Günler öncesinden bu köşede, Batman Belediyesinin Turgut Özal Bulvarı Vizyon Projesi’nin 3. Etap çalışmalarına Kurban Bayramı sonrasında ağırlık vereceğini ifade etmiş ve görüşlerimi, bakış açımı izah etmiştim. Aynı yazıda Çevrecilerin suçlanmasının haksızlık olduğu konusu üzerinde de durmuştum.
Yine Belediye’de düzenlenecek önemli toplantıya dikkat çekmiştim.
Hem o toplantı gerçekleşti. Hem de belirttiğim gibi üçüncü etap çalışmalarına hız verildi…
Tabi birileri yine kolay yolu tercih ederek Çevrecileri suçluyor…
Meseleye duyarsız kalmayan Çevre örgütünü suçlamak kolaycılıktır ve etik de değildir…
Neden?
Çünkü Çevreciler, yani açıkçası Batman’daki çevre mücadelesini veren Batman Çevre Gönüllüleri Derneğini suçlamak insafsızlıktır…
O çevre örgütünün bir gönüllüsü olarak bunu ifade ediyorum. Kurban Bayramı öncesinde bu köşede yaptığım değerlendirmeden bazı satırları yeniden hatırlatayım;
‘Günlerdir çevre örgütümüze eleştiri yapanlar var.
Haksız eleştiriler söz konusu.
Biz mesele ile ilgiliyiz…
Duyarsız değiliz…
Şu gerçeği herkes bilsin; vizyon projenin 3. etap çalışmalarında mutlaka onlarca ağaca dokunulacaktır…
Önceki etaplarda da dokunuldu. Ancak şu an 1 ve 2. etap vizyon projenin yeşil dokusu oldukça dikkat çekici ve güzeldir…
Turgut Özal Bulvarı neredeyse tamamen çınar ağaçlarının gölgesinde kalıyor…
Üçüncü etapta da ağırlıklı çınar ağaçlarının olacağını öğrendim.
Görüştüğüm belediye üst düzey yetkilileri, vizyon proje çalışmaları sırasında çok sayıda ağacın taşınacağını ifade ettiler…
Yine mevcut orta refujun üç metrelik bir kayma durumunun olduğunu belirttiler.
Biz makul ve doğru olanı savunuyor ve öneriyoruz.
Biliyoruz ki Turgut Özal Bulvarında:
ömrünü tamamlayan,
miadını dolduran,
sinek üreten ağaçlar var.
Örneğin kimi akasya ve dut ağaçları gerçeğine vakıfız. “Vay niye bu ağaçları söküyorsunuz?” diyemeyiz.
Bizim dediğimiz şudur; demokratik yol ve yöntemle hareket edilsin, iş ehline verilsin ve ehline danışılsın, makul olanda uzlaşılsın.
Geçmiş yıllarda da 1 ve 2. etap vizyon proje çalışmaları sırasında buna benzer ağaçlar gerçeği hakkında bilgilendirilmiştik.
Nitekim o tür ağaçların sökülmesi veya taşınmasına biz de itiraz etmemiştik.
Biz ilkesel duruyoruz. Şimdi de yanlış olanı savunmayız.’
ÜÇÜNCÜ ETAP İLE İLGİLİ TOPLANTI…
Evet, bu ifadelerim aslında her şeye açıklık getiriyor. Belediye’deki toplantı öncesinde yaptığım bu değerlendirme ile bakış açımızı ve duruşumuzu ifade etmiştik.
Belediyedeki toplantıya gelince, davet edildiğimiz için katıldık. Kentimizde faaliyet gösteren yerel ve ulusal basın kuruluşları adına yaklaşık 30 basın emekçisi de o toplantıya katılmıştı.
Her şeyden önce 3. etap çalışması ve kesilecek, taşınacak ağaçlar konusunda kamuoyuna bizden başka görüşlerini yansıtan, ilgilileri duyarlılığa davet eden bir sivil toplum örgütü olmamıştır. Belediye yetkililerine sorunuz; Çevrecilerden başka mesele ile ilgili olarak kendilerini arayan, tepki gösteren başka bir STK olmuş mu?
Biz bir siyasi parti değil, toplum yararına faaliyet gösteren, daha yaşanabilir bir Batman için çabalayan bir sivil toplum kuruluşuyuz. Kentin tüm çevre sorunları gibi, 3. etap vizyon projesiyle de ilgilendik.
Belediye Başkan Vekili Sayın Ertuğ Şevket Aksoy’un başkanlığında yapılan, projenin tanıtım sunumunun olduğu istişare toplantısında ağaçların taşınması, sökülmesi, orta refuj meselesi, Mem Parkı’nın durumu, yol için kullanılacak malzemeye kadar her konuda olumlu veya olumsuz eleştiri, önerilerle özellikle müdahil olduk. O toplantı ile ilgili yerel basında yer alan haberleri sosyal medyada paylaştığım için çok haksız suçlamalarla karşılaştım. Beni tanıyan tanır, hiç önemsemedim. İlkeli duruşumdan hiçbir zaman vazgeçmedim.
Kendi adıma belirteyim; Belediye’nin nasıl ve ne şekilde kimler tarafından yönetildiği konusu siyasi düşünce ile ilgilidir. Kim siyaseten meselelerle ilgilenmek istiyorsa, bunun mücadelesini siyasal zeminde, üye olabileceği bir siyasi parti çatısı altında verebilir. Çevre örgütü siyasal amaçlar için faaliyet yürütmediğinden, daha yaşanabilir bir Batman için imkanlar ölçüsünde çalışmalarını sürdürecektir.
Ülkenin olağanüstü hal ile idare edildiği bir süreçten geçiyoruz. Hayat her şeye rağmen devam ediyor. Kentimizin yarınlarını ve hepimizi doğrudan ilgilendiren çalışmalar varsa, buna duyarsız kalamam. Biz doğru olanı öneririz. Çok yanlış gördüğümüz meselelerle ilgili olarak eleştirilerden kaçınmayız ve demokratik tüm yol ve yöntemlerle karşı da çıkarız.
Belediyedeki toplantıda kimsenin Çevrecileri suçlamamaları gerektiği konusunda bir konuşma yaptım ve özetle şöyle dedim: “Zayıf, eğri-büğrü, sinek üreten ağaçların sökülmesi ve taşınması sırasında bize yönelik olarak ‘Ağaç katliamı, çevreciler nerede?’ diye eleştiriler gelirse, siz basın mensuplarının buna itibar etmemeleri gerekir. Projenin yanlışlığına inanıyorsak şimdi eleştirelim. Biz 2001 yılından beri buradaki tüm basın mensuplarının karşısında olan bir çevre örgütüyüz. Hep bu kent için çabaladık. Şimdi de bu çabalarımızı sürdürüyoruz.”
Toplantıda minibüs yollarında kilit taşı kullanılmasına itiraz ettik, en kaliteli asfalt ve tüm hizmetler için paraya kıyılması vs konularında gerekli talimatlar verildi.
Orta refujdaki ve Mem Parkındaki ağaçlar için kimsenin haksız eleştiriler yapmamaları gerektiğine inanıyorum. Çünkü tüm basın mensupları projeyi olumlu bulmuşlardır. Üçüncü etap inşallah bir ve ikinci etap gibi kaliteli çınar ağaçları başta olmak üzere, yeşil dokusuyla yakın zamanda kentte dikkat çekecektir. Çevrecileri suçlamadan önce yukarıdaki bilgiler ışığında biraz düşünmenizi öneriyorum.
