü çekeceğim” diye de söz vermişti.

Sözünü tutup, Esentepe’yi tel örgüyle çevirmişti. Belediye ise hafızam beni yanıltmıyorsa, Esentepe su deposu güvenliğine ek olarak bir de bütün yeşil alanı koruyacak bir bekçi görevlendirmişti. Yeşil alan böylece korunmuştu.

Merhum Belediye Başkanımız Salih Gök döneminde de Esentepe bekçileri vardı. İlginç anıları bulunan yaşlı bir bekçimizi unutmam hiç mümkün değildir…

ESENTEPE HER ZAMAN GÜNDEMİMİZDE OLMUŞTUR…

Her zaman Esentepe duyarlılığım olmuştur. Bir keresinde Esentepe Konukevi çevresinde ağaçlandırma çalışmalarına destek vermiştim. Sayın Faris Özdemir, ayağı alçılı halde iken o çalışmaya destek vermişti. O dönemde Belediyeyi kimin yönettiğini hatırlamıyorum ama ekilen fidanların kurumasına tepki içerikli yazılarımı hatırlıyorum.

Evet, Esentepe duyarlılığım her zaman olmuştur. Esentepe’nin temiz tutulmasına yönelik çevre çalışmalarımızı da anımsatmak isterim. Dönemin Vali Yardımcısı Sayın Sedat Sırrı Arısoy ve Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan’ın da katıldığı Batman Çevre Gönüllüleri Derneği’nin 5 Haziran Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamındaki doğa temizlik kampanyasında, Esentepe’de temizlik kampanyası ile duyarlılık oluşturmuştuk.

‘Esentepe Değil, Çöplüktepe’ başlıklı yazımı asla unutmam mümkün değildir. O yazıdan bazı paragrafları birlikte okuyalım: ‘Sonraki günlerde Belediye’nin Esentepe’de hiçbir çalışma yapmadığı yolunda şikayetlerle karşılaştım. Bazı duyarlı vatandaşlar, bana şu bilgileri verdiler: ‘Siz hiç Esentepe’nin sosyal tesisler arkasındaki alanı dolaştınız mı? Oraya yüzlerce pet bardak ve tabak atılmış durumda. Ayrıca kanalizasyon suları açıktan akıyor.’

Tabi her söylenene inanmak doğru bir yaklaşım değildi. Soluğu Esentepe’de aldım ve belirtilen mevkiye uğradım. Maalesef gördüğüm manzara dehşet vericiydi. Tek kelimeyle utanç verici bir manzara karşımızda duruyordu…

Esentepe Sosyal Dinlenme Tesisi’nin arka bölümü tek kelime ile çöplüğe dönüştürülmüştü. İhata duvarının hemen dibinde genişçe bir alan tamamen pet tabak ve bardaklarla, poşetlerle doluydu. Bir tek ağacın dibinde oturmaya imkan yoktu. Kurumuş otlar, çöp deryası karşımızdaydı… Tesisin kanalizasyon şebekesindeki tıkanma yüzünden atıklar, lağım suları kapalı bir logardan tepe aşağısına doğru akıyordu. Pis bir koku insanın burun direklerini kırıyordu… Etrafta, ağaç altlarında bir tek çöp bidonu görmedim, bir tek görevli ile karşılaşmadım. Daha sonra tesisten Devlet Hastanesi yönüne doğru o alanı gezdik. Bütün ağaç altları çöp deryası gibiydi. Herhangi bir aklı başında insanın o çöplükler arasında oturup dinlenmesi imkansızdı. Kahredici manzara karşısında ifade edebilecek söz bulamadım…

Sayın Kalkan’ın acilen bu önemli soruna el atması gerektiğine inanıyorum. Esentepe kesinlikle ‘çöplüktepe’ olmuş vaziyette...

O manzaranın bir sorumlusu Esentepe’deki sosyal işletmelerdir. Özellikle havuzlu sosyal dinlenme tesisinin çevreyi katlettiği bir gerçektir. Bence yılların ihmali söz konusudur…

Esentepe gibi kentimizin güzide bir mesire alanına çöplüğe çevirenlerin büyük bir sorumsuzluk örneği sergiledikleri açıktır. O ağaç altlarına pikniğe gidip de çöplerini daha sonra toplamadan ayrılanların insanlıktan nasiplenmediklerine inanıyorum. Bir insan bu kadar sorumsuz olamaz diye düşünüyorum.’

O yazımdan sonra Esentepe’ye daha bir ihtimam gösterilmiş, etraf temizlenmiş, vatandaşların gönül huzuruyla gidebileceği mekan haline getirilmişti.

Değerli Okurlar, uzun bir değerlendirme yaparak sizi maziye götürme nedenine geleyim. Son dönemde Esentepe’ye büyük bir cami yapılacağı konusundaki haberleri okumuş olmalısınız. Esentepe’ye yapılacak cami için Sayın Cumhurbaşkanımızın devrede olduğu ve projeyi bizzat takip ettiği yolunda yerel basınımızda haberler de yer aldı.

Yıllardır bu kentin gündeminde olan Esentepe’ye Cami projesini hiçbir zaman doğru bulmadığım gibi, şimdi de doğru bulmuyorum. Sayın Cumhurbaşkanı bu kentin hangi noktasına cami yapılacağı ile ilgili olmuşsa, bunun nedeni kendisine iletilen raporlardır diye düşünüyorum. Kentin en hakim noktasında bir cami yapılması için birileri iyi niyetle rapor hazırlamış ve Sayın Cumhurbaşkanı bundan etkilenmiş olabilir. Sayın Cumhurbaşkanımıza daha güzel ve kentin çehresini değiştirecek alternatif proje önerilerimizi sunmak istiyorum.

Yıllar önce gündemimize gelen ve dönemin Müftüsünün, Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te yapılan 10 bin kişilik kapalı ve 60 bin kişilik açık alan kapasiteli Esentepe Cami Projesi yerine önerilerde bulunmuş ve ‘Kentin gelişimine katkı sunacak bazı yerlerde böyle bir çalışmaya hiçbir itirazım olamaz. İtirazım bunun Esentepe gibi yeşil bir alanın seçilmesidir. Vatandaşların uğrak yeri olmayan Esentepe gibi 10 bin kişilik kapalı, 60 bin kişilik açık bir alanın seçilmesi yanlıştır. Yeşil kıyımı yapılmadan bu alanı yaratamazsınız’ demiştim. Bugün de o görüşteyim. Bu gazetemin değil, kişisel görüşümdür. Esentepe’ye duyarlı bir çevreci ve gazeteci olarak Sayın Cumhurbaşkanımıza sesimi ulaştırabilsem, kentin tüm farklı görüşlerinin ve hükümetine yakın STK’ların temsilcilerinin de eski Devlet Hastanesi yakınındaki Diyarbakır yol güzergahı kenarındaki alanda uzlaştıkları bilgisini sunacağım.

Son günlerde Esentepe cami projesi için çalışmalara start verildiğini duydum ve geçtiğimiz gün durumu yerinde inceledim. Yukarıdaki eski havuz ve sosyal bina yeri dümdüz hale getirilmişti. Cami Batman’dan görülsün diye mi bilemem, bazı büyük ağaçların kesildiğini gözlemledim, çünkü kütükleri yerinde duruyordu.

Camiye ulaşım için kıble tarafından araçlar için bir tünelin yapılacağı bilgisine ulaştım. Çok geniş bir alan beyaz çizgilerle işaretlenmişti. O alandaki ağaçların korunması için ilgilileri duyarlı olmaya davet ettim. Gerekli ihtimamın gösterileceğini, ancak tünel alanına girecek ağaçları sökerek başka alanlara taşımak zorunda olduklarını söyleyeceklerdi.

Konuştuğum çok sayıda Ak Partili önemli isim de Esentepe camisine sıcak bakmıyor. Yol yakın iken o yeşil alan yerine eski Batman’ın bulunduğu Sere Gır-Yeşiltepe önerimi arz ediyorum: Cami yapımı için kentin en yüksek noktasını öneriyorum. Batman’ın adını aldığı İluh tepesi zaten kentsel dönüşümden geçirilmelidir. Bu tepedeki yapılar dökülüyor. Tepe istimlak edilsin ve Bişkek Cami projesi orada hayata geçirilsin. Hem dört minareli, hem siluetini bozabilecek bir durum yaşanmayacak. İluh tepesi güzelce ağaçlandırılıp, nefis bir çevre düzenine kavuşturulabilecektir.

Esentepe’deki cami yerine Yeşiltepe’de yapılacak ve kentin her yerinden net şekilde görülecek, ışıklandırılacak büyük camide on binlerce insan namaz kılabilecek, o semtlerin çehresi değişecek, kentsel dönüşüm ivme kazanacak, herkes sayın Cumhurbaşkanına dua edecektir.